Korku günleri...

Türk demokratları, senede üç kez darbe korkusu nöbetlerine yakalanırlar... Biz bunlara kısaca darbe nöbetleri diyebiliriz:-27 Mayıs...-12 Mart...-12 Eylül...Diyelim ki 12 Eylül korku nöbeti, 10-11 Eylül'de başlar, 13 Eylül'de geçer...Ki takvim Eylül'ün 9'u gibi bir tarihi gösterdiğinde, medya olarak aklımıza ‘‘Acaba darbe olur mu?..’’ gibi bir düşünce takılır. Darbe tehlikesini herkesten önce haber vermek için acele kâğıda-kaleme sarılırız...Bugün 12 Mart...Bu sefer medya olarak geç kaldığımızı itiraf etmeliyim...Deniz Baykal daha erken davrandı:12 Mart'a iki gün kala ‘‘Durum ciddi, ordu rahatsız... Seçim yerine bir teknokrat hükümeti oluşturulmak isteniyor’’ diyerek ‘‘Darbe olur mu?..’’ yarışında ipi göğüsledi...*Baykal; duyumları yeterli olan, akıllı ve cin bir politikacıdır, bir bildiği olmasa yukardaki lafları etmezdi... Durup dururken uyduracak birisi değil...Neler oluyor?..Bir darbe fikri var mı?..Doğrusunu isterseniz Türkiye'de her zaman, her an bir darbe fikri vardır... Bizler sadece darbelerin yıldönümlerinde bunu hatırlarız...Söyler misiniz: Bu geçtiğimiz günlerde olan neydi?..‘‘Müdahale olmadı’’ diyen bir tek kişi çıkabilir mi?..*Peki... Yeni bir şeyler olur mu?..Bana göre; bu çürüme, bu kirlilik, bu tükeniş, bu rezillikler sürdükçe, her gün devletin yok olup tükendiği biraz daha ortaya çıktıkça, çok şey olacak...Bu kez bir müdahale olursa, bunun gerekçesi biliniz ki ulusal çürümedir...Başka bir şey değil...Eğer, en yüksek organlar kirliliğin içindeyse, umut bağlananlar çetenin kendisi ise, her pisliğin altından devlet adamları çıkmaya başlamışsa, mafyacının koruyucuları yukarlarda oturuyorlarsa...Ve hukuk dahi eroinciye satılıyorsa...Toplum umutlarını yitirmişse... İnsanlar çaresiz yılana sarılacak hale gelmişse...Neler olmaz?..Neler?..
Yazarın Tüm Yazıları