Loto gibi yarış olmaz tek başına şampiyon olunur

Güncelleme Tarihi:

Loto gibi yarış olmaz tek başına şampiyon olunur
Oluşturulma Tarihi: Mart 02, 2005 00:21

Ercan Kazaz yeni sezonda tek Renault pilotu olarak Clio Super 1600 ile parkurlarda başarı arayacak. Yarış kariyerine 20 yıl önce babasından gizli gizli Renault 5 Turbo ile başlayan Kazaz, bu yıl Super 1600 şampiyonluğunu hedefliyor. Yarıştığı 19 yıllık dönemde otomobili starta nasıl götüreceğini düşündüğünü söyleyen Kazaz’ın şimdi tek bir hedefi var: Otomobili ilk sırada finişe ulaştırmak.

İlk olarak Renault ile anlaşma nasıl gerçekleşti? Bu dönemlerde neler yaşandığından söz eder misiniz?

Bu iş ilk olarak çeşitli konuşmalarla başladı. Daha sonra böyle bir şey düşünüp düşünmeyeceğimle ilgili bir teklif geldi. Sonrasında şartlarımızı konuştuk ve anlaştık. Her şeyin belli olmasının ardından da resmi açıklamayı yaptık.

Parkurlarda Renault adına yarışacak tek pilot olacaksınız. Bu sizi nasıl etkileyecek?

Ülkemizde Super 1600’ü yalnızca bir kişi kazanacak. Zaten hayatım boyunca otomobilin içinde tek başına yarıştım. Üç tane otomobille kendi içinde bir rakip yaratmanın anlamı yok diye görüyorum. Sonuçta loto oynamanın ne anlamı var ki. Loto oynadıkça kolonlar artar, alternatifler fazlalaşır ama hiçbir garanti yoktur. Garanti için birkaç bin kolon doldurmak gerekir. O zaman zaten bu işi yapmanın bir anlamı yok. Sonuçta otomobil sporu zaten ferdidir. Yani bir kişi bu işten sıyrılacak.

Diğer takımlarda iki ya da üç otomobil olacağı için farklı stratejileri belirleme şansları olacak. Takım arkadaşı sayıları da fazla olacak.

Türkiye Şampiyonası’nda yarışın üçü de aynı özelliklere sahip pilotu olan takım var mı? Ben bilmiyorum. Her zaman burada farklı şeyler belirleniyor.

Markalar Şampiyonası için neler yapılacak? Böyle bir hedef var mı?

Markalar Şampiyonası’na kaydımız var ama böyle bir hedefimiz yok. Zaten Super 1600’de böyle bir hayali görmek ve böyle bir yaklaşımda bulunmak uygun olmaz. Önümüzdeki senelerde Super 1600 Markalar Şampiyonası haline dönerse Renault belki bu işe yatırım yapar. Ama bugün böyle bir şeye ihtiyaç yok.

Gelecek sezon ve belki de daha sonrasında da WRC’lerin yarışması ülkemizde serbest. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?

- 2003 yılından beri Super 1600 olsun diye savaşanlardan biriyim. Günümüzde hala aynı fikri savunuyorum. Daha fazla heyecan, daha fazla katılım arzu ediliyorsa böyle olması gerekir. Sonuçta bu tabii ki bu sporu yönetenlerin vermesi gereken bir karar. Ancak bu işi ne kadar çabuk yaparlarsa o kadar çabuk daha fazla büyürüz.

Peki bu sezon neler olacak? Stratejileriniz ne yönde gerçekleştirilecek?

Bu sezonki şampiyonanın çok fazla strateji üzerine yapılacağını düşünmüyorum. Geride bıraktığımız sezonda Super 1600’lerin puan alabilmesi için yarışı ilk 10 sırada tamamlaması gerekiyordu. Bu sezonsa WRC’lerin çoğalmasının ardından Super 1600’leri kendi aralarında değerlendirmeye karar verdiler. Ayrıca ben 19 senedir aracı starta nasıl götüreceğimi düşünüyordum. Şimdi ilk kez otomobili ilk sırada finişe nasıl ulaştıracağımı düşüneceğim.

