Öğretmenler sınavda

2 milyon 7 bini aşkın aday için bugün büyük gün. Sınava girenlerin yarıya yakını ilk kez bu yarışa katılıyor.

Haberin Devamı

Geriye kalanları ya daha önce denemiş, bir kapıyı aralamamış, ya da kazandığı bölümü beğenmemiş adaylardan oluşuyor.

Çünkü, sınava giren ve bir fakülte ya da bölüme kayıt olan adaylardan 500 bini okuduğu alandan memnun kalmıyor, yeniden sınava giriyor. Bu adayların bir kısmı sadece üniversiteli olmak için, bir kısmı da ikinci kez hazırlanma stresini yaşamamak için kayıt yaptırıp, sonra da pişman olanlardan oluşuyor. Sınava gire adaylarınkuşkusuz azımsanmayacak bir kısmı da öğretmenler. Öğretmenlerin sınava girme nedeni de ÖSYM’nin sınav sorularını açıklamaması. Her yıl bazı dershanelerin öğretmenleri, öğrencileriyle empati kurmak ve o kısa sürede soruları nasıl cevaplayacağına bizzat tanıklık etmek için sınava girer. Ama bu yıl sınava giren öğretmenlerin büyük kısmının amacı başka. Soruları ezberlemek. Çünkü, sınavda sorulan soruların tamamanı ÖSYM hiçbir şekilde açıklamama kararı aldı. Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) yüzde 20’sini, diğer sınavlarda ise sadece yüzde 10’unu paylaşacak. Bazı okullarda öğretmenler soruları paylaştı. Herkes kendi alanında ilk beş ya da 10 soruyu ezberleyip, sınavdan çıkacak. Sınav sonrası bunları bir kenara not edip, öğrencileriyle soruları çözecek. Kısacası kendi kılavuzunu kendileri hazırlayacak.

Veliler soruların açıklanması için dilekçe verdi

Bazı okul ve dershaneler ise isteyen öğretmenlerin sınava girdikten sonra kurumlarına gelerek soruları bir yere not edip, öğrencilere çözmelerini teşvik etti. Sonuçta, eğitimciler ÖSYM’nin bu kapalı devre dönemini sivil insiyatif kullanarak aşmaya çalışıyor.

Okullar bunu yaparken veliler de YGS sorularının açıklanmaması durumunda Milli Eğitim Bakanlığı ve ÖSYM’ye dilekçe göndererek, soruların yayınlanmasını istiyor. ÖSYM’nin, YGS’de çıkacak soruları açıklamayacak olmasına tepki gösteren 12’nci sınıf velileri, daha önce soruların uzmanlar tarafından incelendiğini ve hatalı olanların iptal edildiğini vurgulayarak, muhtemel hatalı soruların nasıl tespit edileceğini sorguluyor.

Geçtiğimiz hafta benim yaptığım röportajda ÖSYM Başkanı Prof.Dr. Ali Demir, sınav sorularının açıklanmamasının gerekçesini soru havuzu oluşturmak olduğunu açıklarken, anlaşılan kamuoyunu ikna edemedi. Bu konuda başı çok ağrıyacak gibi.

Biz de Hürriyet olarak sınavın hemen ardından açıklanan yüzde 20 içindeki soruları hem internet sayfamızda, hem de ertesi gün gazetemizde okuyucularımıza sunacağız. hurriyet.com.tr/eğitim’de isteyen adayların hatırladığı doğru ve yanlış cevaplarıyla puanlarını hesaplamaları için destek olacağız.

Yazarın Tüm Yazıları