Merkez’in faiz politikasında temkin yeniden ağır basacak

BAŞLIĞI görüp "Merkez Bankası zaten temkinliydi" demeyin...

Bizce, özellikle geçen ay Merkez Bankası temkini, biraz elden bırakma eğilimine girmişti. İşte bu nedenle önceki gün yapılan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısından yine yarım puanlık indirim kararı çıkmasını bekliyorduk. Hatta ABD’deki son gelişmelerin yarım puanlık indirimi kolaylaştırdığını, uluslararası piyasada düşen doların bizde çıkmaya başladığını, kurun da faize duyarlılığı kalmadığı görüşündeydik. Hala da aynı görüşteyiz.

Ancak bizce hesapları bozan unsur, ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Bernanke’nin 17 Ocak’taki konuşması oldu. Birkaç yüz milyar doları bulacağını söylediği sub-prime konut kredileri, ardından gelen Merrill Lynch zarar rakamı, uluslararası piyasalarda paniği artırırken, bizce bu gelişmeler Merkez Bankası’nda yeniden temkinli tutum almaya itti.

Merkez Bankası Eylül’deki 25 baz puanlık indiriminden sonra takip eden üç ayda faizleri yarımşar puan indirmişti ve gelişmeler yine yarım puanlık indirimi işaret ediyordu. Ancak Bernanke, söyledikleriyle yarım puanlık indirimi çeyrek puana düşürdü.

Piyasa oyuncuları, Merkez Bankası’nın PPK karar notunda indirim oranını neden 50 puandan 25 puana çektiğine dair net bir açıklama bulamadılar ve karara biraz şaşırdılar. PPK açıklamasında .buna karşılık dünya ekonomisindeki yavaşlamayla birlikte dış talep koşullarındaki yavaşlamaya vurgu yapıldığı, bunun da bir çelişki olduğu görüşündeler.

Öte yandan, Merkez Bankası’nın açıklamasında yeralan "Eylül ayından itibaren yapılan faiz indirimlerinin etkileri yakından izlenecek" cümlesinin yer almasını da faiz indirim sürecinde politika değişikliğinin bir sinyali olarak algılamaya başladılar.

Merkez Bankası’nın ilk kez böyle bir ibareyle açıklama yaptığını belirten bazı bankacılar, bu nedenle cümlenin üzerinde özenle duruyorlar.

Yani bankacılar bundan sonra yarımşar puanlık indirimlerin bir daha yaşanmasının çok zor olacağını, hatta enflasyon beklentilerindeki kötüleşme devam ettiği takdirde, önümüzdeki aylarda çeyrek puanlık indirimlerin bile zorlaştığı görüşündeler.

GÖZLER MERKEZ’İN ÖZÜR MEKTUBUNDA

Yıllardır, piyasaların kötü haberler gelse bile bunları satın almadığını söylüyor, işler kötüleşmeye başladığı takdirde, o zaman satın alınmayan haberlerin bile gecikmeli olarak satın alınabileceğini belirtiyorduk.

Artık bir kırılma yaşanmaya başladı. Buna rağmen gözlemimiz o ki; hem dış, hem de iç piyasalar hala kuyruğu dik tutma dolayısıyla da kötü haberleri göz ardı etmek eğilimindeler.

Ama bir kez büyü bozuldu ve zorunlu olarak kötü haberler de satın alınmaya başlayacak. Şimdilik alınacağını zannetmiyoruz ama işler daha da kötüleşirse bu da olur...

Son gelişmelere bağlı olarak hem dışarıda, hem de içeride rutin veriler bile eskisine kıyasla şimdi çok daha yakından izlenip, çok daha dikkatli analize tabi tutulacak...

Sadece piyasaların değil Merkez Bankası’nın da, eskisinden çok daha titiz veri izlemesi yapması gerekecek. Merkez Bankası’nın, ne kadar enflasyon verilerini o kadar kötü görmese de, küresel gelişmelere bağlı olarak, bundan sonra daha temkinli olması beklenmelidir.

Bernanke’nin konuşmasından sonra, hep "ABD’deki durum Avrupa’yı etkilemez" diyenler bile döndü, bu boyutlarda bir ABD krizinin her yeri etkileyeceğini söylemeye başladılar.

Bu nedenle Avrupa’da faiz indirimi daha önce hiç konuşulmazken, artık beklenmeye başladı.

Piyasalar artık büyük bir merakla, Merkez Bankası’nın önümüzdeki hafta enflasyondaki sapma nedeniyle yazacağı özür mektubunu ve bu mektupta yer alacak analizleri bekliyor.
Yazarın Tüm Yazıları