Kokpit

Uğur CEBECİ
Haberin Devamı

İşte MİT’in yeni uçağı

Abdullah Öcalan'ın Kenya'dan getirilişinde ciddi bir sıkıntı yaşayan MİT uzun menzilli uçağını seçti. Kanadalı Bombardier firmasının imalatı olan Challenger 604 tipi uçak geniş gövdesi ve uzun menzili ile çeşitli görevlere hazırlanıyor. MİT uçak içinde ve avioniklerinde gizli tuttuğu özel siparişlerde verdi.

Challenger 604'ün kokpiti havayolu uçaklarının kokpitlerinden esinlenerek tasarlandı. Bir iş jeti olmasına karşın normal bir yolcu uçağındaki bir çok sisteme sahip. Ayrıca uçakta kendisine yaklaşan uçağı belirleyen ve ikaz eden TCAS sistemi de var. Türkiye'de Doğuş Grubu tarafından temsil edilen Challenger uçaklarının 604 modelini iki holding kullanıyor.

Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) uzun menzilli iş jeti ihalesini Kanadalı Bombardier şirketinin imalatı Challenger 604 tipi uçak kazandı. Menzili 6 bin 562 kilometre olan uçak MİT'in uzun menzilli VIP hizmetleri ve operasyonlarında kullanılacak.

Abdullah Öcalan'ın Kenya'dan getirilmesinde uzun menzilli uçağa ihtiyaç duyan MİT bu tür bir uçağın olmaması nedeniyle büyük sorun yaşamıştı. Bunun üzerine MİT eylül ayında ihale açtı. Bu ihaleye Challenger 604'ün yanı sıra Falcon 900EX ve 900C ile Gulfstream GIVSP katılmıştı. İhaleyi istediğine vermekte serbest olan MİT uzun menzilli, geniş gövdeli uçaklar arasında fiyatı da en düşük olanı Challenger 604'ü seçti. Uçağın standart donanımlı katalog fiyatı 21 milyon 800 bin Dolar.

SATIŞTA BAŞARILI

Kanadalı imalatçı Bombardier şirketi Challenger'ın tasarımına 1970'li yılların sonunda başladı. Amaç o güne kadar pazarda bulunmayan, iş adamlarına geniş ve rahat bir kabin sunan uzun menzilli bir uçak tasarlamaktı. Çalışmalar sonrasında ortaya havayolu standartlarında geniş kabinli bir uçak çıktı.

Serinin ilk modeli olan Challenger 600, 1980'lerin başında pazara sunuldu. Yakalanan satış başarısıyla daha sonra uçağın diğer modelleri olan 601, sonra da 604 modelleri üretildi.

Şu anda sadece 601 (uzun menzilli ve ağırlığı arttırılmış serileri bulunuyor) ve 604 üretimde. Bunlardan Challenger 604'ün teslimatlarına 1996'da başlanıldı. İmalatçı Bombardier, Challenger'ın gövdesini uzatarak 50 koltuklu bölgesel Canadair Regional Jet (CRJ) uçağını geliştirdi.

Challenger'lar özelikle uzun menzilli uçuşlarda kullanılıyor. Uçak bir teknik inişle İstanbul'dan New York'a uçabiliyor. Bu tür görevleri sınıfında olan daha pahalı uçaklardan aşağı kalmayan bir performansla sunuyor. Uzun menzilinin yanı sıra 604, kısa menzilli uçuşlarda da ekonomik. Challenger 604 gerektiğinde çok kısa pistlere de inip kalkabiliyor. Uçağın tam yüklü olarak havalanma mesafesi 1.875 metre. Uçak inişte 928 metrede durabiliyor. Uzun menzilli uçağın artılarının başında kabini yer alıyor. Rakiplerine oranla kabini yüzde 10 daha geniş alan sunan uçak 9 kişilik. Eğer istenirse koltuk düzeninde değişiklik yapılabiliyor. Uçuş sırasında bagaj bölümüne kabinden geçiş yapabiliyorsunuz. Kabinin yüksekliği 1.85, eni 2.49, boyu da 8.64 metre.

MODERN KOKPİT

Uçak motor olarak General Electric imalatı CF34-3B motorlarını kullanıyor. İmalatında havayolu motorlarında kullanılan teknoloji ve yapıdan yararlanılan CF34-3B, 9 bin saaatte bir büyük bakıma giriyor. Operasyon ömrü 20 yıl. Kokpitte tüm veriler dijital ekranlardan takip ediliyor. Bu teknolojiyi Kanadalı Bombardier şirketi CRJ uçaklarından geliştirdi. Gelişmiş avionikler özellikle uzun menzilli uçuşlarda pilotlara büyük kolaylık sağlıyor.

Uçak kazaları ve medya

Amerika'da son günlerdeki uçak kazalarından sonra yeni bir tartışma başladı. Acaba kazalar medya tarafından doğru yansıtılıyor mu, haberler gerçek bilgiler içeriyor mu? Daha raporlar ortaya çıkmadan kaza tahminlerinde bulunmak ne kadar sağlıklı?

