Koca üstü sevgili

Bir erkek okuruma söz vermiştim; aldatan kadınları da yazacağıma dair. Bugün o sözümü yerine getireceğim.

İki kadın bir erkekten oluşan üçlü ilişki üzerine yazana kadar aldatan kadının kayda değer çoklukta olmadığını zannediyordum.

Meğer epey yaygınmış. Eşini aldattığını söyleyen o kadar çok kadından mektup aldım ki... Görmezden gelirsem taraf tutmuş olacağım.

*

Bir ilişkide aşkın bittiğini hisseden, yeni heyecanlara ihtiyaç duyan sadece erkek mi; oldum olası kadınların da aynı duygular içerisinde olduğu mahakkak.

Ne var ki kadınlar son zamanlara kadar bu duygularını bastırmaktaydılar. Demek ki artık vazgeçtiler kontrol altında tutmaktan. Salıverdiler. Oh!

*

Yazının bundan sonraki bölümü, aldatılan ve ‘‘Bunu bana neden yaptı?’’ diye merak eden erkekleri ilgilendiriyor.

Kadın kısmı fark edilme ihtiyacı içerisindedir.

Her sabah uyandığında yanında yatan erkeğin kendisine ilk defa başbaşa bir gece geçirmişler gibi davranmasını ister.

Kadın cin gibidir. Erkeğin yüzündeki ‘‘Yine mi sen be kadın!?’’ ifadesini şıp diye anlar.

Anlayınca da günün birinde ‘‘Ne güzel saçların var’’ diyen adamın birine, ‘‘Dur sana başka yerlerimi de göstereyim, beğenecek misin bakalım’’ diye cevap vermesi işten değildir.

Bir arkadaşımın oturduğu apartmanın kapıcısının karısı mahallenin manavına kaçmıştı. Sordum kadına, ‘‘Neden?’’ diye, manav, ‘‘Ne güzel saçların var’’ demiş.

Bir arkadaşım da karısının simsiyah saçlarını sarıya boyattığını fark etmemişti; gerçi kadın o dakika gidip saçını başkasına göstermeye kalkmadı ama birkaç sene sonra boşandılar.

İnanıyorum o saç mevzuunun parmağı vardı boşanmalarında.

Demek ki saç önemli.

Şimdi saç önemli diye gidip aptal aptal ‘‘Fark etmedim sanma sevgilim, dünden bugüne saçların 1 mm. uzamış’’ demeye kalkışmayın. Abartmanın álemi yok.

Ama gözünüzü dört açın.

Günlük tutabilirsiniz mesela.

‘‘14 Temmuz Cumartesi, saat 19.30 itibariyle karımın saçları soğan kabuğu renginde olup kulak memesi hizasında kesiktir.’’

Ertesi gün bir karınıza bir notunuza bakıp ona göre şeyettirirsiniz.

*

Yalnız bazen kadınlara bu da yetmez. Hatta ağzınızla kuş tutsanız, o da yetmez.

Kadın meraklı yaratıktır.

‘‘Acaba ben bütün erkeklerin beğeneceği kadar güzel miyim, yoksa kocamın iltifatlara boğmasının nedeni kabak kalyemden vazgeçememesi mi?’’ diye merak edebilir.

Bu durumda erkeğin yapabileceği hiçbir şey yoktur.

Kadın illáki merakını giderecektir.

Benim de merak ettiğim bir husus var. Kadınların bu kıtlıkta ‘‘koca üstü sevgili’’yi nereden buldukları.

Etrafta hoşlanacak bir adam göremezken koynuna girecek iki adam bulabilen hemcinslerimi kutluyorum. ‘‘Azimle işeyen taşı deler’’ dedikleri bu olmalı.

*

Aslında ‘‘Kadın neden aldatır’’ konusu üzerinde ciddi ciddi duracaktım bugün; lakin bir de baktım ki sulanmış. Belki de bu konuların suyu çıktığındandır.

Ben size bir şey diyeyim mi?

Herkes habire birbirini aldatıp durduğuna göre bu işin normali bu olabilir.

‘‘Aldatmayacağım’’ diye direnenlerle, ‘‘Aldatmasın’’ diye uğraşanlar aslında doğaya karşı geliyorlar galiba.

Belki de hayvanlardan farkımız yoktur.

Ne bileyim ben.


mış muş köşesi


İstanbul'un para trafiği günde 1 milyar dolarmış.

Bizim sokak trafiğe kapalı galiba.

Okey oynayan köylülerin kafasına inek düşmüş.

Ne var bunda şaşacak; bir başka ülkede olsa haber değeri taşımasını anlarım ama Türkiye'de...

Erkeksiz hamilelik yoldaymış.

Desenize erkekler bir fincan kahve gibi olacaklar; sadece keyif için.

Gelenekçiler ve Yenilikçiler'den sonra bir de Görenekçiler çıkmış.

Artık kapatmaya gerek kalmayacak galiba; bölüne bölüne un ufak olma yolundalar.


Yazarın Tüm Yazıları