Marduk’u bilemem ama Güneş tsunamisi şaka değil

Güncelleme Tarihi:

Marduk’u bilemem ama Güneş tsunamisi şaka değil
Oluşturulma Tarihi: Aralık 09, 2012 00:00

Maya Takvimi’nin kopacağını iddia ettiği kıyameti umursamadan koltuğunuza yaslanmış kahve-gazete keyfi yapıyorsunuz. Fakat doğrulsanız iyi edersiniz. Çünkü Taş Devri’ne dönmemize sebep olabilecek dijital kıyamet bir masal değil!

Haberin Devamı

Uzmanlara göre 2013’te tamamlanacak 150 yıllık döngü sebebiyle dev güneş patlamaları yaşanacak ve bu durum günlük hayatımızı derinden etkileyecek. Patlamaları sonucunda manyetik enerji serbest kalınca, enerji yüklü parçacıklar uzaya yayılıyor.
Son olarak 1859’da görülen büyük güneş patlamalarında Kuzey Amerika genelinde birçok noktada gökyüzü kırmızı, yeşil ve mor renklerle parlamaya başladı. İnsanlar gecenin bir yarısı işe gitmek için uyandı, gazeteler Küba’ya kadar uzanan bir bölgede gündüz yaşandığını yazdı.
Bu patlamalar o kadar etkiliydi ki, dünyanın dört bir yanındaki telgraf hatları kullanılmaz hale geldi. Hatta yanmaya başladı. Telgrafçıların hatlara elektrik gönderen kabloları kesmesi de bu durumu engelleyemedi. Elektrik akımı o kadar güçlüydü ki, atmosferden yüklenen hatlar mesaj iletmeye devam etti. Tüm pusulalar saatlerce kilitlendi.
 ‘Güneş tsunamisi’ olarak adlandırılan olayın gerçekleşmesiyle birlikte, kuzey kutup bölgesinde ‘auro’ olarak bilinen ışık olayları meydana geliyor. Bilim adamlarının son gözlemlerine göre, Güneş tsunamisi ve kuzey ışıklarının güneye taşınması Dünya’nın manyetik alanını doğrudan etkileyebilir. Gezegenimize doğru ilerleyen yüklü gaz parçacıkları manyetik alanları bozabileceği gibi, kuzey ışıklarının manyetik alanı Dünya’nınkiyle etkileşerek olumsuz sonuçlar doğurabilir.
Albert Einstein’ın o ünlü “3. Dünya Savaşı’nda hangi silahların kullanılacağını bilmiyorum ama 4. Dünya Savaşı’nda taş ve sopalar olacağını biliyorum” sözünü bilirsiniz. Bahsedeceğimiz dijital kıyamet bu sözü akıllara getiriyor.
Çünkü Güneş patlamalarının günümüzde de en büyük etkisi enerji ve iletişim sistemlerinde görülecek. İlk olarak 2006’da ortaya atılan iddia, iki sene önce İngiltere’de düzenlenen bir konferansta yüksek sesle dile getirildi ve dünyanın önde gelen bilimsel kuruluşlarınca doğrulandı. İddia net olarak şöyle: 2013’te tamamlanacak tarihsel döngüyle birlikte güneş patlamaları en üst seviyede yaşanacak. Dev güneş fırtınaları dünyadaki tüm haberleşme ve elektrik şebekesini çökertecek. Bununla da kalmayacak, şimdiye kadar biriktirdiğimiz tüm dijital mirasımız silinecek.
Bu görüşe NASA da katılıyor ama modern çağın sonunu getirebilecek böyle bir felaketin yaşanması henüz devletlerin ve halkın gündeminde değil.
Dünyamızdaki enerji ve iletişim sisteminin 150 yıl öncekinden çok farklı olduğu aşikâr. İnsanoğlunun enerjiye ve iletişime dayalı yaşam tarzının, bu ani çöküşle birlikte büyük bir kaosa sürüklenmesi de kötü senaryoda yazıyor.
Bu bir paranoya mı bilinmez fakat bilim adamlarının güneş patlamaları konusunda son derece ciddi olduğunu kesin olarak biliyoruz. İngiltere’deki ‘Elektrik Altyapısı Güvenlik Konseyi’ adlı kuruluştan Avi Schnurr’a göre son 100 yıl içinde genişleyen ve güçlenen elektrik şebekesi güneş patlamalarından kaynaklanan elektromanyetik radyasyona karşı daha hassas hale geldi.
Şüphesiz, aradan geçen -bir buçuk yüzyılda çok şey değişti. Bugün hayatımızda önemli bir yer kaplayan televizyon, telefon, internet, bankacılık sistemi, uçak yolculuğu ve daha pek çok şey o zamanlar yoktu. 2013’te gerçekleşmesi beklenen güneş patlamaları yüzünden tüm elektrik ve iletişim sisteminin çökmesi şehirlerde büyük bir kaosa sebep olabilir.  Aylarca sürebilecek bir taş devri dönemi yaşanabilir.
Dünyayı sarsabilecek büyüklükte dev bir güneş fırtınasını bilim insanlarının, fırtınanın gezegenimizin atmosferine çarpmasına birkaç saat kalana kadar fark edemeyecek olması da bir diğer kötü haber. Yani dünyanın yarısı uyumaktayken tamamen karanlık bir döneme girebiliriz.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!