Memurların evliyası Server Dede, rüÅŸvetçi bürokratın korkusuydu

Güncelleme Tarihi:

Memurların evliyası Server Dede, rüşvetçi bürokratın korkusuydu
Oluşturulma Tarihi: Kasım 01, 2003 00:00

Eski zamanlarda her meslek grubunun bir evliyası vardı ve memurların evliyası da, mezarı bugün Sultanahmet'teki Tapu ve Kadastro Müdürlüğü'nün bahçesinde bulunan Server Dede idi. Göreve yeni baÅŸlayan memurlar, PadiÅŸah Birinci Abdülhamid'in gazabına uÄŸradığı için kellesinden olan Server Dede'nin mezarını mutlaka ziyaret eder, rüşvet alan memur da mezarın önünden yüzünü utancından eliyle kapatarak geçerdi.Eski devirlerde hemen her meslek grubunun bir evliyası olduÄŸu gibi, memurların da evliyası vardı. Ä°stanbul'da Sultanahmet Meydanı'nda bugün Tapu-Kadastro Müdürlüğü'nün bahçesinde bulunan Server Dede'nin mezarı, bir zamanlar Osmanlı memurları tarafından evliya türbesi olarak görülür ve memurlar iÅŸe baÅŸlarken ilk önce buraya uÄŸrarlardı.Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu'nda 'bürokrasi'nin karşılığı 'Kalemiye' idi ama kırtasiyecilik manasına gelmezdi. O devirlerde çok sayıda memur çalıştırılmadığı ve devlet daireleri de çok saygın olduÄŸu için memurluÄŸa imrenilerek bakılırdı. Memuriyet, zaten herkesin girebileceÄŸi bir iÅŸ deÄŸildi, zira babadan oÄŸula geçerdi. Ayrıca genellikle Türkler memur olurlar ve devÅŸirmelerle gayrımüslimlere memuriyet kapısı genellikle kapalı tutulurdu.Bürokrasi, Osmanlı'da üç temel üzerinde dururdu: Divan-ı Hümayûn, Defterdarlık ve Defterhane-i Amire, bir diÄŸer ismiyle Defter-i Hakani.Divan-ı Hümayûn devletin yönetildiÄŸi ana birimdi. Defterdarlık mali iÅŸlere bakardı. Defterhane-i Amire ise devlet arazileri ve maaÅŸlarını buralardan temin eden askerler olan tımarlı sipahilerin kayıtlarını tutan, bunlarla ilgili günlük iÅŸlemleri yapan, 19. yüzyılda ise tapu konularında çalışan en önemli devlet kurumlarından birisiydi. Ä°mparatorluÄŸun topraktan alınan vergileri ve ordusunun kayıtlarını tuttuÄŸu için bu büroda yapılan iÅŸlemlere aşırı hassasiyet gösterilirdi.Devlet yönetimi ile ilgili kitaplarda Defterhane'nin evrak ve defterlerine büyük dikkat gösterilmesi ilk ele alınan konulardandı. Defterhane-i Amire'nin başında bulunan kiÅŸiye 'Defter Emini' adı verilirdi ve Defter Emini, Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu'ndaki en büyük altı bürokrattan biriydi.Defterhane'nin yeri, uzun müddet Topkapı Sarayı'ndaydı ve 18. yüzyılda Sultanahmet'e ÅŸimdi Ä°stanbul Tapu-Kadastro Müdürlüğü olan binaya geçmiÅŸti.Müdürlük binasının arka tarafına geçerseniz, bir incir aÄŸacının altında 1748 tarihli enteresan bir mezar görürsünüz. Mezarın baÅŸ tarafındaki kitabede buradan yatan kiÅŸinin 'Ser verip sır vermeyen Server Dede' olduÄŸu, 'davasına ve sırrına sahip çıkıp bu uÄŸurda öldüğü ve bu yüzden Defter-i Hakani binasının avlusuna gömüldüğü' yazılıdır.Vazifesi uÄŸrunda can verip memurların evliyası olan Server Dede'nin hikáyesi çok ilginçti. Görevine çok baÄŸlı bir defter emini, yani Defterhane'nin amiri olan Server Efendi, kayıtların muhafazasına ve herhangi bir suiistimale meydan vermemek için defterlerin dışarı çıkarılmasına izin vermezdi. 18. asrın sonlarına doÄŸru, Anadolu'daki iki kasaba arasında bir meranın paylaşılamaması yüzünden ihtiláf çıktığı ve çatışma ihtimali bulunduÄŸu haberi alınmış, haber saraya aksedince dönemin padiÅŸahı Birinci Mahmud arazilerle ilgili defterleri istetmiÅŸ fakat hiç ummadığı bir cevap ile karşılaÅŸmıştı:Server Efendi, 'Fatih Sultan Mehmed Hazretleri'nin koyduÄŸu kanuna göre, Defterhane'den gece vakti defter çıkarılması men edilmiÅŸtir. Hünkárım beni af buyursunlar. Defteri gece dışarı çıkartamam' diyordu. Bu cevabı alan PadiÅŸah, gazaba gelerek bu küstah defter emininin idamını emretti. Sabahleyin huzura kabul edilen sadrazam, defter emininin böyle davranmakta haklı olduÄŸunu söyleyince, padiÅŸah bir gece önceki emrinin yerine getirilmemesi için yeni bir ferman gönderdi, ancak iÅŸ iÅŸten geçmiÅŸ ve Server Efendi'nin kellesi kesilmiÅŸti.Birinci Mahmud yaptığına piÅŸman oldu ve görev kurbanı defter emininin, Defterhane'ye gömülmesini emretti.Server Efendi'nin mezarı, o günden sonra Defterhane'de görev yapan memurlar için kutsal bir yer gibi kabul edildi, efsaneleÅŸti ve Server Efendi memurların evliyası sayıldı. Göreve yeni baÅŸlayan memurlar mezarı ziyaret ediyor, bu ziyaret yapacakları iÅŸin önemini kavramalarına yardımcı oluyordu. Rüşvet alan memurlar, Server Dede'nin mezarının önünden çekinerek ve yüzlerini yere eÄŸerek geçerlerdi.Efsane, Osmanlı arÅŸiv belgelerine bile yansımıştı. Zamanın padiÅŸahı 18. yüzyılın sonlarında usulsüz iÅŸ yapıp rüşvet alan memurlara hitaben yazdığı bir emirde, 'Defterhane memurlarından bazılarının önemli miktarlarda gelirleri olduÄŸu halde iÅŸ sahiplerine ‘ser vermek olur, sırrı açığa vurmak olmaz’ diye ölümü göze alan ve bürolarının bahçesinde gömülü bulunan Server Dede'nin koyduÄŸu kuralların aksine rüşvet aldıkları öğrenilmiÅŸtir. Dedelerinin görev sadakatinden utanmaları gereken bu memurlar, yakalandıkları takdirde cezalandırılacaklardır' deniyordu.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!