Kurlar Merkez Bankası’nı zorluyor

MERKEZ Bankası 20 Ocak’ta yapılacak Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında yeniden faiz indirme kararı verecek mi?

Yerlisi, yabancısı, tüm piyasa oyuncuları bu kararı bekliyor.
Bence soruyu, “Merkez Bankası faiz indirim kararı verebilecek mi?” diye sormak daha doğru olur. Çünkü özellikle kurların son dönemdeki seyri, Merkez Bankası’nı faiz kararı alırken artık çok zorlayacak gibi gözüküyor.
Daha önceleri faiz indirimleri ile kurlar arasındaki ilişki bu kadar güçlü değildi ama son dönemde bu ilişkinin giderek pekiştiği gözleniyor. Yani Merkez Bankası faiz indirim kararı alırken artık kurların ne olacağını da düşünmek zorunda kalacak.
Şurası açık ki; Merkez Bankası faiz indirme kararı verirse, piyasalardaki beklenti doğrultusunda örneğin yarım puanlık daha faiz indirimi yaparsa, kurların bir kademe daha yukarı çıkmasını göze almak zorunda. Tabi ki 20 Ocak’a kadar geçecek sürede kurların izleyeceği seyir, verilecek karar açısından çok önemli olacak. Ancak mevcut seyir, daha doğrusu kurların ulaştığı seviye, Merkez Bankası yönetimini, “bir faiz indirimi daha yapması halinde kurların gelebileceği nokta” konusunda, büyük ihtimalle korkutuyordur. Diyelim ki; Merkez Bankası bir indirim daha yaptı ve dolar kuru 1.70’lerin üzerine çıktı, o zaman makro dengeler ne olacak?
Merkez Bankası bu zor konuma, kendi uyguladığı politikalar nedeniyle geldi...
Çünkü sıcak parayı önlemek için, cari açığı frenlemek için uyguladığı politikaları değiştirdi. Alınan kararların ötesinde en önemli değişiklik verilen mesajd aydı. Daha önce yatırımcılar Merkez Bankası’nın ne yapacağını önceden bilirlerdi, şimdi artık önlerini göremiyorlar. Merkez Bankası açıkladığı yeni politikalar ile bilinçli olarak, özellikle yabancı yatırımcının önünü görmesini engelledi. Sıcak para ile mücadelenin bir yöntemini, belirsizlik yaratmak olarak saptadı ve şimdi bunu uyguluyor.
MERKEZ ARTIK NET MESAJ VEREMEZ
Yabancı sermayenin orta veya uzun vadeli olarak Türkiye’ye gelmesi, bu ortamda çok zor. Ancak seçimden sonra gelmeye başlayabilir.
Kısa vadeli giriş için ise yabancı fonların baktığı en önemli unsurlar; hangi kurdan Türkiye’ye girip, tahminen hangi kurdan geri çıkacakları ile TL bazında alacakları getiridir. Faiz indirimine bağlı getiriler düşüyor, bu caydırıcı bir unsur ama en caydırıcı unsurun kurlardaki belirsizlik olduğu ifade ediliyor.
Başka bir deyişle; yabancı fon Türkiye’ye girerken en yüksek kurdan girmek ister ve bu dönemi bekler. Şu anda kurlar yukarı çıktı ama daha da yukarı çıkıp çıkmayacağı bilinmiyor. Merkez Bankası’nın 20 Ocak’ta faiz indirim kararı alıp almayacağını, dolayısıyla kurların daha da yukarı çıkıp çıkmayacağını bilmiyor uz. Bunun da ötesinde Merkez Bankası’nın daha önce dediği gibi, “sıcak para girişi devam ettiği sürece ek önlemler gelip gelmeyeceğini, gelirse ne tür önlemlerin geleceğini” de kimse bilmiyor, kestiremiyor.
Öyle olunca da yabancı girmek için beklemeyi tercih ediyor, ki bu çok doğal bir tavır.
Dün bir bankacı arkadaşa “Peki, Merkez Bankası kurların geldiği noktadan rahatsız olup, üst seviye konusunda net bir mesaj verirse giriş yeniden başlar mı” diye sordum. Aldığım yanıt; “Merkez Bankası böyle net bir mesaj verirse son dönemde aldığı tüm kararları reddetmis, yeni politika sından geri dönüş yapmış demektir” şeklinde oldu...
Merkez Bankası, Hükümet önlem almayınca, sıcak paranın ekonomiyi altüst edebileceğini gördü ve inisiyatif alarak bazı riskli kararlar verdi. Artık çok hassas ve becerikli bir yönetim gerektiren bir süreci, hep birlikte yaşıyoruz.
Belki de bu nedenle yabancılar alınan tedbirlere “Hokus pokus önlemler” dediler, kimbilir...
Yazarın Tüm Yazıları