Yâr bana bir eğlence...

Çocuklar için hazırladığı skeçler ve radyo tiyatrosu metinleriyle tanıdığımız Nursel Erdoğan, geçtiğimiz aylarda ‘Nasreddin Hoca Nerede?’ isimli kitabıyla mizah ustası Nasreddin Hoca’yı çocuklarla tanıştırmıştı. Bir kitabın içinde durmaktan sıkılıp hayata karışmaya karar veren Hoca’nın bilgeliğine ve hazır cevaplığına düz bir biyografi yerine eğlenceli bir kurgu içinde tanık olmuştuk.

Nursel Erdoğan yeni kitabı ‘Karagözüm İki Gözüm’ ile bu defa geleneksel eğlence kültürümüzün en önemli karakterlerinden Hacivat ve Karagöz’ü yeniden gün yüzüne çıkarıyor. Sürprizlerle dolu, sürükleyici bir hikâye ve Elif Balta Parks’ın sıcacık çizimleri eşliğinde geçmiş zamanlara gizemli bir yolculuk yaparak hayal perdesine konuk oluyoruz.

İki arkadaş haritalar, küreler, kitaplar ve daha bir sürü eski ve tozlu eşyayla tıka basa dolu, kapısı yıllardır açılmayan bir çatı katını düzenlemeye girişir. Çok geçmeden odadan gelen gizemli seslerle şaşkına dönen çocuklar seslerin sahibini bulmaya karar verir. Enteresan biçimde, Hacivat ve Karagöz gibi konuşan bu seslerden odanın sahibi Hasan Amca’ya bahsettiklerinde ise kendilerine yıllardır bu odada el değmeden duran Hacivat ile Karagöz kuklalarını gösterir ve “sopaların ucuna takılı, deriden yapılmış kuklaların bu sesleri çıkardığını düşünmüyorsun herhalde,” diye de ekler. Evet, konuşan kuklalar değildir ama bir taraftan da onlardır sanki. Öyle ki, gözlerini kapatıp sesleri dinleyen birisi odada Hacivat- Karagöz gösterisi var zanneder. Böylece olay daha da esrarengiz bir hal alır.

Merak ve maceranın peşinden gidip sır perdesini aralamaya kararlı iki kafadar, eski bir dolabı çekerken kırılıp çöken döşemenin arasından aşağı yuvarlanır ve yüzyıllar öncesinde, bambaşka diyarlarda bulurlar kendilerini. Büyük bir gösterinin başlamasını bekleyen insanlarla dolu kocaman bir meydandadırlar. Sabırsızlıkla beklenen gösterinin bir Hacivat-Karagöz oyunu olduğunu, nüktedanlıkları ve cesaretleriyle tarihe nam salmış bu iki karakterin hayatlarına dair detayları ve gölge oyununun inceliklerini meydanda tanıştıkları gezgin bir tarihçiden dinlerler.

Gösteri bitip tarihçi ortadan yok olduğunda ise çocukların asıl soruları hâlâ cevap beklemektedir; bu meydana nasıl gelmişlerdi, odada buldukları esrarengiz anahtar nereye aitti, buraya gelmeden önce bitişik çatı katının penceresinde gördükleri yaşlı adam kimdi ve geriye nasıl döneceklerdi? Hepsinden önemlisi, tüm bu yaşadıkları bir hayal-i’nin oyunu mu yoksa gerçek miydi?

KARAGÖZÜM İKİ GÖZÜM
Nursel Erdoğan
Resimleyen: Elif Balta Parks
YKY, 2018
47 sayfa, 8 TL.