Krizin dibi göründü!

SİZE global ekonomik krizle ilgili bir ’iyi’, bir ’kötü’ haberim bir de ’önerim’ var.

IMF hafta içi Dünya Ekonomik Görünüm raporunu açıkladı.

Her yıl iki defa yayınlanan, ekleriyle birlikte 200 sayfayı aşan nisan raporunu dikkatlice okudum. Kabaca ne diyor IMF?

1- 2’nci Dünya Savaşı sonrası en derin durgunluğu yaşıyoruz.

2- Bu yıl dünya ekonomisi yüzde 1.3 küçülecek.

3- 2010 yılında yüzde 1,9 büyüyecek fakat bu defa toparlanma geçmiş krizlere göre çok daha uzun zaman alacak.

* * *

Bence raporun herkesi ilgilendiren en can alıcı yeri 3’üncü bölüm.

Başlığı: ’Resesyondan toparlanmaya: Ne kadar yakın / Ne kadar güçlü?’

Teknik ayrıntıya girmeden özetle söylüyorum. IMF analistleri resesyonda ’en kötü noktanın arkada kaldığı’ görüşünde.

Piyasaların tabiriyle ’krizin dibi göründü!’

Bu’iyi’ haber. Fakat bir de ’kötü’ haber var.

Toparlanma en az resesyon döngüsü kadar sürecek!

Yani dünya ekonomisi 2010’da toparlanmaya başlayacak, fakat esas çıkış 2011’e sarkacak. Çünkü finansal krizin tetiklediği, birçok ülkenin eş zamanlı etkilendiği krizlerde iç-dış talep ve kredi kanalları aynı anda tıkandığı için toparlanma ciddi zaman alır.

Bu da ’nasılsa dip göründü işler hemen düzelir, herşey eskisi gibi olur’ diye bekleyenlere ’kötü’ haber.

* * *

Bir kötü haber de ’bu yıl yüzde 3.6 küçülürüz’ diyen AK Parti Hükümeti’ne.

IMF’ye göre Türkiye 2009’da yüzde 5.1 küçülür, 2010’da yüzde 1.5 büyür.

Tabii bunların hepsi tahmin.

Hem IMF’nin hem de hükümetin bu yıla dönük yaptığı tahminleri tekrar ve tekrar revize etmek zorunda kaldığını hatırlamakta yarar var.

Dolayısıyla bu noktada esas olan IMF’nin ’en kötü günler geride kaldı’ tespiti.

Fakat ben hala ’krizin dibi göründü’ diyemiyorum çünkü bu kuyu dipsiz bir kuyu.

Daha doğru tabirle, her kuyunun dibi farklı.

Dünya ekonomisini tek bir kuyu bile kabul etsek size, ’borsa-döviz-altın-bakır-petrol-navlun’ bir sürü farklı dip noktası gösterebilirim.

Birinde yüzde yüzlük düşüş dip gibi görünürken diğerinde yüzde bin!

Ayrıca eskiler boşuna ’mesele kuyunun dibi değil, elinizdeki ipin uzunluğu’ dememişler.

* * *

Şimdi gelelim dünya ekonomisinin gidişatını anlamanızı kolaylaştıracak önerime.

Adı, Baltık Kuru Yük Endeksi.

Daha çok denizcilerin yakından takip ettiği bu endeks, dünya ekonomisinin dünü-bugünü ve yarınına ilişkin spekülatif olmayan en ciddi indikatör.

Çünkü endeks, demir cevheri, çelik, hububat, çimento, kömür ve bakır gibi sanayi üretiminde kullanılan temel hammaddelerin taşıma maliyetini yansıtıyor.

Her gün bu malların 26 ayrı rotadaki nakliye fiyatları derlenip ortalama bir veri haline getiriliyor. Böylece dünya ticaretinin seyri en çıplak biçimde ortaya çıkıyor.

* * *

2003 - 2007 arasında "Baltık Endeksi" sürekli olarak yükseldi. 2008 yılı Mayıs ayında tarihinin en yüksek noktasına yani 11.793 puana çıktı.

Fakat Aralık 2008’de küresel ticaret adına, ’krizin dip noktası’ olarak tanımlanabilecek 663 puana düştü. Şu günlerde ise 1800’lerde seyrediyor.

Dedim ya IMF tespitinde haklı ’en kötü günler geride kaldı.’

İlla dip arıyorsak, küresel ticaret aralıkta felaket bir dip yapmış.

200 bin dolara kiralan yük gemileri 5000 bin dolara müşteri bulamamış!

Daha ne olsun!

2010-11 toparlanma yılları.

Peki ama Baltık Endeksi bir daha ne zaman 12 bin seviyesine gelir?

Bu krizden sonra sormamız gereken doğru soru; bir daha o seviyelere gelir mi, dahası gelmesine gerek var mı?
Yazarın Tüm Yazıları