Dünyaya kafa tutanların öyküleri

Güncelleme Tarihi:

Dünyaya kafa tutanların öyküleri
Oluşturulma Tarihi: Ekim 26, 2017 16:59

Frida Kahlo, Türkan Saylan, Aziz Sancar, Einstein, Leonardo da Vinci, Vincent Van Gogh... Yaşadıkları zamanın ötesine geçen, engellere rağmen hayallerinden vazgeçmeyen, büyük insanlık ailesine ölümsüz hediyeler veren kahramanlar onlar. Gerektiğinde dünyaya kafa tutan bu isimlerin ilham verici öyküleri bir dizi kitap aracılığıyla çocuklarla buluşuyor...

Haberin Devamı

 

Onlar da bir zamanlar çocuktu. Oyunlar oynadılar, ağladılar, güldüler. Bütün gün kertenkele kovaladılar, saatlerce gökyüzüne baktılar, sokakta buldukları eşyalara hikâyeler yazdılar. Başarıları, başarısızlıkları, korkuları, umutları, hayal kırıklıkları, çelişkileri oldu. Onlar da büyüdü. Ama çocuk yanlarını ve merak duygularını kaybetmeden ‘şaşırmaya’ devam ettiler. Tüm engellere rağmen hayal ettiler ve hayallerinin peşinden cesaretle, tutkuyla gittiler. Bu yolda ödeyecekleri büyük bedeller oldu ama vazgeçmediler... İşte buydu onları diğerlerinden farklı kılıp, isimlerini tarihe yazdıran. Buluşlarıyla, eserleriyle, eylemleriyle dünyayı değiştirdiler. İnsanlığın çok şey borçlu olduğu yüzlerce kadın ve erkek... Peki bitti mi? Kim bilir aramızda, onlardan ilham alarak dünyayı değiştirecek kaç çocuk var? Öyleyse onlardan bazılarıyla çocukları tanıştırmaya ne dersiniz? 

Haberin Devamı

CESARET VE TUTKU...
Frida Kahlo, 1907 yılında doğdu ama Meksika Devrimi’nin başlangıcı olan 1910’u doğum yılı kabul etti. Hayatı boyunca, yok oluşlarından defalarca ve yeniden doğuracaktı kendini. Altı yaşında geçirdiği hastalıkla bir bacağının kısa kalmasına, arkadaşlarının alaylarına rağmen okula giden 35 kız çocuğundan biri oldu. Tıp eğitimi alırken geçirdiği korkunç kaza yüzünden aylarca yatağa bağlı kaldı. Annesinin tavana astığı aynalarda kendini izlerken otoportrelerini yapmaya başlayan Frida, yaşarken dünyanın en büyük ressamları arasına girmişti bile. Yaşadığı fiziksel acılar, geçirdiği onlarca ameliyat, aşkları, terk edilişleri ve kaybettiği çocuklarına rağmen, saçlarında kocaman çiçekleriyle, portrelerinden evrene sevgiyle bakmaya devam ediyor... Nota Bene Yayınları’nın Antiprenses serisinden Frida Kahlo, onun tutku dolu yaşamına daha yakından bakacak çocukları bekliyor.
Aynı serinin bir başka kitabı yine çok güçlü bir kadını, Türkan Saylan’ı çocuklara çocuk gözüyle anlatıyor. Sel sularının sürükleyip getirdiği eşyalara hikâyeler yazan, her defasında şişe içinde bir mektup bulmayı uman bir hayalperestti çocuk Türkan. O şişeyi hiçbir zaman bulamaması, bir başka hayali olan doktorluktan uzaklaştıramadı onu. Başka hayatlara dokunma aşkı, doktorların bile dokunmaya korktuğu cüzzam hastalarının kaderini değiştirdi. Cüzzamla Savaş Derneği’ni kurduğunda 41 yaşındaydı; çalışmalarıyla ‘Uluslararası Gandhi Ödülü’ne layık görüldü. Yıllarca süren projeleriyle binlerce kız çocuğunun okula gidip hayallerine kavuşması için didindi. Uğradığı siyasi haksızlar karşısında destek için evinin önüne gelen sevenlerini selamlarken hâlâ mücadele aşkıyla gülümsüyordu.
Mucitler, aktivistler, pilotlar, yazarlar, özgürlük savaşçıları, rock yıldızları... Hayallerinden bahsettiklerinde önlerine binbir engel konan ama cesaret ve tutkularıyla ilham kaynağı olan, Frida ve Türkan Saylan gibi daha nice kadın... Pek çoğu hangi mesleğe elini uzatsa, o mesleğin erkeklerin işi olduğu cevabını aldı. Aslında ev hanımlığı, çocuk büyütmek, kadınsı giyinmek ve iyi bir eş olmak dışında her iş erkekler içindi. Delilik ve canavarlıkla suçlananlar oldu. Aralarında, 20. yy’da ve on yaşında, “Seni satmamız gerekiyor, evleneceksin,” denilen Sonita Alizadeh gibi kız çocukları bile vardı. Ama onların, peşinden gittikleri tek ses kalplerinden gelen; özgürce yaşamaya, keşfetmeye, mutlu olmaya hakları olduğunu haykıran sesti. Hep Kitap, ‘Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler’le dünyaya kafa tutan 100 kadını çocuklarla buluşturuyor.

