Kutsal meyveden 20 milyon dolar

Ege’de 100 yılı geride bırakan işletme sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Şen Ailesi bunu başaran nadir firmalardan. Başarınızın sırrı ne?

Haberin Devamı

Bundan bir asır önce, dedemin babası Çakır Ali, Ödemiş ve yöresinin kuru incir, kestane gibi ürünlerini satmaya başlamış. Vefatından sonra dedem, onun ardından da üç oğlu işi devralarak büyütmeye devam etmiş. Günümüzde de ben, ağabeyim (Gürcan) ve iki kuzenim (Özhan ve Mehmet) elimizden gelenin en iyisini yaparak bayrağı geleceğe taşımayı hedefliyoruz.
Tam 40 yıldır bizden mal alan müşterilerimiz var. Tabii, bu bağlılığın oluşmasında birçok etken var. Öncelikle ürünün kalitesi. Ürettiğimiz her bir pakette 100 yıla dayanan sorumluluğu hissediyoruz. Şentaş adına leke getirmek gibi bir lüksümüz yok.
- Üretimde ve ihracatta sürekli yükselen grafiğiniz var...
Çankaya ve Tepecik’teki tesislerimizden sonra 10 yıl önce kurduğumuz Gaziemir’deki işletmemiz 10 bin metrekare kapalı alanda faaliyet gösteriyor. Aynı zamanda Germencik’te de bir tesisimiz var. Daimi çalışanlarımız, sezonluk işçiler ve tedarikçilerle birlikte toplamda bin kişilik bir aileyiz. Ürün rekoltesine göre değişmekle birlikte yılda 3-4 bin ton kuru incir işleyip ihraç ediyoruz. Ayrıca; çamfıstığı, kestane, kuru kayısı, kuru erik ve kuru vişne gibi ürünleri de yine işleyerek satıyoruz. 2010 itibariyle ihracatımız 20 milyon doların üzerinde.
- Nerelere ihracatınız var?
Üretimimizin yüzde 95’ini ihraç ediyoruz. Avrupa ağırlıklı çalışıyoruz. Fransa, Almanya, Danimarka, İtalya, İsveç’in yanı sıra Kanada, Mısır, İsrail, Japonya, Avustralya, Yeni Zelanda’ya kadar ürün gönderdiğimiz müşterilerimiz var. İncir, üç dinin kutsal kitabında yer alan tek meyve. Bu nedenle dünya nüfusunun çoğu için önemli. Biz nasıl Ramazan’da hurmayı daha çok tüketiyorsak, Noel’de yurtdışındaki en düşük gelir düzeyindeki tüketici bile incir yiyor.
- 2011’den neler bekliyorsunuz?
Ürünlerimizi yeni pazarlara aynı kalitede sunmayı ve ulaştırmayı planlıyoruz. Hedefimiz; Uzakdoğu, Arabistan ve Amerika... Çin’e ayrı önem veriyoruz. Çin çok büyük pazar ve Çinliler kuru inciri fazla tanımıyor.
- ‘İncir Evi’ fikri nereden çıktı?
Ailemizin adı yıllardır incirle birlikte anılınca, dostlarımız, ününü çok duydukları bu ürünü nereden temin edebileceklerini sormaya başladılar. ‘İncir Evi’ fikri buradan çıktı. Burası butik bir mağaza. Müşterilerimizin arzu ettiği ürünleri, yine arzu ettikleri ambalajlarda hazırlayıp sunuyoruz. www.incirevi.com internet sitemizden sipariş vermek mümkün. Kargoyla Türkiye’nin her yerine ulaştırıyoruz. Zaman içinde şubeleşme, franchise veya cornerlar vermeyi de düşünüyoruz. 
- İncirin ne gibi faydaları var?
Sağlık açısından büyük önemi var incirin. İçerdiği yüksek kalsiyum, en az sütte bulunan kadar yüksek oranda. Aynı şekilde, lifli yapısı özellikle sindirim sistemleri için çok önemli. Çocuklar ve yaşlılar için de değerli bir besin. Enerji kaynağı olmasıyla ayrıca fayda sağlıyor.

Haberin Devamı

Hayat felsefesi: Dürüstlük, doğruluk, çalışkanlık, sözünün eri ve ve dost canlısı olmak.

Haberin Devamı

İzmir Ödemiş’te 100 yıl önce Çakır Ali tarafından temelleri atılan Şentaş A.Ş., günümüzde Ege’nin marka ürünü haline gelen kuru incir başta olmak üzere üzüm, kayısı, erik, vişne, kestane, çam fıstığı, badem gibi ürünleri ABD’den Japonya’ya, İsrail’den Yeni Zelanda’ya kadar dünyanın dört bir yanına ihraç ediyor. Pazarın yüzde 10’una hakim firmanın geçmişten günümüze uzanan yolculuğunu, dördüncü kuşağın dört temsilcisinden biri olan, halen EGİAD Başkanlığı’nı da yürüten Temel Aycan Şen’le konuştuk.

Araba benim için tutku
· Kendime ait ilk otomobil Toyota Corolla’ydı.
· Şimdi Volvo XC 90’ım var.
· Kendim kullanıyorum, büyük keyif alıyorum.
· Arabaları çok seviyorum.
· Otomotiv piyasasını yakından takip ediyorum.

