Kime ne dersiniz?

BİRİLERİNE bir şey söylemeye mecbursunuz. Çünkü şaka değil, ‘rakı’ içtiğini sanırken sahte rakı daha doğrusu zehir içen 7 kişi öldü. Hastanelere başvuran 41 kişiden 32’si tedavi altına alındı. Bunlardan 5’inin durumu bu satırlar yazılırken ağırdı.

İyi de kime ne söyleyeceksiniz?

Alkollü içkilerden alınan Özel Tüketim Vergisi'ni son 2 yılda 4 kere artıran Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'la mı başlayacaksınız?

Unakıtan son olarak rakıdan alınan vergiye yüzde 26.3; biradan alınana yüzde 49.6; şaraptan alınan vergiye de yüzde 118.6 oranında zam yapmıştı.

Unakıtan belki de kendi dini inancı gereği "alkollü içki"ye de "içki içene"de karşı olduğu için "zıkkım içsinler" diyerek bu zammı yapıyor. Bir bakıma kendisi gibi düşünmeyenlerden hınç almış oluyor.

Ama o ister hazineye gelir sağlamak, ister sevap kazanmak için yapmış olsun, fark etmez. İşte 7 insanımız boşu boşuna öbür dünyaya gitti.

Gerçi bizim aklımız o hesaplara ermez ama ne dersiniz bunun sonunda Unakıtan 7 masum insanın ölümüne sebebiyet vermenin vebalini mi üstlenmiş oldu yoksa içki karşıtı tutumunun kazandırdığını sandığı sevabı mı?

Unakıtan'ı bir kenara koyun:

İstanbul'un Bayrampaşa'sında, Sakarya'nın Hendek İlçesi'nde, İzmir'in üç ayrı yerinde metil alkol kullanılarak on binlerce şişe sahte rakı imal ediliyor, bunlar piyasaya sürülüyor. Ama iki kişinin sahte rakı içtikleri için öldükleri anlaşılıncaya kadar kimsenin ruhu bunu duymuyor?

Yediğimiz içtiğimiz her şeyin Türk Gıda Kodeksi'ne uygun olup olmadığını denetlemekle yükümlü olan Tarım Bakanlığı nerede?

Gıdanın denetimi, üretim aşamasında evvelce Tarım Bakanlığı'na, satış aşamasında Sağlık Bakanlığı'na ait idi. On sene önce bu yetkiler Tarım Bakanlığı'nda toplandı. Ama hiç sonuç alınamadı. Çünkü bakanlığın memurları denetim yerine masalarında oturmayı tercih ettiler.

Denetlenmemiş gıdayı satmak üreticinin daha çok işine geldiği için oradan da ses çıkmadı. Bizdeki tüketici örgütleri zaten malum... Oysa bakanlığı dava edebilirler ve sorumluların cezalandırılmasını isteyebilirler.

Sonuç... 7'si ölü olmak üzere zehirlenmiş bir sürü insan...

Ziraat Mühendisleri Odası ile Gıda Mühendisleri Odası acaba bu konunun veya bu tür konuların kendi ilgi ve sorumluluk alanına girdiğini hiç düşünüyorlar mı? Buyurun bir soru da onlara yöneltin...

Peki ya Tütün ve Alkollu İçkiler Piyasası Düzenleme Kurulu'na (TAPDK) ne dersiniz?

Gerçi metil alkolün ithalat ve dolaşımı esasen TAPDK'nın iznine tabi imiş ama anlaşılan bu yetkinin niçin kendilerine bırakılmış olduğunu pek düşünmemişler. Nitekim ülke genelinde metil alkol dolaşımını ortaya çıkarmak üzere harekete geçmişler.

Şimdiye kadar belli ki kendilerine bildirilenle yetiniyorlarmış.

İyi bir başlangıç değil mi?

Hele bir ölü sayısı 100'e çıksın, ihtimal önleyici kararlar almaya da gerek duyarlar...
Yazarın Tüm Yazıları