Lordlardan Afrin desteği

Güncelleme Tarihi:

Lordlardan Afrin desteği
Oluşturulma Tarihi: Şubat 01, 2018 23:37

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan ve diğer üst düzey devlet yetkilileriyle görüşmek üzere Türkiye’ye gelen İngiliz Lordlar Kamarası üyeleri, ‘Zeytin Dalı’ harekâtıyla ilgili, “Türkiye’nin kendini ve vatandaşlarını savunma hakkını destekliyoruz” dedi.

Haberin Devamı

Lord Stuart Polak, harekâtla ilgili Türkiye’yle her konuda aynı düşünmediklerini belirterek, “Ancak eğer bazı kişiler (Türkiye’nin) vatandaşlarını öldürüyorsa, Türkiye’nin kendini savunma hakkı vardır. Kendi vatandaşlarının güvenliğini sağlamak bir devletin sadece hakkı değil aynı zamanda sorumluluğudur” dedi.
Boğaziçi Küresel İlişkiler Merkezi’nin davetiyle Türkiye’ye gelen İngiliz Lordlar Kamarası üyeleri Lord Stuart Polak, Barones Pauline Neville-Jones, Nobel Barış ödülü sahibi Lord David Trimble ve Lord James Arbuthnot, Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Enerji Bakanı Berat Albayrak’la görüşmelerinin ardından İstanbul’da bir grup Türk gazeteciyle bir araya geldi. Lordlar kısaca şu mesajları verdi:

TÜRKİYE OLMASAYDI NATO ZAYIF OLURDU
James Arbuthnot: Türkiye, NATO’nun birçok açıdan asli bir üyesidir, Hıristiyan olmaması, tamamen Avrupalı olmaması, kısmen Asyalı olması, bütün bunlardan dolayı Türkiye’nin NATO’nun savunma yapısıyla bağları çok önemli. Türkiye olmasaydı, çok çok daha zayıf olurduk. Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmemiz programdaki süreden daha uzun sürdü, bunun sebebi onun da bizim de bu görüşmeden zevk almamızdı. Suriye’deki gelişmeler de dahil birçok konuya değindik. Hangi grupların terörist olduğu, hangilerinin olmadığıyla ilgili her zaman aynı görüşte olmasak da bu ziyaretteki amacımız buradaki argümanları dinlemek ve öğrenmekti. İngiltere’de sık sık Türkiye’deki basın özgürlüğü ve insan hakları gibi konular gündeme geliyor ancak Türkiye ile İngiltere arasındaki yakın ilişkiler bu konuları açıklıkla konuşabilmemizi sağlıyor.

David Trimble: Eğer bazı kişiler topraklarına saldırıyorsa ve vatandaşlarını öldürüyorsa, Türkiye kendisini savunmaya tamamen yetkilidir. Türkiye’nin kendi sınırlarını savunma hakkını destekliyoruz ancak Suriye’de böyle bir askeri duruma girmek için neden acele ettiğini anlamakta tereddüt ediyoruz.

Türkiye’nin mülteci meselesinde yaptıklarından çok etkilendik. Türkiye sadece mültecilerin temel ihtiyaçlarıyla ilgilenmiyor aynı zamanda önemli kısmına eğitim imkânı sağlıyor. Türkiye’ye mültecilerle alakalı Avrupa Birliği’nin söz verdiği fonun tamamının ödenmediğini duyduğumuza biraz şaşırdık. İngiltere’nin Avrupa Birliği’nin ilgili fonuna kendi payı olan 300 milyon poundu yatırdığını biliyoruz.

ORTAK SAVAŞ UÇAĞI PROJESİ
Barones Pauline Neville-Jones: Türkiye ile İngiltere arasındaki ilişki sıradan bir ilişki değil, bu ortaklığın daha belirgin bir statüde olduğunu görmek isteriz. Aramızdaki ikili ticaret son derece gelişiyor. Türkiye yeni jenerasyon bir savaş uçağı inşa etmek üzere, biz de İngiltere’nin de bu savaş uçağı inşasında Türkiye’nin birlikte çalıştığı ülkelerden biri olacağını umuyoruz. Bu savaş uçağı birlikte inşa edildikten sonra ortak bir satış pazarına hitap ediyor olacağız.

BAKMADAN GEÇME!