Haberin Devamı

12 ay incir yiyebilirim
· Yemek seçmem, hemen hemen hepsini yerim, büyük de zevk alırım.
· Egeli olduğumuzdan olsa gerek balığa, otlara ve zeytinyağlılara daha düşkünüm. Haftanın her günü yesem şikayetçi olmam.
· Ödemiş’in köftesine ve keşkeğine de dayanamam.
· İncirsiz de yapamam. Yaşını, kurusunu 12 ay tüketmeye gayret ederim.
· İtalyan mutfağından da hoşlanırım.
· Yemek yapma alışkanlığım yok. Ama her erkek gibi mangal benden sorulur.

Öncelik EGİAD’lı dostların
· Ağırlıklı olarak EGİAD üyelerine ait mekanları tercih ediyorum.
· Deniz Restoran, Gümüşbalık, Veli Usta, Sardunaki, Yengeç, Mezzaluna ve Mikasa keyifle yemek yediğimiz yerlerin başında geliyor.
· Yurtdışında özel bir yer tercihim yok. Daha çok yerel lezzetler sunan mekanları seviyorum.
· Bir de Türkiye’de çok fazla örneği olmayan Arjantin lokantaları hoşuma gidiyor.

Haberin Devamı

Kökten Altınorduluyuz
· İşin doğrusu, yoğun iş tempom nedeniyle spora fazla zaman ayıramıyorum.
· Daha çok seyirciyim.
· Arkas’ı yakından takip ediyorum. Tabi bir de sarı-lacivert renklerine aşık olduğum Fenerbahçe’yi.
· Ama biz aileden Altınorduluyuz. Onun kalbimizdeki yeri bambaşka.

İnşaat okudum,incirci oldum
· DEÜ İnşaat Mühendisliği’ni bitirdim.
· İnşaat mühendisliğini çok profesyonel olmasa da yaptım. Halihazırdaki fabrika binamız, evimiz ve yazlığımız benim eserim.
· Ağırlıklı olarak kuru incir üzerine faaliyet gösteren aile şirketimiz var. Çocukluktan beri hep işin içinde olduk. Günümüzde de dördüncü nesil olarak devam ediyoruz. Ben kalite müdürüyüm. Aynı zamanda yönetim temsilcisiyim.
· Çocukken işlere yardımımızın karşılığı verilen harçlıklar bir yana, ilk paramı fabrikanın inşaat mühendislik hizmeti karşılığı babamdan kazandım.

Haberin Devamı

Gün bizde Hürriyet’le başlar
· Genelde 7 gibi kalkarım.
· 7 saatten az uyuyamaya çalışırım.
· Hürriyet okurum, TV’den de haberleri takip ederim.
· Ailece kahvaltı yapmaktan hoşlanırım.
· Evde olduğum akşamlar haber ve söyleşi programlarını izlerim. Bir de İzmir ve yöresinde çekilen dizilere bakarım.

Elektro bateri çalıyorum
· Çocukluğumdan beri müzik aletlerine de ilgim var. Melodika, flüt, mandolin çaldım. Şimdi vurmalı çalgılardan hoşlanıyorum. Bir elektro baterim, saksafonum ve tumbam var. Aile içinde çalıyorum.
· Okuyacak bir şey almadan yatağa girmem.
· Kişisel gelişime, iş hayatına dair ipuçlarına, sosyal hayata yer veren kitapları tercih ederim.
· Çok fırsat bulamadığım için, daha çok Uğur Yüce’nin hazırlayıp gönderdiği özetleri okumaya çalışıyorum.

Katkı koyamazsam üzülürüm
· EGİAD’da her pazartesi yönetim kurulu ve komisyon toplantılarına katılıyorum. Gündeme göre ilgili arkadaşlarla da hafta içinde bir araya geliyorum.
· Şirkette ise özel bir günümüz yok. Sürekli bir aradayız. Herhangi bir konuda karar almamız gerektiğinde hemen birimizin odasında toplanır çözeriz.
· Toplantılarda sabırlıyımdır. Ama zamanın boşa harcanmasından da hoşlanmam.
· Fikrimi paylaşmadığım, katkı koymadığım zaman görevimi yapmamış hisseder, üzülürüm.

Renkli giyinmeyi seviyorum
· Yakından takip etmiyorum.
· Kendime yakışanı giymeyi tercih ediyorum.
· Modanın zamanla değişmesiyle benim de beğenilerim değişebiliyor tabii.
· Takım elbisede mavi ve lacivert tonları seviyorum.
· Renkli kıyafetlerden de hoşlanıyorum.

Kışın kayak, yazın deniz
· Çeşme’de yazlığımız var. Okullar tatile girince oraya taşınıyoruz. Ama ben her gün gidip geliyorum. Benim için pek de tatil olmuyor.
· İşten fırsat bulduğumuzda yazın 4-5 günlüğü-
ne Ege sahillerine (Bodrum, Marmaris, Fethiye),
kışın da yine aynı süreliğine Uludağ’a gidiyoruz.
· Çocuklar küçük olduğu için onlara endeksli tatiller programlıyoruz.
· Yılda bir kez (çok kısa süreli) çocukları yanımıza almadan yurtdışı kaçamağı yapmaya da çalışıyoruz. En son İngiltere’ye gittik.

Yazarın Tüm Yazıları