Nalıncı keseri

Dün geceki maça gelmeden önce bazı istatistiklere baktım. İstanbulspor, Süper Lig'de en az gol yiyen takım ve Malatya ile Göztepe'nin ardından en az gol atan takım.

İstanbulspor'a bir sempatim var. Nedendir bu sempati? Bir kere başında Aykut Kocaman gibi hakikaten kalpten sevdiğim bir futbol adamı var. Ayrıca iyi futbol oynuyorlar. Fakat bütün bunlar Galatasaray karşısında maç kazanmalarına yetmiyor.

Dün gece seyrettiğimiz maç eminim ki, televizyon kanallarındaki spor programlarında çok konuşulacak. Hakemin kırmızı kartlarda adil davranmadığı söylenecek. Bana göre hakem ilk kırmızı kartta haksız davranmış olsa bile Bushi'ye gösterdiği kartta yüzde yüz haklıydı. Bu aslında dün geceki maçtan bağımsız olarak üstünde çok konuşulması gereken bir konu. Hakem nalıncı keseri gibi bütün kararlarda Galatasaray'ı haklı çıkartmış gözüküyor. Keşke bütün hakemler böyle olsa. Yanlış anlaşılmasın Galatasaray'ı destekliyormuş gibi bir havası olduğu için bunu söylüyor değilim. Futbolun yazılı kuralları var. Bunlar uygulansın yeter.

BUSHİ ARTİSTLİK YAPTI

Bushi
armut gibi faul yaptıktan sonra ne dedi bilmiyorum, ama hakeme bu kadar artistlik yaparsa kırmızı kartı da görecek. Samimi olduğuma inanın. Aynı şey Galatasaraylı bir futbolcu için de geçerli benim kafamda. Galatasaray, İstanbulspor maçında sezonun en iyi futbolunu oynamadı. Ama 9 kişilik rakip karşısında maç kazanmak da mucize kabul edilmez herhalde. Benim inancım Galatasaray'ın ileriki haftalarda çok daha iyi olacağı yolunda. Ayhan gibi, Murat Sözkesen gibi (ki bence büyük kazanımdır) futbolcular takımın ve sistemin içine çekildikçe daha büyük başarılar ve daha iyi futbol gelecek.

Son söz olarak Serkan'dan bahsetmek istiyorum. Vallahi kim ne düşünür bilmiyorum, ama bu Serkan, Ümit'i çoktan kesmeliydi. Ya Ümit kendine gelsin, ya da verin formayı Serkan'a gitsin.
Yazarın Tüm Yazıları