Mavi-Yeşil boşanma
Güncelleme Tarihi:
Esma ÇAKIR, Erol IŞIK/İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Eylül 29, 2005 01:59
Hülya Topoğlu, birlikte yarattıkları markadaki payının yanı sıra, 7 yaşındaki kızlarının velayetini, 300 milyar TL tazminat ve ayda 20 milyar TL nafaka istedi.
TÜRKİYE’de yarattıkları Mavi-Yeşil Light markasıyla diyet grubu ürünler pazarında liderliğe oturan Diyetisyen Murat Topoğlu ve eşi Hülya Topoğlu, ‘fazla kilolar’ yüzünden boşanıyor. Davayı açan Hülya Topoğlu, tiroid bezlerindeki rahatsızlık nedeniyle kilo almaya başlayınca eşinin kendisini aldattığını ve sık sık hakaret ettiğini ileri sürdü.
İstanbul Nöbetçi Aile Mahkemesi’ne dün avukatları Bilal Arslan ve Emel Gürsakaya ile birlikte gelerek, 11 yıllık evliliklerini bitirmek için boşanma dilekçesi veren Hülya Topoğlu, ‘Eşim Murat, birlikte marka haline getirdiğimiz ve daha sonra Ülker’le ortak olduğumuz Ülker Mavi-Yeşil Kozmetik ve Gıda ürünlerinin reklamını yapmak için şu an 7 yaşında olan kızım Aleyna ve beni malzeme olarak kullandı. Televizyonda katıldığı kadın programlarında iyi bir aile babası portresi çiziyordu. Ama hiç de öyle değildi’ diye konuştu.
Dilekçesinde, troid bezlerindeki rahatsızlığı öğrendikten sonra eşinin kendisinden günden güne uzaklaştığını belirten Hülya Topoğlu, ‘Bana, ‘Vıcık vıcık yağlısın. Şişman şey...’ diyerek psikolojik baskı yapıp, dalga geçiyordu. Kendisi diyetisyendi ama bana bu konuda hiç yardımcı olmadı.
RAKİPLERİ İÇİN KIZLIK SOYADIMI KULLANDIM
Hep, şişman kadınlardan nefret ettiğini söylüyordu. Beni defalarca başka kadınlarla aldattı. Bu işten para kazanıp, geliri artmaya başlayınca sadakat davranışlarında örselenmeler yaşandı ve evlilik birliğimiz temelden sarsıldı’ iddiasında bulundu.
200 bin YTL’si maddi 100 bin YTL’si de manevi olmak üzere 300 bin YTL (300 milyar TL) tazminat ile 20 bin YTL (20 milyar TL) nafaka isteyen Hülya Topoğlu, iddialarını şöyle sürdürdü:
‘Kilo, tansiyon, depresyon vb. gibi şikayetlerle doktora gittiğimde, tabiri caizse hem bedenen hem de manen bir ‘enkaz’ halinde iken kocam, dürüstlük kurallarına aykırı davranmış ve benden, gittiğim tedavide kızlık soyadımı kullanmamı istemiştir. Böylece iş hayatında rakiplerine avantaj sağlayacağını bile söyleyebilmiştir. Ayrıca kızım Aleyna’ya sürekli, ‘Yemek yeme zayıf kal, yemek yemek kötüdür’ şeklinde sözlü telkinlerde bulunuyordu. Nihayetinde de kızımda yeme içme problemleri ortaya çıktı. Daha sonra da ‘çocuğa bakmıyorsun’ diye beni suçladı. Bu çocuğumuzun yaşı itibariyle hiç de gerekli olmayan bir beslenme biçimini benimsemesine ve gelişme çağındaki çocuğun sağlığına olumsuz katkı sağlamıştır.’
BENİ SADECE İŞ ORTAĞI OLARAK GÖRDÜ
Özellikle son 1 yıldır evliliklerinde çatlamalar olduğunu ve 4 aydır da ayrı evlerde yaşadıklarını söyleyen Hülya Topoğlu, ‘Murat’la bir dünya markası yarattık ve şu an yüzde 22’sine ortak olduğum şirketten tek kuruş bile bana vermiyor. Kızım ve ben resmen varlık içinde yokluk yaşıyoruz. Halen tedavi görüyorum ve Murat ilaç masraflarımı bile karşılamıyor. Halbuki hem kliniğinden hem de katıldığı kadın programlarından günde 6-7 milyar lira kazanıyor’ diye iddialarını sürdürdü. Hülya Topoğlu son noktayı ise, ‘Kocam beni hiç ‘eş’ olarak görmedi, ben onun için sadece ‘iş’ ortağıydım’ diye koydu.
Dilekçesi 22 sayfa
Hülya Topoğlu, mahkemeye verdiği 22 sayfalık boşanma dilekçesinde dava sonuçlanıncaya kadar tedbir konulması istenen Murat Topoğlu’nun üzerine kayıtlı tüm menkul ve gayrimenkulleri de şöyle:
Emirgan Bostan Sokak’taki 9 oda, 6 banyolu, bahçeli ev
Şişli’de akupunktur kliniği olarak kullanılan taşınmaz
Mavi-Yeşil isimli şirketteki hisseler (yüzde 22)
Mesleki faaliyeti sonucu elde ettiği gelirler
Niyeti servetime konmak
Doktor Murat Topoğlu ise eşi Hülya Topoğlu’nun kendisine iftira attığını söyledi. Dr. Topoğlu şöyle konuştu: ‘Yıllardan beri zaten birtakım problemler yaşıyorduk. Her şey şüpheci olmasından kaynaklanıyor. Amacı kazancımın hepsini almak. Zaten o açmasaydı davayı ben açacaktım. Sonuçta her şey mahkemede ortaya çıkacak. Bugüne kadar tıp doktoruna yakışır şekilde yaşadım. Mesleğime leke gelmesini istemem.’
