Kocaman yanlışlar

Güncelleme Tarihi:

Kocaman yanlışlar
Oluşturulma Tarihi: Ocak 13, 2012 00:00

"Elektrikler kesildi çalışamadım" hocam. Durumu söz konusu Fenerbahçe'de... Ateş Bakan yazıyor...

Haberin Devamı

Bir;
"Oyuncularımı verdikleri mücadeleden dolayı kutlarım, ama…"
Dediyse bir teknik adam;
İddia severler,  banko rakibe oynayın.
O takım bir hafta sonra puanı kaybetti demektir.
'Ama'nın devamı hakem, şansızlık, vs. ile biter.
Takımda bitmiş demektir.

"Elektrikler kesildi çalışamadım" hocam.
Durumu söz konusu Fenerbahçe'de.
Son haftalarda Aykut Kocaman ve yöneticiler benzer demeçler vermeye başladı.
"Oyuncularımızı, üzerlerindeki baskıya rağmen verdikleri mücadeleden dolayı kutluyorum."
Çok tehlikeli.
Yanlış.
Geçmiş yıllarda hedeften kopan takımların yöneticilerinin, "sorumluluğu hakeme veya federasyona attıkları demeçlere" benziyor.
Filmi birlikte seyretmişizdir.
Bu demeci vermeye başlayan takım hızla düşmeye başlar.
Nedeni basittir.
Görevini yapması gereken (futbolcu, yönetici, masör), sorumluluktan kurtulmuştur.
Günah keçisi de bulunduğuna göre fazlaca emek vermenin anlamı yoktur.
Sınavda başarısız olan öğrencinin veya bütçesini tutturamayan pazarlama elemanının, “problemi kendinden başka yerde aramaya başladığında”  gerilemesi durdurulamaz.

Haberin Devamı

Birde buna yönetici konumundaki insanlar onay verirse, problem kördüğüm olur.
Fenerbahçe'de durum budur.
Benim bildiğim tüm kamuoyu hak verse, Metris kabullenmez bu durumu.

Futbolculara tek tek sormak lazım,
Bireysel olarak, "Geçmiş senelerdeki kapasitenizde misiniz?"
Önce oyuncunun kendisine sormak lazım.
Sonra teknik heyete,
Neden değiller?

Bu iddianame sizin;
Elinizi kolunuzu mu bağladı?
İdman mı yapamıyorsunuz?
Paranızı mı alamıyorsunuz?

Cevap; “iddianame, şike vs.”
Size ne..
Siz çıkın ve işinizi yapın.
Daha az koşmayı ve daha az mücadele etmeyi, “üzerimizdeki baskı” ile açılamak mümkün değildir.
Daha fazla faul ve daha fazla kart, belki bunlar açıklanabilir.
Ama öylesi bir durumda yok.
Ligin en az faul yapan, en az kart gören takımlarından birisi Fenerbahçe.

Bakın taraftarınıza.
Bakın, Fenerbahçe basket ve voleybol takımlarına.
Siz de yalnızca işinizi yapın.
Fenerbahçe’nin yönetimi, onlarca avukatı dava ile ilgileniyor.
Siz, “emeğinizin çalındığını” yalnızca ve gene emeğiniz ile kanıtlayabilirsiniz.
Kusura bakmayın.
Geçerli bile olsa mazeret aramayın.
Mazeret, yalnızca kendinizi kandırır.
Herkes inansa Metris inanmaz.

Haberin Devamı

Tarih, “Temiz kramponlar” operasyonunu eğrisi ile doğrusu ile yazacaktır.
Tarih, “ Üzerlerindeki baskı nedeniyle o yıl gereken başarıyı gösteremediler” diye yazmaz.
Tarih, ki geçmek istiyorsanız fırsattır;
“Güç kaybetmelerine rağmen, yine en güçlü olduklarını sahada kanıtladılar” diye yazar.

“Önemli olan Play-Off”  mu?
İki;
Play-Off önemli.
 Ancak lig de toplanan puanlarda Play-Off’un yarısı kadar değerli.
“İlk dört’e girelim gerisi kolay”.
Değil maalesef.
Kocaman ve Carvalhal benzer demeçler verdiler.
Takımları puan kaybetmeye, lider Galatasaray arayı açmaya başladı.
Bu Play-Off’u biliyoruz ama ben hatırlatayım dedim.
Basketboldaki veya milli takımımızın oynadığı Play-Off’a benzemiyor.
Finale giderken elindeki sepeti sıfırlamıyorsun.
Turnuvaya biriktirdiğin puanlarla gidiyorsun.
İkiye bölünse de çok değerliler.

Haberin Devamı

Biraz rakamlarla konuşacak olursak;
Normal sezondaki bir puan fark bile çok değerli.
Bir puan farkla play-off a girildiği takdirde,
Geriden gelen takım, öndeki takımı bir kez mutlak yenmek, bir kez de en az berabere kalmak zorunda.
Aksi durunda rakibini geçemez.
Diğer bir bakış açısıyla, play-off’a bir puan avantajlı giren takım, rakibine yenilmediği takdirde yarışı önde bitirir.

Play- Off’un kırılma noktası ise 7 puan fark.
Play-Off’a, ikiye bölünerek 3,5 yani 4 puan yansıyacak.
Geride kalan takım rakibini iki kez, hem kendi sahasında hem de deplasmanda yenmek zorunda.
Bir galibiyet ve bir beraberlik bile yetmiyor.
Tabi ki temel varsayım, bu iki takımın diğer takımlarla yaptıkları maçlardan eşit puan almasına dayalı.

Haberin Devamı

Sözün özü, ligi gazozuna oynamıyoruz, kim öyle düşünüyorsa, finalde bu puanlar çok aranacak.

Hocalarımız bu hesapları çoktan yapmıştır.
Ancak biz de hatırlatalım dedik.
Gerçekten Kocaman olan hocamızın yanlışları dedik.
Tabi ki bize göre ve baktığımız yerden görüldüğü kadarıyla.
“Kocaman yanlışlar” diye sözünü ettiğimiz konular, aslında yıllardır Türk sporunun yanlışları.
Aykut hocama yakışmadı, o nedenle de yazı konusu oldu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!