Obama Türkiye’ye neden geliyor

SEMBOLLERE aşırı anlam yükleyenlerden değilim. Fakat ABD Başkanı Barack Obama’nın Türkiye ziyaretine ’güzergáh üzerinden’ bakmaktan kendimi alamıyorum.

Çünkü Obama’nın Türkiye’ye geliş güzergáhı her ne kadar sembolik gözükse de ’neden geliyor?’ sorusuna yani ziyaretin içeriğine ışık tutuyor.

Neden mi?

Gelin en baştan alarak anlatayım.

Henüz başkanlık koltuğuna oturalı 3 ay bile olmadı.

Fakat ilk günden itibaren Obama’nın İslam dünyasına etkili mesajlar vermek için Müslüman bir ülkeyi, büyük bir ihtimalle de Türkiye’yi ziyaret edeceği söylendi.

Sonra Obama Hükümeti’nin Bush yönetiminden farklı olarak Türkiye’ye ’ılımlı İslam’ penceresinden bakmadığı açıklandı.

Tam bu konu derin dondurucuya konulmuşken ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton sürpriz bir ziyaretle Türkiye’ye geldi.

Kendisi gelmekle kalmadı başkan Obama’nın nisan başında Türkiye’ye geleceğini müjdeleyerek asıl bombayı patlattı.

Bunun üzerine ’Obama İslam dünyasına Türkiye’den mesaj verecek’ tartışması tekrar alevlendi.

Oysa ilk günden itibaren hem Clinton hem de Obama’nın Türkiye’ye geliş güzergáhına biraz dikkatli bakılsa İslam Dünyası’ndan önce asıl mesajın Türkiye ve Avrupa Birliği’ne verilmek istendiği daha iyi anlaşılacaktı.

Dikkat edin Obama Türkiye’ye nereden geliyor?

G-20, NATO ve AB zirve toplantılarının yapıldığı Avrupa’dan.

Peki, bu ziyaret dünya basınında içeriği ile birlikte güzergáh anlamında nasıl yer alacak?

’Obama ABD’ye G-20, NATO, AB ve Türkiye ziyaretinden dönüyor.’

Washington Institute Türkiye analisti Soner Çağaptay ziyaretin coğrafi olarak Avrupa kapsamında olmasını sembolik gibi gözükse de çok önemli bulanlardan.

Tespiti şu: ’Obama’nın amacı Türkiye’nin Avrupalılığına vurgu yapmak.’

Sadece Çağaptay değil Türk-Amerikan İş Konseyi Başkanı Brent Scowcroft ve ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı James Jones da ziyareti ve güzergáhı önemseyenlerden.

Öyle ki Jones, ’Türkiye ile stratejik ortaklığımızı yenilemeye geliyoruz’ şeklinde çok önemli bir açıklama yaptı. Böylece Bush döneminde ’ılımı İslam’ penceresinden bakılan, tezkere ile birlikte kopma noktasına gelen Türkiye-Amerika ilişkilerine yeni yönetimin, tıpkı Başkan Clinton dönemindeki gibi, ’AB üyesi stratejik ortak’ penceresinden baktığı anlaşıldı.

Dikkat edin Obama yönetimi tarafından bir yandan Türkiye’nin son dönemde Afganistan-Pakistan-İran-Irak-Suriye-Lübnan ve İsrail aksında oynayabileceği önemli roller gündeme getirilirken diğer yandan güzergáh olarak hep Avrupa hattı seçildi.

Başta da belirttim ben sembolizme aşırı anlam yükleyenlerden değilim fakat uluslararası diplomaside semboller kimi zaman verilecek mesajın bile önüne geçer.

Öyle olmasa Bush yönetiminin Türkiye ziyaretleri hep ’Ortadoğu turu’ kapsamında yapılmazdı. Başkan Bush, yardımcısı Cheney hatta Dışişleri Bakanları Powell ve Rice’ın hep ’Ortadoğu turu’ kapsamında Türkiye’ye gelmesi tesadüf olmasa gerek.

Çok açık Bush yönetimi Türkiye’nin Ortadoğulu kimliğini Avrupa Birliği üyelik sürecinden daha çok önemsedi. Bu yüzden de Ortadoğu güzergáhını kullandı.

Oysa Obama yönetimi Türkiye’nin Ortadoğu’da daha etkin bir rol oynayabilmesi için de AB ile müzakerelerin yani Avrupalı kimliğinin güçlenmesi gerektiğine inanıyor.

Şüphesi olanlara Obama ile birlikte Clinton’un güzergáhına tekrar bakmalarını öneririm.

Hillary Türkiye’ye gelmeden önce İsrail ve Mısır’daydı.

Sırf Türkiye’ye Ortadoğu üzerinden gelmemek için Brüksel’e gidip oradan Türkiye’ye geldi. Çağaptay’a göre ’Hillary Türkiye Avrupalıdır demek için bu zahmete girdi.’

Amerikalılar benim de çok sevdiğim o lafı boşuna etmemişler: ’Nereye gittiğin değil, nasıl ulaştığındır esas olan.’

Yeni yönetimin Türkiye güzergáhı Obama’nın neden geldiğini gayet net açıklıyor.
Yazarın Tüm Yazıları