İstanbul Nöbetçi Aile Mahkemesi’ne dün avukatları Bilal Arslan ve Emel Gürsakaya ile birlikte gelerek, 11 yıllık evliliklerini bitirmek için boşanma dilekçesi veren Hülya Topoğlu, ‘Eşim Murat, birlikte marka haline getirdiğimiz ve daha sonra Ülker’le ortak olduğumuz Ülker Mavi-Yeşil Kozmetik ve Gıda ürünlerinin reklamını yapmak için şu an 7 yaşında olan kızım Aleyna ve beni malzeme olarak kullandı. Televizyonda katıldığı kadın programlarında iyi bir aile babası portresi çiziyordu. Ama hiç de öyle değildi’ diye konuştu.
Dilekçesinde, troid bezlerindeki rahatsızlığı öğrendikten sonra eşinin kendisinden günden güne uzaklaştığını belirten Hülya Topoğlu, ‘Bana, ‘Vıcık vıcık yağlısın. Şişman şey...’ diyerek psikolojik baskı yapıp, dalga geçiyordu. Kendisi diyetisyendi ama bana bu konuda hiç yardımcı olmadı.
RAKİPLERİ İÇİN KIZLIK SOYADIMI KULLANDIM
Hep, şişman kadınlardan nefret ettiğini söylüyordu. Beni defalarca başka kadınlarla aldattı. Bu işten para kazanıp, geliri artmaya başlayınca sadakat davranışlarında örselenmeler yaşandı ve evlilik birliğimiz temelden sarsıldı’ iddiasında bulundu.
200 bin YTL’si maddi 100 bin YTL’si de manevi olmak üzere 300 bin YTL (300 milyar TL) tazminat ile 20 bin YTL (20 milyar TL) nafaka isteyen Hülya Topoğlu, iddialarını şöyle sürdürdü:
‘Kilo, tansiyon, depresyon vb. gibi şikayetlerle doktora gittiğimde, tabiri caizse hem bedenen hem de manen bir ‘enkaz’ halinde iken kocam, dürüstlük kurallarına aykırı davranmış ve benden, gittiğim tedavide kızlık soyadımı kullanmamı istemiştir. Böylece iş hayatında rakiplerine avantaj sağlayacağını bile söyleyebilmiştir. Ayrıca kızım Aleyna’ya sürekli, ‘Yemek yeme zayıf kal, yemek yemek kötüdür’ şeklinde sözlü telkinlerde bulunuyordu. Nihayetinde de kızımda yeme içme problemleri ortaya çıktı. Daha sonra da ‘çocuğa bakmıyorsun’ diye beni suçladı. Bu çocuğumuzun yaşı itibariyle hiç de gerekli olmayan bir beslenme biçimini benimsemesine ve gelişme çağındaki çocuğun sağlığına olumsuz katkı sağlamıştır.’
BENİ SADECE İŞ ORTAĞI OLARAK GÖRDÜ
Özellikle son 1 yıldır evliliklerinde çatlamalar olduğunu ve 4 aydır da ayrı evlerde yaşadıklarını söyleyen Hülya Topoğlu, ‘Murat’la bir dünya markası yarattık ve şu an yüzde 22’sine ortak olduğum şirketten tek kuruş bile bana vermiyor. Kızım ve ben resmen varlık içinde yokluk yaşıyoruz. Halen tedavi görüyorum ve Murat ilaç masraflarımı bile karşılamıyor. Halbuki hem kliniğinden hem de katıldığı kadın programlarından günde 6-7 milyar lira kazanıyor’ diye iddialarını sürdürdü. Hülya Topoğlu son noktayı ise, ‘Kocam beni hiç ‘eş’ olarak görmedi, ben onun için sadece ‘iş’ ortağıydım’ diye koydu.
Dilekçesi 22 sayfa
Hülya Topoğlu, mahkemeye verdiği 22 sayfalık boşanma dilekçesinde dava sonuçlanıncaya kadar tedbir konulması istenen Murat Topoğlu’nun üzerine kayıtlı tüm menkul ve gayrimenkulleri de şöyle:
Emirgan Bostan Sokak’taki 9 oda, 6 banyolu, bahçeli ev
Şişli’de akupunktur kliniği olarak kullanılan taşınmaz
Mavi-Yeşil isimli şirketteki hisseler (yüzde 22)
Mesleki faaliyeti sonucu elde ettiği gelirler
Niyeti servetime konmak
Doktor Murat Topoğlu ise eşi Hülya Topoğlu’nun kendisine iftira attığını söyledi. Dr. Topoğlu şöyle konuştu: ‘Yıllardan beri zaten birtakım problemler yaşıyorduk. Her şey şüpheci olmasından kaynaklanıyor. Amacı kazancımın hepsini almak. Zaten o açmasaydı davayı ben açacaktım. Sonuçta her şey mahkemede ortaya çıkacak. Bugüne kadar tıp doktoruna yakışır şekilde yaşadım. Mesleğime leke gelmesini istemem.’