Otomobilde ne tür geliştirmeler yapıldı? Test etme şansınız oldu mu?

Clio Super 1600’ün yol tutuşuna yönelik iyileştirmeler yapıldı. Otomobili önümüzdeki günlerde test etme şansı bulacağım.

Fatih Kara gibi bir ismi bu spora kazandırdınız. Daha önce bu spora kazandırdığınız isimler olmuş muydu?

Belki de çok iddialı bir laf olacak, ama geçtiğimiz sezon Fiat Rallisi’nde start alan ve başarılı sonuçlar elde eden Mark Higgins, yetiştirdiğim denemez ama şans verdiğim isimlerden biriydi. Bunun gibi daha birçok isim var. Mark Higgins’i 1995 senesinde İngiltere Şampiyonası’nda yakaladığım zaman sonuçta daha hayatında hiçbir F2 otomobil kullanmamıştı. İlk şansı ben verdim, o riski de ben aldım. Sonuçta gençleri spora kazandırmak adına herkes bir şeyler yapıyor. Bizimde çorbada kendimize göre tuzumuz var. Ama ben kendimi tüm gençleri yetiştirmeye adadım mı, hayır. Şu anda böyle bir çalışma içerisinde değilim.

Babamdan gizli yarışa başladım

Otomobil sporunda 20’nci yılına adım atan Ercan Kazaz ilk başlarda babasından değil annesinden yarışmak için destek almış. Ancak daha sonra babası bu sporu yapması için onu teşvik etmiş. Kazaz bu konu hakkında şunları söylüyor: ‘Bu spora atım attıktan sonra çeşitli evrelerden geçerek bu günlere geldim. Bu spora başlama kararı aldığım dönemlerde beni bu sporu yapmamam konusunda ikna edebilmek için alınan otomobil Renault 5 Turbo’ydu. Fakat ben bu sayede çok yüksekten başlamıştım. Bunun nasıl bir şey olduğunu açıklamak gerekirse, bugün spor yapmaya başlayacak birine Clio Super 1600 vermek gibi bir şey diyebilirim. Bu konuda beni ilk önce destekleyen annemdi. Babam daha sonra bu işe destek olmaya başladı. Herkesin bildiği gibi baba destek olmuyorsa o işi ancak evden kaçarak yapabilirsiniz. İlk yarışım Antalya pist yarışıydı. Sonrasında babam artık hevesimi aldığımı söyledi ve bırak dedi. Ancak bir ralliye katılmak istediğimi söyledim. Start aldığım yarışı tamamladıktan sonra babam bunun ciddi bir iş olduğunu anladı. Sonrasında da Fransa’ya giderek bu işin böyle olmayacağını ve parça getirmek gerektiğini söyledi. Hatta parçaları alıp geldiğinde o dönemler öğrenci hareketlerinden birine denk geldi ve kalabalık bir grubun önünde koşmak zorunda kaldı.’


Citroen’in çekilmesinden hüzün duyuyorum

Ercan Kazaz, geçtiğimiz sezonun ardından sürpriz bir şekilde kapatılan Citroen ve sahibi olduğu Atölye Kazaz hakkında da şunları söyledi: ‘Yeni sezon için hayat planlarımın içinde Citroen yoktu. Bir markanın Türkiye’de yarışması ve otomobil sporuna hizmetler vermesi çok önemliydi. Bu nedenle bende herkes kadar bir markanın eksilmesinden dolayı hüzün duyuyorum. Ama söylediğim gibi 2005 sezonu planları yapılırken bunlar bensiz yapılıyordu. Yeni sezonda benim Atölye Kazaz ile hiçbir bağım söz konusu değil. Şirket sahibi olmak haricinde. Benim yeni sezondaki tek hedefim, üzerinde çalıştığım tek şey Renault için başarı için çalışmak. Şu anda bunu yapıyorum.’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!