Nişanlım tokat atıyor evlenince beni döver mi

Şubat 01, 2005 01:32

Sevgili Güzin ve Feyza abla. Şu an iki arada bir derede kaldım. Bir yanda babam, diğer yanda nişanlım.

Nişanlım bir yıldır düzgün bir iş bulamadı. Üstelik bana babamın onayı olan bazı konularda çok karıştı. Bunlardan dolayı babam artık onu istemiyor.

Ben İstanbulluyum, nişanlım ise Diyarbakırlı. Onlara göre nişanlı olan kız, nişanlısının sözünden çıkmaz. Yazın ailemle tatile gittim diye küplere bindi. Ben onun ilk sevdiği kızım, bu nedenle bana çok düşkün. Gerçi ben de ailemden bile görmediğim sevgiyi, ilgiyi onda gördüm.

Diğer yandan, babam da ayrılmam için baskı yapıyor. Ağabeyim bile ‘Bırak, birbirlerini seviyorlar’ diyor fakat babam kesinlikle istemiyor. ‘Evlenirse öyle bir kızım yok’ diyor.

Nişanlım önceleri çok kibar, efendi biriydi. Şimdi ise saygısız, küfür eden ve bana birkaç kere de tokat atan bir insan oldu. Sonra pişman olup, özür diledi, fakat bu beni korkutuyor. ‘Evlenirsek beni döver mi’ diye düşünmeden edemiyorum. Bunu işsizlik ve ailesiyle sorunlara bağlıyorum.

Ne yapacağımı şaşırdım. Allah’tan başka kimse ne yaşadığımı, ne de içimde kopan fırtınaları bilebilir! Sence mantığımın sesini dinleyip ayrılayım mı, yoksa kalbimin sesini dinleyip sevgim için savaşayım mı?

RUMUZ: KEDERLİ 7

Kızım Allah’ını seversen, işsiz, üstelik kaba, üstelik sana baskı yapan, ve de en önemlisi daha şimdiden sana dayak atmaktan kaçınmayan bir adamla evlenmeyi nasıl düşünebiliyorsun, şaşmamak elde değil!

Elbette evlendikten sonra seni çok daha fazla dövecek. Sana yaptığı baskının 10 katıyla karşılaşacaksın. Üstelik işsiz bir adama ne kadar güvenebilirsin? Evini nasıl geçindirecek, senin alışık olduğun düzeni sağlayabilecek mi? Seni her yönden büyük bir baskı altında tutacağı da ortada!

Bütün bunlara katlanabilecek misin? Dayak yiyip oturacak mısın? Şimdilik attığı tokat, daha sonra gerçek anlamda bir şiddete dönüşecektir. Bu durumda sevgi mevgi kalır mı sanıyorsun?

Bir de çocuğun olursa, yaşamın tam anlamıyla cehenneme dönecektir. Bence baban çok haklı, seni silmek değil aksine sana sahip çıkmalı. Ben de olsam bu evliliğe karşı çıkardım.

Sevgi şu anda gerçekleri görmeni engelliyor. Onun bu tavrına bahaneler arıyorsun. Aman kızım, mantığının sesini dinle.

Hayvanseverlere dernek açılışını bildiriyoruz

Sevgili Güzin abla, bir süreden beri kapanmış olan Göztepe’deki derneğimizin, Kadıköy Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği adı altında, 5 Şubat Cumartesi günü saat 15.00’da, derneğin yeni yerinde, açılışını bildirmek istiyoruz.

Güzin ablanın sevgili okurları eski derneğimize yardımları ile güç vermişlerdi. Şimdi kendilerine köşenizden yeniden ulaşmak ve yine var gücümüzle sokak hayvanlarına ücretsiz hizmet vereceğimizi açıklamak isteriz.

Üye olmak ve açılışımıza katılmak isteyenler için adresimiz: Göktepe Sok. 5/3 - Feneryolu. (Selamiçeşme Özgürlük Parkı karşısındaki sokak).

Tel: 0 216 567 02 42 - 0 216 350 36 39

Yardım ve aidatlarınız için Hesap No: Yapı Kredi Bankası Çiftehavuzlar Şubesi. Hesap: 1004660-7

DERNEK YÖNETİM KURULU

Sevgili Hayvanları Koruma Derneği yönetim kurulu, bir süreden beri hayvanlara yönelik şiddetin giderek arttığını görmek beni sonsuz acılara yöneltiyor.

Bana gelen e-maillerdeki resimler dayanılacak gibi değil. Bu konuya daha ayrıntılı yer vereceğim yakında. İşte bu yüzden sizin gibi derneklerin çoğalmasını, derneklerin aynı platformda buluşması ve el birliğiyle bu konuda çalışmalar yapılması tek umudum.

Sevdiğime ulaşamıyorum

Sevgili Güzin abla, size daha önce de yazmıştım ama sizden bir cevap alamadım, lütfen bana yardımcı olun.

Sevdiğim Fransa‘da yaşıyor, ama o benim gerçek adımı bilmiyor. Onun adı Cihan Göktürk. Bir süre önce kavga ettik ve de ayrıldık. Aslında ailem başından beri bu ilişkiye karşıydı. Sizden büyük bir yardım istiyorum, bir anlık sinirimden ona ait her şeyi yırttım ve çöpe attım, şimdi cep telefonuna da ulaşamıyorum, belki de numarasını değiştirdi. Gazetenizde eğer küçük bir yer ayırırsanız çok memnun olacağım. Belki bir yakını okur ve birbirimizi böylece bulma şansımız olur.

Onu arayacak ne numara, ne de adres var elimde bu yüzden size başvurdum, siz de beni ciddiye almıyorsunuz. Ayrıntıları buraya yazamam, ailem görürse beni öldürür. Cevabınızı bekliyorum, ama lütfen bu e-mail adresine cevap yazın.

RUMUZ: YASEMİN

Doğrusunu istersen kızım, gerçekten senin mektubuna cevap vermeyi düşünmüyordum. Sevdiğin genç senin gerçek adını bilmiyor, sen onun adresini bile bilmiyorsun, telefonunu bilmiyorsun, o da senin telefonunu bilmiyor. Üstelik ailen bu ilişkiye karşı.

Senin mail adresini yayınlayamam, adını veremem. Üstelik bana e-mail yoluyla yaz diyorsun, bir yandan da gazetende yer ver diyorsun. Bütün bu karmaşa sonunda da bana, ‘Beni neden ciddiye almıyorsun’, diye suçluyorsun? Hayret doğrusu!

Kızım özel cevap veremiyorum, burada görevim mektupları gazetedeki köşeme yazmak. Ama bana özel cevap verin diyen okurlarımın mektuplarına cevap yazamıyorum. Yine de isteğin üzerine köşemde bu yazına yer verdim. Artık bu Gökhan sana nasıl ulaşacak bilemiyorum...