Dünyaya kafa tutanların öyküleri
Dünyaya kafa tutanların öyküleri
 
Dünyaya kafa tutanların öyküleri
Dünyaya kafa tutanların öyküleri


ZAMANIN ÖTESİNE ATILAN ADIMLAR
Dünyaya yön veren, hayatımızı değiştiren elbette sadece kadınlar değildi. Yaşadığı dönemde anlaşılamayan ve ürettikleri ile dünya döndükçe var olacak bir çok isim kitap sayfaları arasında çocuklara yaşam hikâyelerini anlatmayı sürdürüyor. Onlardan biri de Leonardo da Vinci...
Çoğumuzun ressam kimliğiyle tanıdığı Leonardo da Vinci; mühendislik, mimari, anatomi ve matematikle de ilgilenen, çağının çok ötesinde bir bilim insanıydı. Üstelik hiç okula gitmemişti. Kuşları inceleyerek uçuş makineleri tasarladı, anatomi eskizlerini çizebilmek için kendini tehlikeye attı, denizin altında giden gemiler yapmanın hayalini kurdu. O tatlı muzipliğiyle kendi yolundan gitmeye devam etti, bazı hayallerini gerçekleştirememenin yepyeni hayallere engel olmadığını bilerek... Leonardo da Vinci’yi kendi anlatımıyla tanımak için Domingo Yayınları’nın ‘Dahiler Sınıfı’ serisini inceleyebilirsiniz.
Da Vinci’den 427 yıl sonra dünyaya gelen Einstein da onun kadar muzip ve bir o kadar da meraklıydı. Farklı fikirlerin kabul görmediği bir eğitim sisteminde liseyi yarım bırakmak zorunda kalmıştı. İlk makaleleriyle görelilik kuramını ortaya koymasının yarattığı etki tam bir şaşkınlıktı. Bilim dünyasının küçümsediği, görmezden geldiği Einstein ismi, zamanla insanların zihninde deha kelimesinin yerini alacaktı. Bu sınırsız dehanın çelişkilerle dolu yaşamı Dahiler Sınıfı serisinde Da Vinci ile birlikte keşfedilmeyi bekliyor.
Daha önce çocukları Graham Bell ve kağıdın mucidi Cai Lun ile tanıştıran Karakarga Yayınları, bu defa ülkemizden bir bilim insanı ile okuyucularını buluşturuyor. Çocukluğunda çiftçi, sonraları futbolcu olmanın hayallerini kuran, Türkiye’nin Nobel Ödüllü ilk bilim insanı Aziz Sancar. Kimya okumak istedi ama arkadaşlarının ısrarıyla tıp okudu ve memleketi Mardin’de doktorluk yapmaya başladı. Tübitak bursuyla biyokimya eğitimi için gittiği Amerika’ya uyum sağlayamayarak okulu yarım bıraktı. Ancak hayallerinden vazgeçmedi, Amerika’ya döndü. ‘Maxicell’ adlı ilk buluşu genetik mühendisliğinin temel yöntemlerinden biri haline geldi, bu sadece başlangıçtı... Maddi imkansızlıklardan dolayı laboratuvarda yaşamak zorunda kalması, şevkini kırmaya çalışan insanlar, ders vermek için başvurduğu üniversitelerden aldığı red cevapları... Onu Nobel’e giden yoldan alıkoyamadı...
Vincent Van Gogh, yaşamının sadece birkaç yılını geçirdiği Fransa’nın güneyindeki Arles’da, onu sanat tarihinin ölümsüzleri arasına sokan tablolarını yaptı. Rene Van Blerk’ın kaleme aldığı ‘Vincent ve Camille’, Arles’da yaşadığı sıralarda sanatçıya modellik yapan Camille Roulin adlı çocukla aralarında geçen tatlı sohbeti konu alıyor.
Metis Yayınları, ‘Küçük Filozoflar’ serisi ile çocukları filozoflarla tanıştırmaya devam ediyor. Serinin 23’ncü kitabı ‘Başkan Sokrates’, felsefe tarihinin en önemli kişiliklerinden Sokrates’i eğlenceli bir öykü ve resimler eşliğinde anlatıyor. Felsefeyi gökten yere indirerek konusunu insana ve topluma çeviren Sokrates, günümüz dünyasına konuk oluyor.

Dünyaya kafa tutanların öyküleri
Dünyaya kafa tutanların öyküleri
Dünyaya kafa tutanların öyküleri







Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!