Lumpen İslam

Hani, Paris - Miami seferi yapan ‘AA’ uçağını havada infilak ettirtmeye çalışırken son anda paçayı ele veren Richard Reid adındaki gariban var ya, meğer anadan İngiliz babadan Jamaikalı bu zavallı hapishanede Müslüman olmuş.

Bilmem kaçıncı defa girdiği kodes deliğinde kelime-i şehadet getirip ‘hak din’i seçmiş. Sonra, her cins mürteci cirit attığı için ‘Londonistan’ denilen Britanya başkentinin güney banliyösündeki Brixton Camii cemaatine karışmış.

Gazetenin cami imamı Abdülhak Baker'den aktardığına göre de, burada ‘El Kaide’ tarafından kafa kola alınmış ve bin Ladin'e ‘mücahit’ (!) yazılmış.

‘The Times’ ayrıca, Reid'in şebekeyle bağını ortaya koymak için, aynı patlayıcıyı aynı terör örgütünün daha önce Aden'de kullandığını yazıyordu.

* * *

KURUM addedilen İngiliz ceride öyle kolay kolay faka basmaz ve üfürmeye gelmez ama, hadi ben yine de temkinli davranıp yanılma payını açık bırakayım.

Zaten malum, zavallı komplo teorisyenlerimiz Bin Ladin alçağının pişmiş kelle gibi sırıtarak 11 Eylül katliamını üstlendiği video kasete bile ‘sahte’ (!) damgasını vurmuştu. ‘The Times’in haberini haydi haydi reddederler.

Bizim ahmaklar reddededursun da, ortada resmen açıklanan bir gerçek var.

Bu Richard Reid efendinin zaptiye arşivinde ‘sabıkalı’ kaydı mevcuttur!

Anlaşılan, her defasında esrarkeşlik, hırsızlık, kapkaççılık türünden ‘küçük’ (!) suçlardan dolayı mahpusu boylamış.

Nitekim, biyografisi okununca anlaşılıyor ki, 28 yaşındaki Reid klasik bir ‘banliyö çocuğu’dur. Boş gezenin boş kalfası türünden hayat sürmüştür.

Ve, biraz kitap karıştırmış olanlar bilir, ‘toplumun tortusu’ kategorisine giren böylesine insanlara sosyoloji lugatinde ‘lumpen’ deniliyor.

‘Lumpen’ler, nerde sabah orda akşam yaşayan ve kumar, duman, katakulli, içki, benliklerini her türlü çamurla yoğuran insanlardan oluşur.

Tophane'de zar atarlar, Taksim'de çanta kaparlar, Paris marketinde şarap yürütürler, Berlin metrosunda ırza geçerler. Kodese bir girip, bir çıkarlar.

‘Lumpen’ler, zaaflı kişiliklerin zaaflı aynalarını yansıtırlar.

* * *

BİLELİM, bin defa bilelim ki, çoktandır bir ‘lumpen İslam’ var!

Başta ‘El Kaide’nin ‘kaidesi’, ‘Müslüman’ yaftalı terör ‘tetikçi’lerinin ciddi bir bölümünü toplumun tortusundan devşiriyor. Onlarla ‘kan yeniliyor’.

Reid kelime-i şehadet getirmiş veya getirmemiş esası değiştirmez, bakın 11 Eylül kahpeliğine ‘beyin’ değil ‘ayakçı’ olarak katılan meczupların mazisine; okuyun, Avrupa'nın ya da Muhammedi ülkelerin büyük şehir varoşlarında yapılmış sosyolojik incelemeleri ve gazetede röportajlarını, çoğu Müslüman kökenden fakat bazıları da başka aidiyetlerden olan ‘lumpen’ kişilikler göz çıkartıyor.

Dün eroin batıran, mağaza soyan, bıçak çeken o küçük hergele, bugün, ya mahpus koğuşunda, ya banliyö çetesinde, ya mahalle mescidinde kendisini kafa kola almak için dört gözle bekleyen ve onun bu zaaflarını kullanarak, yaşarken asla kavuşamayacağı bir ‘cennet’ vaat eden ‘beyin’ teröristin ağına düşüveriyor.

Tüm mikrokozmos ve ‘desperados’ örgütlerde olduğu gibi de, ‘ideal’ hedef, zaten kimliği çürük ve hükmü sınırlı ‘lumpen’e ‘kurtuluş’ (!) ümidi aşılıyor.

Şiddetle hanidir haşır neşir olmaları ise ‘Adülrezzak Gaddar’ veya Richard Reid'i biçilmiş kaftan kılıyor. Hala eroin batırmalarının ise önem arzetmiyor.

Zira, terörün aradığı tek şey, bok yoluna gidecek Niyazi. Uçak gökdelene çakılana dek yolcuları susta durdursun ve patlayıcıyı tutuştursun, yeter!

‘Lumpen’ler, hayatta olduğu gibi, ‘tortu’ tavlayan ‘Müslüman terör’ (!) nezdinde de ‘ayaktakımı’nı oluşturuyorlar ve yalnız ‘tetikçiliğe’ yarıyorlar.

Kalıbımı basarım ki, İngiliz Reid da işte bu zavallılardan bir tanesi.