Magazini benden sorun

Kim, kim için, ne dedi?
Bunu duyan kim, o kime, nasıl cevap verdi?
Kim, kimin ipliğini pazara çıkarttı, kimin pazara çıkan ipliği kiminkinden beterdi?
O onu dedi; bu bunu, o onunla, bu bununla…
İşte son günlerde aklım fikrim buralarda çünkü olmak zorunda.

Bir süredir ikinci işim bu benim, bileniniz bilir, bilmeyeninize bildireyim; her sabah Beyaz Tv’de sevgili Tayyar Işıksaçanla Beyaz Manşet isimli bir magazin programını hazırlayıp sunmaktayım.
Hal böyle olunca da eskiden yanından geçmediğim, geçeni de eleştirdiğim magazinin tam ortasına düşmüş vaziyettim.
Bu işlere uzak biri olduğumdan şimdilerde işim oldukça zor benim.
O kadar uzak kalmışım ki bu tip programlara, bu programlara çıkan insanlara, şu sıralar işi gücü bıraktım, ders çalışır gibi kim kimdir öğrenme telaşındayım.
Hangi dizide kim oynuyor, kim kimin sevgilisi, sıkı takipteyim, sıkıyorsa takip etmeyeyim.
İlk başlarda pek etmedim, “aman ya, nasıl olsa kıyıdan köşeden kıvırtırım” dedim.
Kıvırtamadım, gün oldu programın ortasında ona buna Fransız kaldım.
Eh işin içine ekmek parası girince baktım iş mühim, şakaya gelir yanı yok, başladım silah zoruyla tüm dizileri seyretmeye, magazin programlarını takibe.
Kıvanç Tatlıtuğ’u sokakta görse tanımayacak olan ben, şu günlerde şeceresini hatmettim.
Meşhur iş adamı karısını kiminle aldatıyor, havadisler bende.
Kimin karısı kiminle; cevabı yine bende.
Elinde fotoğraf makinesi olmayan paparazzi modunda takılıyorum valla billah.
Ha tabi bu arada duyduklarımı, bana haber olarak düşenleri hazmetmekte zorlanıyorum sıkça.
İnanasım gelmiyor duyduklarıma.
Ama bakıyorum doğru çıkıyor çoğu, o zaman alıyor beni bir sürü düşünce.
Nasıl yani diyorum, nasıl?
Ne zaman bu kadar şuursuzlaştık?
Ne zaman bu kadar kötü olduk?
Bu kin duygusu, bu nefret, ne zaman bu kadar vurdu bizi?
Sağ gösterip sol vurmak ne zaman bu kadar legalleşti?
Eşe dosta, birinin karısına kızına “bacı” denilen günler nerelere gitti?
Büyüğün önünde ceket iliklemek ne zamandan beri ayıba girdi?
Belden aşağı vurmak, bir yakınının bildiğin her sırrını tüm ulusla paylaşmak ne zaman alkışlanır hale geldi?
Ne zaman bilemem ama şu işin içine girdiğimden beri şaşkın ördek gibiyim, prim yapan şeyleri, ratingi fırlatan durumları ağzım açık seyretmekteyim.
Allah’tan bu işin en kaliteli, en düzeyli şekilde yapıldığı bir kanalda ve bir programdayım, aksi takdirde şu ana dek çoktan kaçmış, bu diyarı terk edivermiştim.
Para da pul da bir yere kadar ama değil mi?