Kritik oturum başladı; işte olası senaryolar

Güncelleme Tarihi:

Kritik oturum başladı; işte olası senaryolar
Oluşturulma Tarihi: Aralık 22, 2010 00:00

ABD Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'nun, sözde 'Ermeni soykırımı' tasarısını bugün ele alması bekleniyor. Peki bu tasarı ne anlama geliyor? Tasarı kabul edilirse ne olur? Bundan sonra ne olacak? İşte tasarıyla ilgili en çok sorulan sorular ve yanıtları:

Haberin Devamı

Dünya gündeminin nabzı Planet'te atıyor

Bugün neler olacak?

Bugün ABD Temsilciler Meclisi Genel Kurulu’nun, sözde “Ermeni soykırımı" yasa tasarısını gündemine alması söz konusu. Oturum TSİ 17.00’de başlıyor. Eğer tasarı gündeme alınırsa oylamaya açılacak. Genel Kurul’da 435 üye bulunuyor. Şu anda tasarıya imza atan çoğunluğu Demokrat 148 milletvekili var.

Tasarıda ne diyor?   

Tasarıda ABD Başkanı’na bir çağrı yapılıyor. Bu çağrıda Başkan'ın her 24 Nisan'da Amerikan halkını sözde "soykırım" sırasında hayatını kaybeden 1.5 milyon Ermeni'yi anmaya davet etmesi isteniyor.

Kabul edilme olasılığı nedir?

Tasarının kabul edilme olasılığının yüksek olduğu belirtiliyor. Çünkü ABD’de Ermeni lobisi ve bu lobiye yakın Temsilciler Meclisi üyeleri, geçmişte olduğu gibi bu tarz bir tasarıyı yeterli destek olmadan gündeme sokmuyor. Tasarı bu yıl 4 Mart tarihinde Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Konseyi’nde oylanmadan önce de benzer açıklamalar yapılmış, kafa kafaya giden oylama 22 ‘hayır’a karşı 23 ‘evet’le sonlanmıştı. O günden bu yana tasarı Temsilciler Meclisi Genel Kurulu gündemine gelmedi.

Haberin Devamı

2 Kasım seçimlerinde Demokratlar meclisteki çoğunluğu yitirince, Ermeni lobisine yakınlığıyla bilinen ve 1915 olaylarının "soykırım" olduğuna inanan isimlerden biri olan Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin giderayak bir son dakika hamlesiyle tasarıyı Genel Kurul gündemine alabileceği açıklandı. Eğer tasarı bugün kabul edilmezse, önümüzdeki dönemde Cumhuriyetçiler’in yönetimindeki Temsilciler Meclisi Genel Kurulu’nda kabul edilmesi çok daha düşük bir ihtimal.

Peki kabul edilirse ABD sözde "Ermeni soykırımı"nı tanımış mı olacak?

Hayır. Ancak tanıma konusunda bir adım atılmış olacak.

ABD’de yasama organı iki kanattan oluşuyor. Temsilciler Meclisi'yle birlikte yasamayı oluşturan diğer kanat 100 üyeli Senato. Dolayısıyla benzer bir tasarının Senato'da da kabul edilmesi gerekiyor. Şu anda Senato'nun Dış İlişkiler Komitesi'nde bekleyen bir “soykırım” tasarısı bulunuyor. Bu tasarı henüz Komite gündemine alınmış değil.

Haberin Devamı

Dolayısıyla tasarı Temsilciler Meclisi Genel Kurul gündemine alınsa ve hatta buradaki oylamada kabul edilmiş olsa bile yasalaşmış anlamına gelmiyor. Bunun geçmişte de örnekleri görüldü.

Daha önce benzer girişimler oldu mu?

Evet. Esasında böyle bir karar tasarısının artık her yılın başlarında yani sözde "soykırım"ın anma günü olarak gösterilen 24 Nisan öncesi konuşulmaya başlanması neredeyse bir gelenek haline geldi.

Daha önce 4 defa böyle girişimler oldu. 1975 ve 1984 yıllarında Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'nda benzer bir karar tasarısı kabul edildi. Ancak tasarı Senato'dan geçmediği için yasalaşamadı. 2000 ve 2007 yıllarında ise ABD başkanlarının devreye girmesiyle tasarı Temsilciler Meclisi Genel Kurul gündemine alınmadan rafa kaldırıldı.

Haberin Devamı

2000'de Bill Clinton, 2007'de de George W. Bush başkandı. Şu anki başkan, Barack Obama’nın bu konu hakkındaki düşünceleri neler?

