Neremiz patlar?..

Başbakan şöyle dedi:

‘‘Patlama olmaz...’’

Bunu söyleyen; kafasına bir Anayasa kitabı, bir yazar kasa atılmış bir Başbakan.

Elbette bunlar patlama sayılmıyor.

Çok çok birincisi paylama...

İkincisi bireysel parlama idi.

Ama sosyal patlama yok.

*

Birazdan sevgili Ertan Karasu'nun BRT'de sunduğu ‘‘Sentez’’ programına katılmak üzere hareket edeceğim.

Konu; sosyal patlama olur mu?..

Çünkü benim bir gün önceki yazımda, Ankara'daki devlet erkini bir patlama korkusunun sardığı vardı.

Korkusu varsa da patlamanın kendisi yok.

Bakın:

Tam 52 bin işyeri kapatıldı.

İşsiz sayısının kaç milyonu aştığı artık bilinmiyor.

Kentlerde 7.3 milyon kişi ‘‘açlık sınırı’’ sayılan 255 milyon liradan daha az bir gelirle yaşamaya çalışıyor, yani karnını bile doyuramıyor.

Nüfusun yüzde 5'lik zengin kesimi ile ayda 40 dolara geçinen alt geliri arasındaki fark?..

Tam tamına 66 kat.

Ama sosyal patlama matlama olmaz.

*

Çünkü halkımız büyüklerine karşı saygılıdır.

Evde zam haberlerini dinlediğinde televizyona bağırır da, Başbakan'ı sokakta gördüğünde otomatik olarak zıplaya zıplaya alkışlamaya başlar.

Türk halkı hürmetkárdır.

Türk halkı vefalıdır.

Türk halkı cefakárdır.

Türk halkı azizdir.

Türk halkı muhteremdir.

Öyle patlamayı matlamayı sevmez.

Patlayacak olsa, şimdiye kadar patlardı. Demek ki patlamayacak.

Biliyorsunuz; her zaman askerler patladı, son Cumhurbaşkanı patladı, her adli tatil bitiminde yüksek yargıçlar patladı, işsizlik patladı, enflasyon patladı, kriz patladı, dolar patladı, yoksulluk patladı...

Halkımız patladı mı?..

Hayır...