Milat, 29 Aralık

MUTLU yıllar sevgili voleybolseverler; 2006 yılının bütün camiaya mutluluk ve başarı getirmesi dileğimi hiç bu kadar inanarak söylememiştim.

Bir devir kapandı. Son mali genel kurulda delegeler hem katılımın yüksek olmasıyla, hem de oylamada gösterdikleri tavırlarla voleybola sahip çıktılar. Bazen iyi bir çıkış için dibe vurmak gerekir. Türk voleybolunda son yıllarda geldiği nokta buydu. Ekonomik, izlenme ve medyada yer alma açısından tam anlamıyla dibe vurmuş olan voleybol yeni kurulacak federasyonla tekrar özlediğimiz noktaya çıkacaktır.

İlk raundu kaybetti

Hiç alışık olmadığımız bir sürü şaibelerden kurtulması anlamında da önemliydi bu oylama. Ancak her şeye rağmen oylama sırasında yapılan bir teklifle ibra edilme şansını yakalamıştı federasyon. Eğer seçim kararı alsalardı... Olmadı ve sonuçta kol kırılıp yen içerde kalmadı ve ilk defa bir mali kongreden bir federasyon ibra edilmeden çıktı. Yakıştı mı? Tabii ki hayır. Ama buna neden olanların utanması gerekiyor.

Oylamanın ilk raundunu divan başkanlığı seçiminde kaybetti federasyon. 57-51. Daha sonra gelen, delegeleri aşağılayan tavır, geri tepti ve son oylamada fark iyice açıldı; 67-43. Ekonomik konularda sorulan sorulara yeterli ve tatmin edici cevaplar alamayan ve ibra etmek için her yolu deneyen kurul üyeleri sonunda gereken cevabı verdi ve bu voleybol tarihimizde kara bir leke olarak kalacak.

Camia kucaklanmalı

Son genel kurulda seçilen divan heyeti voleybolumuzu seçimlere kadar yönetmeli diyorum. Gelelim diğer bir konuya... Yapılacak başkanlık seçimlerinde kim başkan olacak? Ekibinde kimler olacak? En kısa zamanda bu soruların cevaplarını bu operasyonu düzenleyen grubun vermesi lazım.

Bundan önceki federasyonun yapamadığını yaparak aileyi kucaklayan yapı kurulmalı. Hatta tek adayla seçime gidilerek geçmişin kötü izleri silinmeli. 29 Aralık’ı milat kabul edip süratle yukarıdaki sorulara açık cevaplarla şeffaf katılımcı bir yönetim oluşturulmalıdır.

Adama sorarlar

Aslında Sayın Hüsnü Can’ın yaşadığı bu olayın tüm seçimle iş başına gelmiş insanlara derslerle dolu olduğunu söylemek istiyorum. Kimse seçildiği camiadan büyük değildir. Ne zamanki bu tür büyüklük ve ne yaparsam olur havalarına girilirse, aynı seçen grubun gazabına uğraması kaçınılmazdır.

Sayın Hüsnü Can’a, çete yakıştırmasını yaptığınız, voleyboldan anlamayanlar dediğiniz grubun yakın geçmişte yanınızda yer aldığını hatırlatırım. Adama, "Ne değişti de böylesi yakışıksız terimler kullandınız" diye sorarlar. Sonuçta keskin sirke küpüne zarar vermiştir.

Önemli olan voleybol camiasının uğratıldığı zararlardan bir an önce kurtulmasıdır. Güzel bir 2006 ve aydınlık günler voleybol camiasını beklemektedir. Var gücümüzle ve en önemlisi hep beraber daha iyisi için çalışmalı ve beklentisizce destek olmalıyız. Yeni oluşum hepimize hayırlı olsun.
Yazarın Tüm Yazıları