Obama, 2008 yılındaki Başkanlık seçimleri öncesinde ABD’de sayıları milyonları bulan Ermeni asıllı vatandaşlara sözde "soykırım" iddialarını tanıyacağı sözü verdi. Ermeni diasporası, Obama’yı şu ana kadar sözde "soykırım"ı tanımaya en yakın başkan olarak görüyor.

Obama geçen yılki ilk 24 Nisan açıklamasında bu sözünü tutmadı ve olayları "soykırım" olarak nitelendirmedi. Ancak, açıklamasında Ermenilerin 1915 olayları için kullandığı "Meds Yeghern" yani "Büyük Felaket" terimini kullandı. Böylelikle ABD Başkanı hem verdiği sözden dönmediğini göstermeye hem de Türkiye gibi kilit bir müttefiki küstürmemeye çalıştı. Ancak bu açıklama Ermeni diasporasının yanı sıra Türkiye'nin de tepkisini çekti.

Haberin Devamı

Obama'nın bu görüşleri ABD’de sözde "soykırım"ı tanıyan bir yasanın çıkması olasılığını artıyor mu?

Teoride evet. Ancak pratikte geçmişte de örnekleri görüldüğü gibi olasılığın arttığını söylemek zor. Örneğin Bill Clinton da seçimlerden önce benzer bir söz vermiş ancak daha sonra tasarının yasallaşmaması için bizzat kendisi devreye girmişti.

Obama henüz tasarıyla ilgili görüşlerini net bir biçimde ortaya koymadı. Ancak Dışişleri Bakanı Hillary Clinton geçtiğimiz günlerde Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'ne yaptığı konuşmada, Türkiye-Ermenistan arasındaki protokol sürecine zarar verecek bir adımın atılmaması gerektiği mesajını verdi.

Başkan'ın yasama sürecine müdahale yetkisi bulunuyor mu?

Haberin Devamı

Doğrudan bulunmuyor. Ancak ulusal güvenliğin ve çıkarların tehlikede olduğu durumlarda ABD Başkanı Senato ve Temsilciler Meclisi başkanlarına gerekli uyarıları yapabiliyor. Şu anda ABD yönetiminin önceliği Türkiye ile Ermenistan arasında normalleşme sürecinde ve diplomatik ilişkilerin kurulmasında adım atıldığını görmek.

Washington yönetimi böylesi bir tasarının protokollerle başlayan sürece ağır darbe vuracağının bilincinde. Üstelik ABD’nin Türkiye'nin askerinin bulunduğu Afganistan’daki mücadelesi devam ediyor ve Irak’tan çekilmesi konusunda da takvim işliyor. Ayrıca İran ve Ortadoğu barış süreci de denkleme eklendiğinde Türkiye kilit bir konumda bulunuyor. Dolayısıyla sözde "soykırım" tasarısının yasalaşma sürecinde daha ileri adımlara geçilmesi durumunda Başkan Obama'nın devreye girdiğini görmek şaşırtıcı olmayacak.            

Tasarının geçmemesi ya da rafa kalkması Ermenistan hükümetinin tepkisine neden olur mu?

Böyle bir durumda Ermenistan hükümetinin tepki gösterdiğini görmek şaşırtıcı olmaz. Zira Ermenistan'ın bağımsızlık deklarasyona göre devletin kuruluş amaçları arasında sözde "soykırım"ın uluslararası alanda tanınması da yer alıyor.

Dolayısıyla her Ermenistan hükümeti bu amaç için çalışmakla yükümlü. Ancak tasarının bu yılki zamanlaması çok kritik bir döneme denk geliyor. Böyle bir tasarının yasalaşması ya da bu yönde çok daha ciddi adımlar atılması durumunda Türkiye, Ermenistan ile normalleşme sürecini de askıya alabilir.

Bu da ekonomik açıdan zorda olan Ermenistan için çok büyük önem taşıyan sınırın açılmasının süresiz olarak ertelenmesine yol açar.

Ermenistan hükümeti için şu anda sözde "soykırım" iddialarının tanınmasından çok sınırın açılması daha önem taşıyor. Dolayısıyla tasarının geçmemesi ve Türkiye-Ermenistan-ABD arasında bir tasarı krizinin daha savuşturulması Erivan hükümetine de rahat bir nefes aldırabilir.

Planet'i Facebook'ta takip etmek için:
http://www.facebook.com/#!/HurriyetPlanet

Planet'i Twitter'da takip etmek için:
http://twitter.com/HurriyetPlanet

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!