Oktay Ekşi: Biz bunu affedemiyoruz

Oktay EKŞİ
Haberin Devamı

Af yasası, sonunda Nesreddin Hoca'nın meşhur kar helvasına döndü:

Malum o da ‘‘Ben yaptım ama beğenmedim’’ demişti.

Aksi söz konusu olsa bizzat Başbakan yasadan söz ederken ‘‘Benim de içime sindiremediğim ya da zor sindirdiğim konular var’’ der miydi?

O bunu derken biz de bazı gerçekleri öğrendik:

Örneğin Meclis'in hemen hemen hiç çalışmayıp (eski yıllarda asıl dert bu idi) yasa çıkartmaması ne kadar kötü ise, çalışıyor görünmek uğruna yanlış yasa çıkartması da o kadar kötüdür. Bu bir.

İkincisi... Yine bu sayede anladık ki ‘‘koalisyon bozulmasın’’ diye, bir iktidarın ortakları ‘‘kendi içlerine dahi sindiremedikleri’’ çapta büyük yanlışlara imza atabilirler.

Bir üçüncüsü daha var:

Bu yasa sayesinde öğrendik ki devletimiz masumdan değil, suçludan yanadır. Çünkü sistem dönüp dolaşıp masumu mağdur, suçluyu abad etmektedir.

Tamam bunları öğrendik ama, bu ülkenin iyi yönetilme ihtiyacını nasıl karşılayacağımızı öğrenemedik. Oysa asıl önemlisi o idi.

Yasanın kendisine gelince:

Aylardır ‘‘Af yasası gereksizdir. Hatta zararlı olur. Ama Türkiye'de devletin düşünce ve ifade özgürlüğüyle ilgili suçlardan hapse atılanları serbest bırakmak ve onlardan af dilemek için bir yasa koyması gerekir’’ diyorduk. Maalesef dinletemedik. Bu anlamda sadece basınla ilgili bir iyileştirme yapıldı. O da -yakında görüleceği gibi- yetersiz oldu.

Yasa neden gereksizdi, diyorsanız, anlatalım:

Prof. Dr. Uğur Alacakaptan diyor ki, ‘‘Her af yasası, mevcut yasaların hükümlerini veya mahkemelerin kararlarını askıya alır. Bu, yasa ve mahkeme hükmüne saygıyı azaltır. O nedenle af yasası ancak geçmişe bir örtü çekmeyi gerektiren iç savaş gibi, ekonomik ve sosyal büyük bir bunalım dönemi gibi bir dönemi unutmak, barışa dayalı yeni bir toplumsal düzen kurmak için çıkartılır. Küçük çaplı aflara da kamu vicdanına aykırı bir durumu onarmak için başvurulur. Oysa Türkiye'de bugün bunlara uygun bir durum yoktur.’’

Siz, ‘‘vardır’’ diyebiliyor musunuz?

Diyorsanız, çetelerin, işkencecilerin, hırsızların, trafik magandalarının, sahte belgeyle devleti dolandıranların, katillerin sokağa salınmasının topluma hangi huzuru, hangi iç barışı getireceğini de söyler misiniz?

Manisa'da ev duvarlarına yazı yazdıkları için yargılanan çocuklar ‘‘devlete karşı suç işlediler’’ diye affedilmeyecek ama onlara vahşice işkence yapan polisler affedilecek. Ve bu da adalet olacak...

Çelişkilerle ve hukuka aykırılıkla malul bu yasa, onu yapanlara olumlu bir tek puan kazandırmazken Türkiye'ye çok şey kaybettirecektir.

Yazıyı yine Prof. Alacakaptan'ın bir sözüyle bitirelim. Ona göre bu bir AF yasası değil, düpedüz bir GAF yasasıdır. Dediği maalesef doğrudur.



Yazarın Tüm Yazıları