Bu grip biraz garip!

Kış neredeyse bitmek üzere ama gripli sayısı hâlâ çok fazla. Doktor ofisleri, hastane poliklinikleri gripli hastalarla dolu.

Haberin Devamı

Aslında bunların bir kısmı grip değil, soğuk algınlığı vakaları. Bir kısmı da adenovirüs, rhinovirüs, RSV virüsü enfeksiyonları. Yani bir kısmının soğuk algınlığı ya da griple pek ilgisi yok.
Bununla birlikte özellikle son iki aydır karşılaşılan grip olguları öncekilerden biraz farklı seyir gösteriyor.
Bir kere, hastalık beklenenden uzun sürüyor. Neredeyse iki-üç hafta insanları işinden gücünden ediyor. Çoğu zaman “tam bitti” derken hastalık tekrarlıyor. Birinci haftanın sonuna doğru azalan halsizlik, yorgunluk, ateş gibi şikâyetler, özellikle de öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı ve akıntısı gibi yakınmalar yeniden nüksediyor.
Bu yılki gribin önemli bir özelliği de şu: Çoğu hastada enfeksiyon kısa sürede akciğere iniveriyor.
Ynatçı öksürük, nefes darlığı gibi problemlerin nedeni bu. Bazı hastalarda sorun grip olmaktan çıkıp adeta bir “zatürree depremi”ne dönüşebiliyor.
Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olanlarda gribi takiben sinüzit, orta kulak iltihabı ile bronşit ve zatürree gibi problemlere sık rastlanıyor.
Öyle görünüyor grip mevsimi bu yıl en az iki-üç hafta daha sürecek. Bu nedenle de koruyucu önlemleri sürdürmekte fayda var. Gribe yakalananlar mutlaka istirahat ettirilmeli, ev temizliği ve diğer hijyenik önlemlere ciddiyetle uymalı.
Özellikle çocuklar, gebeler, şeker hastaları, solunum ve kalp problemi olanlar, yaşlılar en az bir hafta kesinlikle dinlenmeli.
Bilinen  grip önlemlerini de her zamankinden daha ciddi uygulamakta fayda var.
Bu önlemleri bir kez daha tekrarlayalım: Bol sebze ve meyve yiyin. C vitamini desteği almaya devam edin. Tavuk suyu çorbadan vazgeçmeyin ve bol su için, bitki çaylarından istifade edin.
Antiviral etkisi olduğu birçok araştırmada kanıtlanmış olan pellergonium sidoides ve sambucus özlerinden de yararlanabilirsiniz.

Haberin Devamı

Umca hakkında bilgilendirme

Daha önce sayfamızda bize çok sık yöneltilen bir soruyu yanıtlamaya çalışmış ve pellergonium sidoides kökü sıvı ekstresi içeren Umca’nın etanol (yani alkol) ve gliserol içerdiğini belirtmiştik.
Bu bitki özü özellikle Orta Avrupa’da yıllardır solunum yolu enfeksiyonları ve kulak burun boğaz enfeksiyonlarının tedavisinde kullanılıyor. Grip ve nezlede, öksürük, ateş, boğaz ağrısı, halsizlik ve yorgunluk gibi yakınmalarda tedaviye yardımcı doğal bir ürün olarak öneriliyor.
Çocuk sağlığı uzmanları bu ürünü çocuklarda da kullandıklarını ama gebeler ve emziren annelere önermediklerini belirtiyor.
Üretici firmanın bize ulaştırdığı bilgilere göre her ne kadar çözücü olarak üretimde etanol kullanılsa da Umca’nın içerdiği miktar herhangi bir risk taşımıyor.
Bence yine de diğer bitkisel ürünler gibi bu ürünü de doktorunuza danışmadan kullanmayın.

Haberin Devamı

Sağlık sahtekârlıklarına dikkat

Herhangi bir yararı olmadığı halde yararı varmış gibi pazarlanan ürünlerin sayısı artıyor. Sağlık sahtekârlığı para kazanmanın kolay yollarından biri haline geliyor. Bu kötü amaçlı pazarlamacıların en çok kullandıkları alanlarından biri beslenme ve kilo yönetimi.
Sağlık şarlatanları ya yanlış beklentiler yaratarak ya da kolay ve ucuz vaatlerle aldatarak ipe sapa gelmez birçok ürünü “zayıflatıyor”, “cinsel gücü artırıyor”, “kanserden koruyor” diye satmaya çalışıyor.
Bunlardan korunmanın tek yolu bilgilenmek! Doğruluğu bilimsel olarak kanıtlanmamış her türlü üründen uzak durun. Kuşkulu kaldığınızda, doktorunuzla görüşün.

Haberin Devamı

Çocukluk çağında görülen şişmanlık neden önemlidir?

Çocukluk çağında görülen şişmanlık sağlıksız beslenme, fiziksel aktivite azlığı, kişisel güvensizlik, kortizon içeren bazı ilaçlar ile beraber hormonal hastalıkların etkisi ile oluşur.
Çocukların şişmanlık sorunları dikkate alınmalıdır. Çünkü onları bekleyen birçok hastalık vardır.
Şeker hastalığı, kan basıncında yükselme, kolesterol seviyesinde artma, koroner kalp hastalığı riskinde artma, solunum problemleri, depresyon ve yeme davranışı bozukluğu gibi pek çok hastalık şişman çocuğu etkisi altına alır.
Çocuğunuza yardımcı olabilmek için ona karşı kabul edici ve destekleyici bir tutum içinde olmalısınız.
Çocuklar anne ve babalarından destek aldıklarını hissederlerse psikolojik sorunları azalır, kendilerine güvenleri artar. Kilo vermeye yönelik yaşam tarzı değişikliklerine kolay uyum sağlarlar.
Bunun için çocuğunuzla birlikte yaşam tarzı değişikliklerini uygulamaya başlamalısınız.
Bu sorunun çözümü için uzman bir doktor ve diyetisyenden danışmanlık almaya ve gerektiğinde psikolojik desteklerden faydalanmaya çalışmalısınız.

Yazarın Tüm Yazıları