Kritik görüşme öncesi siyasi kulis hareketlendi... Yeni bir başlangıç mı Yoksa kilitlenme mi?

Murat Yetkin

Hem AK Parti, hem CHP kaynakları bu görüşmenin 15 Temmuz kanlı darbe girişimi sonrası siyasette ortaya çıkan yumuşamanın kalıcı olması bakımından dönüm noktası olabileceği görüşünde.
Eğer Yıldırım-Kılıçdaroğlu görüşmesi olumlu sonuçlanırsa bu 'Yenikapı ruhu' bakımından yeni bir başlangıç olabilir; aksi halde siyaset yeniden bir kilitlenme içine girebilir.
Aslında her iki taraf da iplerin kopmasından yana değil. Her iki tarafın gündemindeki en kritik madde de Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK).
AK Parti CHP'nin KHK'ları Anayasa Mahkemesi'ne götürmesini istemiyor. Çünkü buradan herhangi bir konuda çıkacak iptal kararı 15 Temmuz sonrası alınan önlemlerin tamamını zedeleyebilir.
CHP ise AK Parti ile yapılan görüşmelerde varılan uzlaşma noktalarının söz verildiği üzere dikkate alınmadığı ve Olağanüstü Hal ile gelen KHK rejiminin kalıcı hale getirilmek istendiği kuşkusunu taşıyor.
Bu nedenle Anayasa Mahkemesi'ne gitmek istiyor.
Anayasa Mahkemesi'ne başvurma süresi ise yarın, 23 Eylül'de doluyor.
AK Parti CHP'nin bunu yapmaması için bazı KHK'larda 'toplumda karşılığı olan' düzenlemelere gideceğini hemen açıklamaya hazır.
CHP kaynakları ise bu açıklamaları daha önce de duyduklarını o yüzden somut adım beklediklerini söylüyorlar.
Bu somut adımın, görüşmede uzlaşma sağlanırsa bugün ya da yarın çıkartılacak bit KHK ile, daha önceki bazı maddelerin değiştirilmesi, ya da OHAL'in kalkmasıyla geçersiz kalacağının yazılması şeklinde olabileceği konuşuluyor.
Kılıçdaroğlu'nun Yıldırım'a son görüşmelerinde değişiklik beklenen maddeleri yazılı olarak ilettiği biliniyor. Beklentiler arasında gazeteci ve yazarların başkaca kanıtlanmış suçları yoksa tutuksuz yargılanmasından askeri hastanelerin kapatılması kararının geri alınması, gerekirse yeni kurulacak Milli Savunma Üniversitesi'ne bağlanmasına dek bir dizi madde bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın ABD'de bulunmasının uzlaşma sağlanırsa KHK'nın imzalanması konusunda engel oluşturmayacağı, daha önce de cumhurbaşkanlarının yurt dışından onayladığı kararlar bulunduğuna dikkat çekiliyor.
Artık gözler saat 10'daki görüşmeye çevrilmiş bulunuyor.