Laik kaplumbağalar

Güncelleme Tarihi:

Laik kaplumbağalar
Oluşturulma Tarihi: Ekim 31, 1997 00:00

Haberin Devamı

Vosvos sahipleri geçen hafta Sultanahmet'teydi. Niye mi? 8 Yıl'a destek vermek için...

Vosvosçular yağmur dememiş, çamur dememiş sekiz yıllık eğitime destek için katılmışlardı Vosvos panayırına. Zorlu günler için yaratılmış emektar arabalarının hakkını vermeliydiler. Bu işe en çok şaşıranlar da turistler oldu. Dikilitaşı görmeye gelmişlerdi ama bir anda kendilerini vosvos çemberinin içinde buldular.

Geçtiğimiz pazar günü Sultanahmet'teki Atmeydanı'nın yuvarlak, sevimli ziyaretçileri vardı: Vosvoslar! Sekiz yıllık eğitime destek amacıyla Eminönü Belediyesi ile Volkswagen Fan Club İstanbul'un işbirliği ile düzenlenen Vosvos panayırı yağmura rağmen son derece hareketli geçti. Ve bir vosvos sahibi olarak bendeniz de bilfiil oradaydım.

Meydana vardığımız zaman birdenbire zaman tünelinden geçmiş gibi olduk. Sanki 25-30 yıl öncesiydi de çiçek çocukları parti veriyordu. Bütün meydanın etrafı rengarenk vosvoslarla çevrelenmişti. Hoparlörlerden Bob Dylan, Animals, Creedence Clear Water Revival, Bread çalıyor, herkes eski dostlarıyla kucaklaşıyor, çocuklar koşuşturuyor, esnaf da bu kalabalığa köfte, döner ve balık ekmek yetiştirmeye çalışıyordu. Yani anlayacağınız bir sekiz yıla destek eylemi ancak bu kadar neşeli olabilirdi. Organizasyonu üstlenen Eminönü Belediyesi atlı karınca ile tahtabacak adamı bile unutmamıştı. Bir ara 20 metre ötedeki ‘‘halkayı geçir, malboroyu kazan’’cının da panayır dahilinde olduğunu zannettik ama hayır, o özel teşebbüsçüydü.

EVLERE KIVANÇLA DÖNÜŞ

Vosvosçuların entel dantel olacağı düşünülerek incik boncuk tezgahı da unutulmamıştı. Deriden aksesuarlar, gümüşten takılar, batik fularlar, şapkalar, ne isterseniz vardı. Yiyecek konusunda ise herkes elinden geleni yapmıştı. Döner, köfte, balık büfelerinin haricinde ev kadınları zeytinyağlı yaprak sarma, sigara böreği, un helvası, kek yapıp getirmişlerdi. Bir köşede çay ocağı bile vardı.

Panayır, Eminönü Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya'nın gelmesiyle daha da hareketlendi. Elinde sekiz yıllık eğitime evet yazan flamalarla bir süre dolaştı bile. Ama panayırın en can alıcı anı besteci İbrahim Eker'in gitarıyla ortaya çıkmasından sonra oldu. İbrahim bey öyle bir vosvos türküsü yazmıştı ki oradaki vosvos sahiplerinin hepsini adeta can evinden vurdu: ‘‘Sarı civcivim, vosvos bebeğim, benim güzelim / Koklarsın benzini, anlarsın halimi / Aman aman ha şaka yapma / Aman aman ha başıma iş açma / aman aman ha yolda bırakma / Gözünü seveyim kapris yapma / Sarı civcivim sarı bebeğim / Götür beni dere tepe / Uzanalım sere serpe / Kaçılın yoldan geliyor sarı civcivim / dağ taş demiyor iniyor çıkıyor benim bebeğim.’’

Türküler dinlenip, çaylar içildikten sonra bir de bakıldı ki akşam olmaya başlamıştı. Yavaş yavaş ‘‘tor-tor-tooooorrr’’ sesleri giderek artıyordu. Herkes yuvarlak, sevimli arabasına bindi ve ayrıcalıklı bir otomobil sahibi olmanın ve sekiz yıllık eğitime destek vermenin kıvancı ile evlerine döndü.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!