Neyse ki sarışınım

BİR şey tuhafıma gitti...

Gazeteci Mehmet Tezkan, AKP’nin seçimden önce Kazlıçeşme’de gerçekleştirdiği mitinge gidiyor ve oradaki insanların Tayyip Erdoğan’a bakışını görüyor, gördüğünü Vatan’daki köşesinde "İnsan ancak sevgilisine böyle bakar" şeklinde yorumluyor.

Sonra ne oluyor?.. "Sen de mi AKP’ye satıldın" diyenler çıkıyor. Köşe yazarı dediğiniz "münazaracı" olacak yani illaki! Tespitte bulunmayacak!

İllaki taraf olacak ve okuru da o tarafa çekmeye çalışacak!..

Dava adamı olacak bir nevi!

Bu mudur?

Ve "tespit" eşittir "temenni" midir?

Hadi diyelim ki Mehmet Tezkan’a öyle geldi, aslında halk öyle bakmıyordu Erdoğan’a... Peki şuna ne dersiniz:

Tarhan Erdem’in şirketi bir araştırma yapıyor, araştırmadan AKP’nin yüzde 48 oy alacağı sonucu çıkıyor. Ve Tarhan Erdem de "satılmış" oluyor.

Ne yapacaktı oysa?

Görmezden gelecekti sonucu!

Vatan için! Allah Allah!

Sahiden aklım ermiyor. Belki de bu kampanya beni aşıyor.

Ben de geçen gün, "AKP’nin kazanması normaldir, bu toplum her zaman sağa meyillidir" gibi bir şeyler dedim, ister misiniz "satılmış" olayım!? "AKP’den korkmuyorum" falan da dedim hem!..

Fakat neyse ki sarışın kadınları kimse ciddiye almıyor.

* * *

Bir başka konu...

Bir süredir TMSF’nin el koyduğu gazetelerde, AKP yanlısı yayın yapma zorunluluğunun var olduğu, partinin çıkarlarına ters düşecek yazı ve yorum sahiplerinin işten atıldığı söyleniyor. Eğer bu doğruysa AKP bütün konularda ağzıyla kuş tutsa tarihe bu "marifetiyle" geçer, benden söylemesi.

"Beni sevmeyen ölsün" zihniyeti, ülkesini AB’ye taşımaya soyunmuş partiye hiç yakışmıyor. Çok arabesk kalıyor.

Tez günde bu zihniyette olmadığını göstermelidir AKP. Hem madem "Hiçbir ayrım yapmadan bütün Türkiye’yi kucaklamak" niyetindeler... Gazeteciler arasında da ayrım yapmasınlar. Ayrıca kimse şunu unutmasın, "beyefendiler" yolcu "gazeteciler" hancıdır bu álemde. Hadi bakalım!

İster misiniz bir yolunu bulup benim de ayağımı kaydırsınlar şimdi!

Fakat demin de dediğim gibi, neyse ki sarışın kadınları kimse ciddiye almıyor.

MIŞ-MUŞ

2002’de İstanbul’da sadece iç bölgelerden oy alabilen AKP, denize doğru ilerliyormuş.Korkarım CHP’yi denize dökecek.

Catherina Zeta Jones, "Uykuda fena horlarım, tıpkı orkestra gibi" demiş.Catherina Zeta Jones bu, sizin gibi horlayacak hali yok elbet!

El Cezire televizyonu, AKP’lileri "Yeni Osmanlılar" diye nitelemiş.Neyse... Hiç olmazsa duraklayacaklar, gerileyecekler, sonunda gidecekler.
Yazarın Tüm Yazıları