Kültürazzi

Antalya’nın üvey evlatları belgeselciler

48’inci Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne katılan belgesel film yönetmenleri, kendilerinin ötekileştirildiğini öne sürerek bir basın açıklaması yapmak istemiş fakat sonra vazgeçmişler. İşte o açıklanmayan basın açıklamasını ele geçirdim

Bu yıl gerek 12 Eylül 1980 darbesi ve 1979 yılının sansür uygulaması nedeniyle verilemeyen ödüllerin dağıtılması, törenlere katılan oyuncuların yaptığı şakalar ve olay açıklamalar nedeniyle çok konuşulan bir yıl geçirdi Antalya Altın Portakal Film Festivali.
Yazıyı yazdığım sırada henüz sona ermediği için ödüller de tartışılır mı bilemem ama ben çok da yüzeye çıkmayan başka bir olayı anlatayım size.
Festivalin uluslararası ve ulusal yarışmalarının yanı sıra kısa film ve belgesel dallarında da yarışmaları var. En çok konuşulan ve ilgiyle takip edileni normal olarak, ulusal yarışma. Kimin Altın Portakal alıp almayacağı tartışmaları hep ulusal yarışma üzerinden yapılır.
Fakat bu yıl sadece seyircinin değil, organizasyonun ilgisi de uzun metraj filmlere ve onların oyuncularıyla yapımcılarına kayınca belgeselciler ve kısa filmciler kendilerini hayli dışlanmış hissederek bu durumu protesto etmek istemişler. Hatta ulusal yarışmaya katılan bir belgeselin gösterildiği salonda bırakın dışarıdan izleyiciyi, yarışmanın jüri üyeleri bile yokmuş.
Bunun üzerine 48’inci Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne katılan belgesel film yönetmenleri, kendilerinin ötekileştirildiğini öne sürerek bir basın açıklaması yapmak istemişler.
Hatta yaşadıklarını ve şikâyetlerini maddeler halinde sıralayarak bunu kamuyla paylaşmakmış niyetleri. Gelgelelim yazdıkları maddelerde ve bunun kamuya açıklanıp açıklanmaması gerektiği konusunda kendi aralarında anlaşmazlığa düşerek toplantı yapmaktan vazgeçmişler. Ödüller dağıtılırken bu şikâyetlerini dile getirirler mi bilemem ama ben belgeselci arkadaşlarım adına organizasyon komitesinin önümüzdeki yıla önlem alması için o şikayet listesini yayınlıyorum:
- Bilgi verilmeden filmlerimizin formatları değiştirildi. Filmler son derece düşük bir kalitede izlendi. Kimi filmlerin yanlış kopyaları gösterildi. Kimileri yarıda kesildi, seyirci yerini almadan başlatıldı ve altyazıları göz ardı edildi.
- Basın mensupları ve festival konukları için hazırlanan günlük festival programlarında belgesel gösterim saatleri ya da mekânları yer almadı.
- Yönetmenlerle seyircinin bir araya geleceği herhangi bir ortam sağlanmadı.
- Ulusal belgesel film yarışması jürisi katılım konusunda hassasiyet göstermedi. Jürinin tamamının katıldığı hiçbir belgesel gösterimi olmadığı gibi kimi gösterimler tamamen jürisiz gerçekleşti.
- Belgesel film yönetmenlerinin konakladığı otel, kalite ve uzaklık bakımından hayal kırıklığına yol açtı. Mesafe yüzünden diğer festival katılımcılarıyla iletişim minimuma indi. Belgesel yönetmenleri sıcak suyun bile olmadığı bir tesiste konaklamak durumunda bırakıldı.