Oktay Ekşi: Fazilet'liler...

Oktay EKŞİ
Haberin Devamı

Bu Fazilet Partililerin politika anlayışına bir ‘‘standart’’ getirmek ne zaman mümkün olur, bilemiyoruz:

Bir bakıyorsunuz gerçek bir siyasi parti imiş gibi sesler geliyor. Hatta, çağdaş ve evrensel hukuk değerlerini savunuyorlar.

Sonra bir bakıyorsunuz tam bir ‘‘kabile’’ (veya tarikat) anlayışıyla hareket ediyorlar. Gereksiz yere -üstelik kendilerini sevimsizleştireceğini bile bile- ‘‘şartlar’’ ileri sürüp, ‘‘Şunu yapmazsanız biz de buna oy vermeyiz’’ diyorlar.

Yani ‘‘kanaatlerine’’ göre oy vermeleri beklenirken onlar ‘‘alışveriş’’ kurallarına göre oy vereceklerini söylüyorlar. Bir başka deyişle ‘‘oylarını rüşvet karşılığı satmış’’ duruma düşüyorlar.

Düşüyorlar ama aynadaki görüntülerini gözden geçirmeyi nedense bir kere olsun denemiyorlar.

Son gelen haberleri okumuş olmalısınız:

Fazilet Partisi Genel Başkan Yardımcılarından Veysel Candan, gazetecilere, ‘‘FP kilit partidir. Hükümetin tek maddelik Anayasa değişiklik teklifini kabul etmeyiz. Bizim de olmazsa olmaz koşullarımız olacaktır’’ demiş, sonra da ‘‘olmazsa olmaz’’ koşul olarak hem Anayasa'nın ‘‘Siyasi partilerin uyacakları esaslar’’ı gösteren 69'uncu maddesinin, hem de Necmettin Erbakan'ın halen yargılandığı TCK'nın 312. maddesinin değiştirilmesini önermiş.

Gördüğünüz gibi tüm alavere-dalavere ‘‘Erbakan'ı kurtarma’’ya endeksli.

Tıpkı 17 Nisan milletvekili genel seçimlerini erteletip o arada Erbakan'ın 5 yıl süreyle, ‘‘bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamayacağını’’ emreden Anayasa hükmünü geçersiz hale getirmeye çalışmaları gibi.

Erbakan bunların ‘‘şeyhi’’ galiba... Nitekim 17 Nisan seçimleri öncesinde başaramayınca ‘‘af yasa tasarısı’’ ortaya çıkınca aynı şekilde ayağa kalktılar. ‘‘Af tasarısına oy vermemizi istiyorsanız, önce Erbakan'ı (ve hamamın namusunu kurtarmak için bir de Recep Tayyip Erdoğan'ı) af kapsamına alın’’ diye dayattılar.

Neyse ki ‘‘af’’ tasarısına kamuoyunun gösterdiği şiddetli tepki o gayreti de boşa çıkardı.

Şimdi ‘‘şeyh’’ hazretlerine olan sadakatlarını Anayasa değişikliği dolayısıyla ödemeye çalışıyorlar.

Doğrusunu söylemek gerekirse, hepsi değil... Sadece Erbakan'ın iflah olmaz müritleri bu gayretin içinde. Ötekiler yani Erbakan'ı yakından tanıyan eski arkadaşları ile Erbakan'ın Türk siyasi hayatına ‘‘problem üretme’’ dışında hiçbir katkısı olmadığını bilen gençler ‘‘Aman olmasın da biraz nefes alalım’’ der gibi hareket ediyorlar.

Aklı başında olan ve işleyen bir demokrasiye inanan insan başka ne yapabilir ki?

Yazarın Tüm Yazıları