"Kişilik" için ambulans testi

Yaralıları ve acil hastaları taşıyan, onlara ilk ve acil yardımın yapılmasını sağlayan taşıt.

Değil mi?

Hepimizin bildiği bu tanımı hatırlatmak istedim.

Çünkü trafikte bu tanımın da farkında değiliz.

Ambulansın "işlevi"nin de...

* * *

Ambulansın görünümü ve özel sireni, bir çekinmeye, belki şefkate hatta korkuya, endişeye yol açar insanda.

Özel bir durum yaratır, sokağın gündelik yaşamında.

"Kalp krizi mi, bir kaza, bir olay mı oldu" sorusu dolaşır zihinlerde.

Peki ya o sırada yaya değil de otomobilinizdeyseniz.

Geçen gün de tanık oldum.

Ambulans sirenini çalarak ilerlemeye çalışıyor.

Ve o malum sürücüler aniden ayrılıyor trafikteki diğer araçlardan.

Ya ambulansın önüne geçip, öncü eskort ihtirasıyla, trafiği son hız yarmaya çalışıyor.

Ya da arkasına yapışıp, trafikte ambulansa açılan koridordan yararlanıyor.

Bu sürücü tipolojisini derinliğine düşünelim.

Sürücünün bu tavrı, sadece trafikte tehlike yaratmak belki ambulansı zora sokmaktan mı ibaret?

Hayır, daha derinde bir şeyler var.

Kötü, sıradışı bir durumdan bencilce yararlanma refleksi.

* * *

Belki bu bencil refleks (ya da yozlaşma), "birlikte yaşama yetisi/yeterliliği" diyebileceğimiz ve bugünlerde bir erdem niteliği kazanan "insanlık hali"ni, en çok yıpratan özelliklerden birisi.

Kent yaşamındaki kurallar, genelde yaşamı kolaylaştırmak içindir.

Bu bazen merdivenden sağdan inmek gibi yazılı olmayan kurallardır.

Bazen trafik gibi yazılı kurallar manzumesidir.

Ve bu kurallar sadece insanın kendi yaşamını kolaylaştırması için oluşturulmaz.

Kurallar -kendine- yontulduğunda, onun adı bencilliktir.