Herkes haklı

Uçak kazaları medya için önemli bir konu. Çok ilgi çekiyor. Bir de Kennedy Jr. kazası gibi, hayatını kaybedenler ünlü olunca kaza haberleri uzun süre gündemde kalıyor. Aslında bu tür haberler medya için tam bir ikilem. Bir tarafta haberin hızla verilmesi, diğer tarafta hemen çözülemeyen kazalar ve yetersiz bilgiler. Kuşkusuz, okuyucular ve izleyiciler hemen sonuç bekliyorlar. Ama havacılık kazalarının sonucu uzun araştırmalarla çıkıyor. Üzerinden üçbuçuk yıl geçen TWA 800 kazasının ana raporu hala açıklanmadı. Ne yazık ki aceleci yorumlar, çok teknik olan konularda yanlış bilgi alma, kazayla ilgili haberin yanlış yöne kaymasına neden olabiliyor. Bazen bir pilot, uçak imalatçısı, bir teknisyen ve havayolu şirketi 'ilk haber' acelesi yüzünden ömür boyu sürecek suçlamanın içine düşüyor. Otoriteler kazanın nedenini ortaya çıkarmaktan uzaklaşıp medyada yer alan iddiaları çürütmek için çalışıyorlar.

Kazalardan sonra ilk açıklama 24-36 saat sonra geliyor. Açıklama hiç yorum içermiyor. Sadece uçağın nereden kalktığı, yolcu ve personel sayısı açıklanıyor. Bu da medyayı tatmin etmiyor.

NELER YAPILMALI

Aslında her yanlış yapılan havacılık haberini imalatçı şirketler gülerek okuyor. Yanlışlar uçakların imajlarına da zarar veriyor. Bir uçak tipiyle ilgili çıkan haber, o uçaklarda uçacak yolcuların korkmasına neden oluyor. Kazalardan sonra uçuşlarını iptal edenlerin sayısı hızla yükseliyor.

Yapılacak tek şey öncelikle havacılıkla ilgili muhabirlerin eğitimi. Çünkü ilk etapta alınacak yanlış haber editörlerin önüne yanlış gelecek bilgiler, haberi içinden çıkılamaz duruma getiriyor. Yanlışlık yazıişlerinde de sürüp gidiyor. Pilot kuruluşları, havayolu şirketleri ve uçak imalatçıları havacılık haberleri yapacak muhabirlerin eğitimi için kapılarını sonuna kadar açmalıdır. Medyanın isteği, bu kuruluşların parasal değil sadece bilgi desteğidir. Böyle bir destek pilotları, kabin ekiplerini koruyacak, havayolu şirketlerine sigortaları kadar ciddi bir imkan sunacaktır. 1997 yılında B737 uçaklarının kuyruk sorunlarını işleyip Pulitzer Ödülü alan Seattle Times muhabiri Byron Acohido, Amerikan basınının havacılık otoritesi. Başarısının sırrı, havacılık dünyasının kendisine bütün kapıları açması. Ama bu başarıdan sonraki her B737 kazasını kuyruk sorununa bağlamak büyük bir hata oluyor. Böyle ikilemleri olan bir iş bu.

Düşen uçak model oldu

Bon Air pilotlarından Alihan Göker Tanel'in 20 Ağustos 1999'da Ataköy açıklarında denize mecburi iniş yaptığı Cessna 172XP, Teoman Kardeşler tarafından yapılan modelle ölümsüzleşti.

İzmit'e deprem malzemesi götürmek üzere havalanan pilot Tanel, TC-MIA çağrı kodlu Cessna 172 tipi uçağının motorunda çıkan arıza nedeniyle denize mecburi iniş yapmış ve batmakta olan uçağını başarıyla terk ederek kurtulmuştu.

İzmirli modelci Teoman Kardeşler, uçağın modelini 1/20 ölçekte Japon Nichimo şirketinin ürettiği maketten yaptı. Aslında maketi önce Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda kullanılan Cessna 172'lerin askeri modeli olan T-41D olarak yapmayı planlayan Teoman Kardeşler, kaza sonrasında çıkan haberlerden çok etkilenerek TC-MIA çağrı kodlu uçağın benzerini yapmaya karar verdi. Uçağı boyayan Sertaç İğdir ile görüşen ve düşmeden önce çekilmiş fotoğraflarını bulan Teoman Kardeş önce çizimlerini yaptığı maketini bir aylık bir çalışmayla tamamladı.

Resim öğretmeni olan Kardeşler, bu modeli ile her yıl yapılan Türkiye Plastik Model Uçak Şampiyonası'na da katılacak. Teoman Kardeş’lerin ustalar dalında bir çok birincilikleri bulunuyor.

Tolga ÖZBEK

DHL filosunu büyütüyor

Hızlı hava taşımacılığı sektörünün önemli şirketlerinden DHL Wordwide Express, 1.5 milyar dolarlık yatırımla 44 adet B757 ve 6 adet A300B4 uçağını filosuna katıyor. Şirket B757 uçaklarını Avrupa ve Afrika'da kullanacak. Bu uçaklar daha önce British Airways filosunda yolcu uçağı olarak görev yapıyordu. B757'lerin koltukları sökülerek kısa sürede kargo modeli haline getirilecek.

Şirket, B757’lerin yanı sıra Amerika için de geniş gövdeli 6 adet A300B4 tipi uçak satın aldı. DHL filosunu yenilerken Köln, Frankfurt Main ve Singapur Changi Havalimanları'ndaki tesislerinde de 234 milyon dolarlık alt yapı yatırımı yapacak. Türkiye'de kendi uçağı ile taşımacılık yapan ilk şirket olan DHL'in 1 milyonu aşkın müşterisinden aldığı günlük 260 bin gönderisini 227 ülkede 675 binden fazla noktaya ulaştırıyor.

Yazarın Tüm Yazıları