Meğer erkekler gizemi severmiş

Kadınlar da erkekler de aşk ilişkilerinde açık sözlülüğü benimsemiyorlar. Duygularını kelimelerle ifade etmek yerine bazı davranışlarıyla karşı tarafa mesaj veriyorlar. Belki de kadın erkek ilişkilerine gizemli bir hava vermek ve merakta bırakmak, tarafların hoşuna gidiyor. İşte New Woman Dergisi'nin bu konudaki araştırması...

Duyguları gizlemek konusunda, erkekler kadınlardan çok daha başarılı. Erkek, doğasının gereği iç dünyasını başkalarına rahat rahat açıklamaktan kaçınır. Kadın-erkek ilişkilerinde de erkeğin suskunluğu bazen dikkat çekici boyutlara ulaşır. İşte bu yüzden kadın zamanının çoğunu hayatındaki erkeğin, onun hakkındaki düşüncelerini öğrenmeye çalışarak geçirir. Erkeğe açık açık ‘‘Benim hakkımda ne düşünüyorsun? İlişkimizin geleceği için ne gibi planların var?’’ gibi sorular sormayı kadınlık gururuna yediremez. Merakını yenmek için de erkeğin davranışlarını ve sözlerini inceleyip bunlardan bir anlam çıkarmaya çalışır. Bu çabaların her zaman olumlu sonuç verdiğini söyleyemeyiz. Özellikle erkek, bir ilişkiyi noktalamayı aklına koyduğu zaman, ‘‘Bu iş bitti’’ demekten kaçınır. Peki kadın, erkeğin onu gözden çıkardığını, ilişkinin sonunun geldiğini nasıl anlayacak? Aylık New Woman Dergisi'nde yer alan bir araştırmaya göz atalım.

1-Eğer sevdiğiniz erkek, sizi gözden çıkarmışsa ve bu ilişkiyi bir an önce bitirmek istiyorsa, ailenize ve dostlarınıza karşı çok soğuk davranmaya başlar. Bu, çok önemli bir işarettir. Erkek, gerçekten sevdiği ve beraber olmak istediği kadının ailesine ve yakınlarına da kendini sevdirmek ister. Böyle bir zahmete katlanmıyorsa, ilişkinin sonu gelmiş demektir.

2-Erkek geleceğiyle ilgili planlar yaparken işin içine kadını da katmıyorsa, sadece kendisinin hangi şehirde oturup, ne gibi işlerle uğraşacağını anlatıyorsa, bu ilişki için tehlike çanları çalıyor demektir. Bir kadınla ortak bir yaşam kurmayı düşünmeyen erkek, gelecek le ilgili planlarına o anda hayatında yer tutan kadını katmaz. Bir erkeğin gelecekle ilgili tasarılarında yer almadığını gören kadın bu ilişkinin devam edemeyeceğini anlamalı.

3-Bazı erkekler, kalabalık arasında kadına soğuk ve ilgisiz davranırlar. Eğer ilişkinin başladığı günden itibaren bu durum yaşanmışsa, erkeğin kalabalık arasında kadına ilgi göstermekten hoşlanmadığı sonucu çıkar. Fakat başlangıçta kadına her zaman büyük ilgi gösterdiği halde daha sonraları soğuk ve ilgisiz görünmeye başlarsa, o zaman kadının da bu erkekle ortak bir gelecek hayali kurmaktan vazgeçmesi gerekir. Bir erkeğin, toplum içinde kadına soğuk ve ilgisiz davranması ağır bir hakaretten öte, işkence sayılır. Aslında erkek, kadını başkalarının yanında küçük düşürmek yerine ona niyetini açıklasa sonuçta kadın çok daha az kırılır.

4-Bir erkek, randevularına geç gelip, ikide bir saatine bakarak yapılacak işlerinden sözetmeye başlamışsa, onunla randevulaşmaktan kaçınılmalı. Aslında erkek ilişkiyi bitirmek istediği için beraber olma süresini giderek azlatmaya başlamıştır. Açık konuşmak adeti olmadığı için randevulara geç gelip, erken kaçarak duygularını belli eder. Böyle durumlarda kadının erkeğe ısrar etmesi yanlıştır. Tam tersine kadının da, yapılacak işlerinin olduğunu söyleyip erkekten önce randevu yerinden ayrılması doğru olur.

5-Erkekler, bazen şımarık küçük çocuklar gibi davranırlar. Kadın, sevdiği erkeğe hoş görünmek için saatlerce uğraşır, ona özel ikramlar hazırlar. Fakat erkek sanki yapılanların hiç birinin farkında değilmiş ya da bunları doğal karşılıyormuş gibi bir tutum içine girer. Kadının yeni elbisesinin farkına bile varmaz. Saç modelini değiştirmiş olmasını umursamaz. Aklının başka yerlerde olduğunu belli eder. Kadın, böyle bir davranışla karşılaşırsa, erkeğin bu derece duyarsız olmasının altında başka nedenlerin yattığını anlamalıdır.