Ne olacak bu rakının hali?..

Güncelleme Tarihi:

Ne olacak bu rakının hali..
Oluşturulma Tarihi: Mart 05, 2005 00:00

BİZİM rakımız aynı zamanda siyasi kimliklidir. Öbür içkilere benzemez.Mustafa Kemal’in beyin fırtınaları estirdiği ünlü rakı sofraları, cumhuriyet tarihimizde asla göz ardı edilemez.12 Eylül’de Kenan Evren Doğu’daki tatbikattan sonra orduevinde ilk muhtırayı verdiğinde elinde rakı bardağı vardı.Keza 28 Şubat müdahalesinin ilk adımı da, Başbakan Erbakan’ın masasına oturmuş generallerin, sofrada rakı olmadığını görüp garsondan rakı istemeleriyle başlamıştı.Erbakan ayran ve şerbetle geçiştirmek isterken, generaller ‘Rakı mönüde yok’ diyen garsona emir vermişlerdi:‘Koşun büfeden getirin...’Az sonra Hoca’nın gözleri tavanda dört tur atıp paşaların önündeki rakı bardaklarında durduğunda, anlamıştı başına geleceği.Tankların seslerinden önce her zaman bir ‘fırtt...’ sesi vardır. *Zaten halkımız da her zaman ancak rakı içince ‘Ne olacak bu memleketin hali?..’ diye sormadı mı?Ama rakılar sahteleşti.Rakılar eski rakı değil.İçenlerin ise ‘Ne olacak bu memleketin hali?..’ soruları, yerini ölüm korkularına bıraktı.Rakı içince ölenlerin sayısı artıyor.Bence şanlı-şerefli bir ölüm.‘Neden öldü rahmetli?..’‘Rakıdan...’Gerek siyasi tarihimizdeki yeri, gerek toplumumuzun memleketin durumuna ilgisindeki önemi göz önüne alınırsa, rakıdan ölüm sıradan bir ölümden farklı olamaz mı?*Sahte rakı yaptılar.Doğrusunu isterseniz ‘sahte rakı’, yaşadığımız bu dönemle fazla çelişmiyor.Sahte Atatürkçüler, sahte cumhuriyetçiler, sahte aydınlar, bu sahte demokratların eteğine yapışmışken, sahte rakı sanki dönemle bir bütünlük sağlıyor.Şerbet dönemidir aslında.Ve rakı iyi değildir.Rakı içip ‘Ne olacak bu memleketin hali?..’ sorusunu sormak yerine, şerbet içip şükredeceksiniz.‘Memleketin hali’ yerine rakının halini düşünerek...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!