Başlasan da yeniden, ne olacağını kimse bilmez

Güncelleme Tarihi:

Başlasan da yeniden, ne olacağını kimse  bilmez
Oluşturulma Tarihi: Haziran 04, 2019 20:05

‘Sil Baştan’, bir yandan sonları sertçe vururken okurun yüzüne bir yandan yeni başlangıçlar olduğunun altını çiziyor. Yaşam ile ölümün iç içe olduğunu vurguluyor. Müge İplikçi hep bildiğimiz ama hep unuttuğumuz bu gerçekle, hem de en acısını merkeze alarak baş başa bırakıyor bizi.

Haberin Devamı

Kolay değildir yaşamak. Bir an kahkahalarla gülerken bir an donup kalır gülümseyişiniz dudaklarınızda. Hayal ederken mutlu bir gelecek, hüzün çıkar payınıza. Bazen birikir bu hüzünlerin hepsi. Yapışır üzerine başınıza. Ne kadar silkeleseniz de gitmez o hüzün tozları üzerinizden. Daha da çoğalır çoğu zaman. Sonra bir fırsat çıkar karşınıza, “Sil baştan başlamak lazım” dersiniz içinizden. Nasıl mı olur yeni başlangıçlar? O da sürprizi hayatın. Nasıl ki şarkının sözleri “Sil baştan başlamak gerek bazen. Hayatı sıfırlamak” diyorsa diğer bir şarkının sözü bu başlangıca “Kimse bilmez...” diye cevap verir. Gelin haydi, hayatı tozların içinde kaybolmuş Nebiye’yle tanışalım.
Nebiye, Müge İplikçi’nin ‘Sil Baştan’ adlı kitabının kahramanı. Bir edebiyat öğretmeni. Yaşı geçkin. Bir kez âşık olmuş ama sonu mutlu olmamış. Anneannnesi ve annesiyle bir evin içinde yaşlanmış. Onların hayatının tozları onu da sarmış. Onlar sırasıyla gidince de tozlar arasında yalnız başına kalmış. Temizlik hastası Nebiye. Tozlardan arınmak için her gün evi temizliyor, tozları silkeliyor ama ne kadar uğraşırsa uğraşsın o tozlardan arınamıyor. Çünkü toza bulanmış Nebiye. Aynı zamanda astımı var ve psikolojik sorunları... Bu yüzden uzaklaştırılmış Nebiye. Okul kütüphanesinde görevli artık. Ne kadar kaçarsa kaçsın tozun içinde yani. Kendi gibi içten içe çürüyen bir apartmanda oturuyor. Apartman da onun gibi yalnız, terk edilmiş. Sadece iki daire kalmış. Birinde Nebiye, diğerinde ondan şikâyet eden komşuları oturuyor. Nebiye onları tanımak istemiyor. Sevmiyor onları, tıpkı kimseyi sevmediği gibi. Bir evine gelen Murat Usta’yı seviyor, onu da yıllar önce âşık olduğu Orçun’a benzetiyor.

TARİH 10 EKİM
Bir gün bir fırsat doğuyor Nebiye için. Bir dilekçe yazıp Ankara’ya yollaması ve öğretmen olarak emekli olması için bir fırsat. Ama elden götürmesi işi hızlandırırmış. Okulun müdürü, yeni öğretmen Serin’le yolculuk edebileceklerini söylüyor. Ama istemiyor Nebiye, çünkü insanlara alerjisi var onun. Serin’in Barış Mitingi’ne gidecek oluşunu bahane edip tek başına çıkıyor yola. İki günlük Ankara macerası hayatını değiştiriyor Nebiye’nin. Ankara’da yepyeni tozlar yapışıyor üzerine. Sonra geçmişin tozları arasında buluyor kendini. Çünkü Ankaralı Nebiye. Orada anasız kalan çaresiz bir çocukken evlat edinilmiş, toz değmesin hayatına diye ama sonrasında neler yaşamış... Tozlarından kurtulmak isterken iyice bulanıyor toza Nebiye. Kaçtığı Serin’de çare aramak için gara gidiyor, onu bulmaya. Tarih 10 Ekim... O Serin’i ararken hayat duruyor. İnsanların hayatları sona eriyor. Her şey gerçek toza bulanıyor. Yaşanırken tarihin en büyük trajedilerinden biri, şahit oluyor olana bitene Nebiye. Daha gelmemiş ki vakti, çıkıyor o toz dumandan. Yeni bir şans doğuyor ona hayata başlamak için. Peki ne mi yapıyor? Değiştirmeye çalışıyor. Nasıl mı? Onu da kitaptan okuyun.
Güçlü anlatımı olan sert bir kitap ‘Sil Baştan’. Yeniden yazılan kaderleri anlatıyor. Bir yandan sonları sertçe vururken okurun yüzüne bir yandan yeni başlangıçlar olduğunun altını çiziyor. Yaşam ile ölümün nasıl da iç içe olduğunu bir kez daha vurguluyor. Hep bildiğimiz ama hep unuttuğumuz bu gerçekle, hem de en acısını merkeze alarak baş başa bırakıyor bizi.

SİL BAŞTAN

Başlasan da yeniden, ne olacağını kimse  bilmez

Müge İplikçi
Can Yayınları, 2019
128 sayfa, 16 TL.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!