Melek ile Hasan

Güncelleme Tarihi:

Melek ile Hasan
Oluşturulma Tarihi: Kasım 06, 2001 00:00

‘‘SEVDİĞİ kızın ailesi evlenmelerine izin vermeyince bunalıma giren genç intihar etti. Acı haberi öğrenen genç kız da aynı gün canına kıydı.’’Kim bu iki genç?Çağla'yla Beyaz desem inanmazsınız tabii.Onlar aşkı köküne kadar yaşayıp bitirdiler. Yaşayamasalardı da intihar etmezlerdi zaten.Medeniyet, eğitim, para...Aşk için ölmeye engel.Bir gün gelecek, aşk sadece yoksullarla cahillerin olacak galiba.Belki o gün çoktan gelmiştir bile.Gerçi buna hepimiz katılıyoruz:‘‘Aşk için ölmeli,Aşk o zaman aşk.’’Evet evet. Kesinlikle. Çok doğru. Ama biz değil başkaları ölmeli. Biz ancak ‘‘Ah! Ne güzel şarkı!’’ diye kadeh kaldırabiliriz.* * *Sahi insan ne zaman ölür aşk için?Hayatındaki en önemli ve tek şey aşksa. Ve onu kaybetmişse.Neden ölmesin aşk için?Peki, ikinci aşkı için ölen var mıdır?Olmamalı.İlk aşkı kazasız belasız atlattınız mı bilirsiniz artık acıların sürekli olmadığını. Hele bir kez daha áşık olabildiğinizi gördükten sonra artık hayati tehlikeyi tamamen atlattınız demektir.* * *Melek ile Hasan.Onlar şimdi ‘‘Üçüncü Sayfa’’ haberi olarak arşivdeler.‘‘Üçüncü Sayfa’’ geleneği olmayan Radikal bile devrim yapıp manşetten verdi Melek'le Hasan'ın hikáyesini.‘‘Ölümü seçen sevda.’’Melek'le Hasan'a sorabilseydik.‘‘Ölüme direnen sevda’’ derlerdi belki.Çünkü onlar biraz da aşklarının ölüsünü seyretmemek için ölmediler mi?* * *İkisinin fotoğrafını gördüğüm an filmi çektim, durmadan seyrediyorum.Melek her gün bir bahane buluyor ablasına gitmek için.Sabah biraz ev işi, sonra torbasında danteli, doğru ablasına...Annesi biraz huylanıyor ama ses etmiyor.Araları pek uzak sayılmaz ablasıyla. Zaten Hisarcık ne kadar yer ki?..Ama yol uzuyor. Melek'in acelesi var ya...Yaklaştıkça kalbi daha hızlı çarpıyor, yanakları al al.Hızlı hızlı yürüdüğü için de ama en çok heyecandan.Ve işte o an... Hasan onu, o Hasan'ı görüyor.Bir kaçamak bakışma.Hepsi bu.Her gün ablasına geliş nedeni buydu işte.Hasan'ın aklı bir karış havada artık. Yok... Bir kat yukarıda demek daha doğru. Melek orada çünkü.Eli iş tutar mı artık Hasan'ın?İşte fırçayı yiyor ustasından.En iyisi istetmek kızı.O da öyle yapıyor. Ama kız evi naz evi. Vermiyorlar Melek'i.‘‘Askerliğini yapmamış’’ diyorlar.Yaşını küçük buluyorlar.İşini beğenmiyorlar.Derken çalıştığı dükkán kapanıyor. Hasan sanki sırf Melek'i sevmek için geldiği Hisarcık'tan kendi kasabasına, Gediz'e geri dönüyor.Sonrası dediğim gibi, gazetelerin üçüncü sayfasında bir haber.* * *Çağla'yla Beyaz'ın aşkı bitti.Ama Melek'le Hasan'ınki bitmemişti ayrıldıklarında.Ve onlar hiç bitmeyeceğini düşündüler.Göğüslerinin tam arkasındaki o sancı onlarla yaşayacak zannettiler.Bilemediler birazcık zamana ihtiyaçları olduğunu.Dayanamadılar acıya.Önce Hasan kurtardı kendini.Sonra Melek.Şimdi biri Hisarcık'ta, biri Gediz'de.Uyuyorlar.MIŞ-MUŞÇağla'nın yeni sevgilisi Kenan Doğulu'ymuş.Ya, işte böyle sevgili Melek ve Hasan.*Acı biber, vücudun mutluluk hormonunu salgılamasını hareketlendiriyormuş.Demek İbrahim Tatlıses'in habire döktüğü, mutluluk gözyaşlarıymış.*900'lü seks hatlarında klasik soru, ‘‘Şu anda üzerinizde ne var?’’mış.Kot pantolon varsa hiç hayal kurmayacak; çıkarması zor ya.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!