Merkez sağdaki zarafet

Zeynep ATİKKAN
Haberin Devamı

Merkez sağ diye tanımlanamayan bir alan var ya...Bir türlü tanımlanamayan bu alanın tanınmış siyasetçileri bulunuyor.

Ve de bir zarif iletişim biçimi.

Bu iletişim çeşidi, geçen hafta içinde, ‘iki kıçık kırık roman’...diye, yansıdı Türkiye'nin düşün hayatına.

Bilindiği gibi bu çok zarif, ince ve zeki üslûp İzmir Belediye Başkanı Burhan Özfatura'ya ait. Kastettiği ‘kıçı kırık iki romanın’ yazarı da, dünyada ve Türkiye'de onlarca ödül kazanmış Yaşar Kemal.

‘Ulan, kaç paralık adamsın’ diye şahlanarak devam ediyor Özfatura.

Bu yazının amacı, Burhan Özfatura'ya cevap vermek değil kesinlikle. Hele başarısını uluslararası ölçülerde sınamış bir usta yazarın avukatlığını yapmak hiç değil.

‘Kıçı kırık’lar, ‘ulan’lar, ‘fahişe’ler, ‘Kasımpaşa dilber’leri', ‘yavşak’lar ve diğerleri; bir ince dünyayı yansıtmak açısından ilginç geliyor bana.

Bu zarif dünyanın aktörleri, Türkiye'yi, modernleşme trenine bindirecek olan merkez sağda siyaset yapıyorlar. Türkiye'ye çağ atlatma iddiasındalar.

‘P’..ler diye bas bas bağıran RP'li Şevki Yılmaz zihniyetine karşı merkez sağ olgunluğunu ve de bilgeliğini yaratmaya adaylar.

Fikirsizliklerini küfürlü konuşmalarla örtmeye çalışan merkez sağın önde gelenleri, ekonomide serbest piyasanın öncülüğünü yaparak Türkiye'nin ileri dünyayla entegrasyon süreçlerini hızlandıracaklar sözüm ona.

Ve de siyasete ileri demokrasilerin kurumlarını taşıyacaklar.

Tablo bu.

Üslûp bu kadar açık...‘P’ diyen Şevki Yılmaz'a, şeriat istiyor diye kızıyoruz, ‘kıçı kırık’çı Özfatura, DYP'li diye belki sineye çekilebilir.

‘Kıçı kırık, fahişe’ ve diğerleri...Bu üslûp, Türkiye'deki merkez sağın felsefesizliğinin ve düzeysizliğinin en açık kanıtı bence.

Kimdir Burhan Özfatura? Özal döneminde yıldızı parlayan bir zamanların ANAP'lı siyasetçisi...Bir dönem, ANAP'ın belediye başkan adayı olarak seçimlere katılmış ve İzmir'den seçilmişti. Sonra kariyerini merkez sağdaki DYP'de sürdürdü. Ve son seçimlerde, İzmir'e DYP'den yeniden başkan seçildi.

Kısaca, merkez sağın bir nadide mahsulü...

Diğerleriyle, yani, ‘yavşak’ ‘Kasımpaşa dileberi’ gibi sözlerin sahipleriyle ideolojik akrabalığı, hısımlığı var Özfatura'nın. Hepsi merkez sağın düzeyli ortamında siyaset yapmaktalar.

Entellektüel derinlikten nasibini bu almamış aktörler, ‘merkezin sağ tarafını’ hızla bir külhanbeyi topluluğu haline getiriyorlar.

Kimdir sağda, Özfatura'yla birlikte siyaset yapanlar?

‘Liberalizm’ deyip özgürlükcülüğün kesinlikle bilincinde olmayanlar. Bireysel özgürlüklerin evrenselliğinden habersiz olanlar.

Ekonomide, ‘piyasa herşeyi yapar’ deyip bundan sadece bir kısır tüccarlığı anlayanlar.

‘Aksiyon adamıyım’ diye yamandıkları belediyelere sadece küçük müteahhit zihniyetiyle yaklaşanlar. Kötü bina yapıp asma köprü inşaa edemeyen küçük mühendisler.

Mahalle kuran ama şehircilikten anlamayan belediyeciler.

Ve de en korkuncu, kendisinden farklı düşünen insanlara sadace küfür ve kaba kuvvetle yaklaşanlar.

Eğitimde, demokraside, insan haklarında hedef belirleyecek insanlar işte bu zevat...Bu zihniyet. ‘Kıçı kırıkçı’ zihniyet.

Sağcı olsun solcu olsun ileri toplumların aydınlarıyla sorunu yoktur.

Liberal düşünceye sahip olan insanlar, ‘düşman’ yaratmazlar.

Muhafakâr politikacılık saldırganlık içermez.

Tabii, o yetenek, o zekâ ve de o inanç varsa...

‘Kıçı kırık, ulan, yavşak ve Kasımpaşa dilberi’ vs...Merkez sağdaki siyasetçilerin önemli bir bölümünün iletişim biçimi bu. Böyle anlaşıyorlar. Ve böyle mutlu olup, bir partiden diğerine uçuyorlar. Liderleri, onlara katılım nişanları takıyor. Daha çok küfür etsinler diye.

Bilmem ama...

İnsanın dili varmıyor onların terimlerini kullanmaya, ne diyelim, vay merkezin sağın haline!

Yazarın Tüm Yazıları