MEB Müsteşarı: FETÖ beni bakanla tehdit etti

Güncelleme Tarihi:

MEB Müsteşarı: FETÖ beni bakanla tehdit etti
Oluşturulma Tarihi: Aralık 31, 2016 21:54

"Çok açık bir biçimde çok üst düzey bir kişi, bir Bakan tarafından, 2013 yılında ‘Fetullah Hoca’nın selamı var. Tayyip Bey seni Milli Eğitim Bakanlığı’na müsteşar olarak alacak, seni uyarıyoruz. Gidersen, kabul edersen seni rezil edeceğiz, insan içine çıkamaz hale getireceğiz.’ Bunu arkadaşlar bakın, bir Bakan söyledi."

Haberin Devamı

MİLLİ Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Kenan Tekin’in Trabzon’da önceki gün katıldığı bir paneldeki açıklamaları Ankara’da büyük yankı uyandırdı. Tekin, panelde özetle şöyle dedi: “2013 yılı ocak ayından itibaren şahsım, çalışma arkadaşlarım, ailem, çocuklarım üzerinden inanılmaz bir karalama kampanyası ile karşı karşıya kaldım ve çok açık bir biçimde çok üst düzey bir kişi, bir bakan tarafından, 2013 yılında ‘Fetullah Hoca’nın selamı var. Tayyip Bey seni Milli Eğitim Bakanlığı’na müsteşar olarak alacak, seni uyarıyoruz. Gidersen, kabul edersen seni rezil edeceğiz, insan içine çıkamaz hale getireceğiz.’ Bunu arkadaşlar bakın, bir Bakan söyledi.”

SAVCILARLA PAYLAŞTI MI?
Tekin’in yankı uyandıran bu açıklamalarını CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu Başbakan Binali Yıldırım’a sordu. Tekin’in sözünü ettiği bakanın kim olduğunu soran Tanrıkulu önergesinde özetle şu sorulara yer verdi: “Bu bakanın sözleri ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı, dönemin Başbakanı’na bu konuyla ilgili bilgi vermiş midir? Müsteşar, sözünü ettiği bakanın adını vermeyerek diğer bakanları zan altına bırakmış olmuyor mu? Müsteşar, bu iddiasını FETÖ soruşturmalarını yürüten savcılarla da paylaşmış mıdır? MEB Müsteşarı, 2013 yılında kendisine bir bakan tarafından yapılan ‘uyarıyı’ neden o zaman değil de şu anda açıklamıştır​.”

Tekin’in açıklamalarına gelen tepkiler özetle şöyle:

CHP: İŞ VAHİM BOYUTTA
Levent Gök (CHP Grup Başkanvekili): FETÖ ile mücadelenin siyasi ayağı ortaya çıkartılmadan bu konuda başarıya ulaşılacağını sanmıyorum. FETÖ’yü iktidar partisi içerisinde koruyanlar, güçlendirenler, himaye edenler olduğu bir gerçek. İktidar partisi önce bununla yüzleşmeli. FETÖ ile samimi bir mücadele ancak böyle yapılır. Bunun ötesinde siyasi ayağı görmezden gelerek bir mücadele yaratılıyor görüntüsü vermek gerçekçi ve samimi değildir. Bu açıklamalarda ortaya çıkan tablo da göstermektedir ki iş vahim boyuttadır ve iktidar partisini kemiren bir yapıya bürünmüştür.

MHP: ÖRNEKLERİ O KADAR ÇOK Kİ
İsmet Büyükataman (MHP Genel Sekreteri): Bu yapının en çok entrikalarına maruz kalan bir siyasi parti olarak geçmişten bu yana bu yapının siyaset kurumunu tanzime yönelik gayretlerine hep dikkat çektik. Ancak 15 Temmuz kalkışması sonrası bütün kurumlarda bu konuyla alakalı bir mücadele yürütülüyor olmakla birlikte işin en önemli ayağı olan siyaset kurumuna yönelik adımların atılmamış olması, işin doğrusu bu mücadelenin samimiyeti konusunda tereddütlere vesile oldu. Hükümetin, kamuoyunun da beklediği şekilde bir teşebbüsü olmadı şu ana kadar. Kamudaki tasarrufları hep beraber görüyoruz, odacıdan kapıcıya kadar en küçük memura kadar ulaşan devlet iradesi siyaset kurumunundaki bu yapının uzantılarına da bir şekilde temas edebilmeli, siyaset kurumundaki şaibeleri bertaraf edecek adımlar mutlaka atılmalı. Aslında buna benzer o kadar çok örnek var ki, işin üzerine gidilmiş olsa, bu yapıyı, 14 yıldır tek başına hükümet oldukları ve birlikte de müştereklilikler içinde oldukları için en iyi kendileri tanıyor olmalılar, devlete ne kadar nüfuz ettiklerini zaten söylüyorlar. Bu yapının neler yapabileceğini de en iyi kendileri biliyor. Bu mücadelede samimilerse kamuoyunun da beklentisi hayatın her alanında netice alınacak adımların geciktirilmeden atılması lazım. 

'İKİ HOCAMLA İLGİSİ YOK'
MEB Müsteşarı Tekin, Twitter’daki açıklamasında ise dönemin Milli Eğitim Bakanlarından Nabi Avcı ve Ömer Dinçer’in isimlerinin speküle edildiğini belirterek, özetle şöyle dedi: “Zorunlu bir açıklama: Trabzon’da bir konferansta yaptığım analiz esnasında kurduğum bir cümle üzerinden bir gazetede çok sevdiğim iki bakanım Nabi Hocam ve Ö. Dinçer hocanın isimleri speküle edilmiş. Konunun her iki değerli hocamla ilgisi yok. Zaten konuşulması gereken de isimler değil, FETÖ. Bahse konu konuşmayı yaptığımız eski bakan, uzun süredir AK Parti ile ilişiği olan biri değil, milletvekili de değil. Hatta aktif siyasette de değil.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!