Ne izlesek?

Şu sıralar hep aynı şeyler izlemekten çok sıkıldım diyorsan sana birkaç önerim olacak, sevgili televizyonla ilişkisini “diziler ve yarışmalar” ile sınırlamayan Habitus okuru.

Haberin Devamı

Ha, yok, “Ben birbirlerine mel mel bakan insanların olduğu diziler izlemek istiyorum” diyorsan, ben onu bilmem.
- Pan Am: “Bu aralar saracak dizi bulamıyorum” diyorsanız, sizi 60’ların “jet çağı”na davet ediyorum. Ne var bu dizide? Uçmanın bir lüks; yabancı ülkeleri görmenin birçok Amerikalı için hayal olduğu bir dönemde özgürlüklerini ellerine almış bir grup Pan Am hostesinin yaşamına tanık oluyorsunuz. O dönemin gündemi belirleyen olaylarıyla soslanmış dizi, hakikaten bağımlılık yaratıyor. Dizi, salı akşamları DiziMaxMore’da.
- New Girl: “Azıcık güleyim” diyorsanız, Zooey Deschanel’in yeni dizisi New Girl’ü izleyin. İlk bölümü FoxLife’ta bu hafta yayınlandı. “Üç genç adamın yanına taşınan bir deli kızın hikayesi” diye özetleyeyim. Pek eğlenceli, pek komik bir dizi bu, hararetle tavsiye ediyorum. Perşembe akşamları ekran başında olunuz.
- Yumurcak TV: Şimdi “Haydaaa, çıldırdın mı Habitus?” diyeceksiniz ama eminim bu habere sevinen olacaktır: Efendim, saat gece 12 oldu mu, Yumurcak TV’yi açıyor, ekranın karşısına kuruluyorsunuz. Eski Bugs Bunny’leri, Road Runner’ları, Tom&Jerry’leri arka arkaya izliyor, zevkten dört köşe oluyorsunuz. İnsan bu çizgi filmleri hatırladıkça yenilerinden bir kez daha soğuyor. Bu çizgi filmler bir jenerasyonun kulağını “iyi müzik”le tanıştıran, mizah duygusunu ilk aşılayan yapımlar. İzleyince bugunkü çoğu çizgi filmin tenekeliğini, renksizliğini, basitliğini görmemek elde değil.
Bu arada, bu çizgi filmler sansürlü. Evet, yanlış duymadınız, sansürlü. Arada bol bol “bip” duyuyorsunuz. Bugs Bunny, “Sersem” derken uzun bir bip duyuyorsunuz mesela... Diğer “bip”ler, hangi terbiyesiz ve ahlak bozucu kelimelerin üzerini perdeliyor, henüz çözebilmiş değilim. Çözünce paylaşacağım.
“İyice çıldırdık” diyor, sizlere iyi hafta sonları diliyorum.

Haberin Devamı

Eurovision’da bile ayrımcılık: Bravo!

- Eurovision’a gidecek olan Can Bonomo’nun dinini niçin konuşuyoruz, bunu bilen var mı? Eurovision bir müzik yarışması değil mi?
- Can’ın soyadı Bonomo değil de “Bonoğlu” olsaydı, din meselesi gündeme gelecek miydi?
- Can Müslüman olsaydı, bu da bir “gündem” meselesi olacak mıydı?
- Eurovision’da bizi temsil edebilecek ve hiçbir konuda sorgulanmayacak bir “örnek sanatçı” modeli mi var? Bu örnek sanatçı modelinin özelliklerinden biri “Kökleri ilkçağdan beri Anadolu topraklarında yaşamıştır ve 610 senesinden beri hepsi Müslüman’dır” mı?
- “Bize ait olan” ve “Bize ait olmayan” konularının sınırlarını kim çiziyor?
- Türkiye’de gayrimüslim olmak, durduk yere kendini savunmak zorunda kalmak mı demek?

Yazarın Tüm Yazıları