Lady Gaga gibisi gelmedi

27 yıldır birliktesiniz. Tanıştığınızda “Sonuna kadar beraberiz” diye düşündünüz mü?
- Her şey zaman içinde gelişti. 1986’da kariyerimize tekstille başladık. Vinoodh’un ‘Lawina’ adlı bir markası vardı. Sonra ertesi yıl, New York’ta PS1 Contemporary Art Center’da çalışmalarımızı sergilemek için bir teklif aldık. Birlikte çalışmaya karar verdik. Vinoodh da markasını kapattı. ‘Fotoğrafçı çift’ olarak çalışmalarımıza böyle başladık. O günden bugüne de hiç ayrılmadık zaten. İlk önce dijital fotoğrafçılığa odaklandık. Çeşitli programlar kullanarak, daha gerçekçi bir görsellik anlayışı getirmeye çalıştık. Camiamızda herkesin çok işine geldi photoshop. Herkes kafasına göre fotoğrafı yeniden yaratıyor. Biz ise olaya farklı bir bakış açısı kattık. İnsan bedenini tamamen değiştiriyoruz, mesela olmadık kusurlar ekliyoruz.
Olmadık kusurlar eklemek derken? Dünyanın en ünlü isimleriyle çalışıyorsunuz. Fotoğrafını çektiğiniz isimler isyan etmiyor mu bu duruma?
- Hayır, güzel göründükten sonra kimsenin umrunda olmaz.
Kim hangi kareyi çekmiş, ayırt edebiliyor musunuz?
- Açıkçası evet, anlayabiliriz. Çünkü teknik olarak kullandığımız aletler farklı. Mesela Vinoodh genelde Canon kullanır. Günün sonunda, kim neyi çekmiş hiç umursamıyoruz. Bireysellikten çoktan vazgeçtik.
Lady Gaga’yla birlikte V dergisi için birçok kez çekim yaptınız, son olarak ‘Applause’ klibini çektiniz. Normalde onu çok gösterişli giysiler içinde görüyoruz ama sizinle çalışmalarında hep minimum giysi, hatta çıplaklık var…
- Doğru çünkü onu en saf haliyle göstermek istiyoruz. ‘Applause’ klibinin anafikri yeniden doğmaktı. Lady Gaga’nın eski imajını bir kenara bırakarak kozasının içinden çıkmasını, arkasına saklandığı tüm kamuflajları bir kenara koyarak, en güçlü ve en saf haliyle çırılçıplak görünmesini istedik. Yani aklımızdaki fikir, peruksuz, makyajsız, süsten püsten arınmış haliyle göstermekti onu.
Kate Moss, Kate Upton gibi top modellerin yanı sıra, Natalie Portman, James Franco, Rihanna gibi yıldızları çektiniz. Çalışması en kolay kim?
- Açıkçası bir seçim yapmak, isim vermek zor. Sonuçta iki takımda oyuncu yarıştırmıyorsunuz.. Yıldızlar daha çok meslekleriyle öne çıkmak istiyor, o kadar. İster model olsun ister oyuncu ister dişçi ister bekçi, her insanla oturup konuşursanız hayatı hakkında ilginç bir şeyler bulabilirsiniz zaten. Ama illa birinden bahsetmek istersek, Lady Gaga bu zamana kadar gördüğümüz en güçlü, çalışması en kolay isim.
Çekimleriniz arasında üç favori seçmeniz gerekse…
- Lady Gaga’yla olan her çalışmamız harika! Enerjimiz acayip tutuyor, fikirler havalarda uçuşuyor. Mükemmel işbirliği diye buna denir. İkincisi, yakın zamanda çektiğimiz bir çiçek portresi. Üçüncüsü de Vinoodh’la öpüştüğümüz kare.
2007 Pirelli Takvimi’nde Penelope Cruz, Sofia Loren gibi oyuncuları çektiniz. Hepsi yataktan kalkmış gibi, en doğal halleriyle görünüyordu. Ancak muhteşemdiler, özellikle Sofia Loren 71 yaşında olmasına rağmen 20’lerinde gibiydi. Bunu nasıl yakaladınız?
- Tam da tersine, mümkün olduğu kadar photoshop’suz çalışmaya özen gösterdik. Işığı hep sabit tuttuk ki herkeste aynı etki olsun. Daha çok portre çektik, yüze yakınlaştık, gözlerden kadınların hikâyesini anlatmaya çalıştık.