Kervan yürür!
Güncelleme Tarihi:
ADANALI Sn. İsmet Güher, usta avcılığının, ozanlığının yanı sıra doğaya olan engin tutkusu ve kuralsız avcılığa olan yürekli mücadelesi ile tanınır. Merkez Av Komisyonu toplantılarını hiç aksatmaz. Bilinçli ve babacan tavırlarıyla yaptığı öneriler komisyona renk katar. Bütün bir yıl içinde biriktirdiği, haksızlıkları, yanlışlıkları bir bir anlatıp, ferahladığını sanarak yöresine döner. Ardında kalan sadece ‘‘eski tas eski hamamdır.’’ Herkes bildiğini okurken, Güheri tasalı düşlerine devam eder.
Geçtiğimiz hafta ziyaretime geldi. ‘‘Biraz dertleşelim, bu rezaletin sonu nereye varacak?’’ diye söze koyuldu. ‘‘Tam 10 yıldır kuralsız avcılıkla mücadele ediyorum. Bu yola canımı, malımı adamışım. Tehditler diz boyu, eczanemden içeri mecbur kalmadıkça avcı girmiyor. Bıktım, usandım artık. Tekrar başladığım yere döndüm. Bu Adanalı avcı dostlar bir türlü hizaya gelmiyor. Ne hazindir ki bunlara 23 yaşındaki avcı oğlum da dahildir’’ diye yakınıyor.
Geçenlerde Bolu'da yapılması kararlaştırılmışken, yeterince kulüpten katliam cevabı gelmemesine karşılık yapılamayan ‘‘Avcı Başı Kupası’’nın iptal nedeninin cevabını da yine kendisi veriyor. Avcı kulüpleri, bu müsabakanın içinde yer alan ‘‘kartondan kaçan domuz’’ hedefine 50 metreden çifteyle atış yapılmasını ‘‘canlı hedefe atış yapmayız’’ diye protesto ettiklerinden yarışmaya katılmadılar! Niyeti bozuk bazı kişiler, kulüpleri tek tek arayıp ‘‘Eli kolu bağlı hayvanları size kırdıracaklar. Başınız derde girer’’ demişler. Ben kendilerine ‘‘Olmaz böyle bir şey, federasyon hayvan öldürülmesine karşıyken; yüzlerce avcı hazırola geçecek, 50 metre önlerindeki domuzlar da avcıların atış yapmalarını bekleyecek! Olacak şey mi? Neredeymiş domuzun bolluğu?’’ dediysem de inandıramadım. ‘‘Sen gene köşenden bir açıklama yap, sana inanırlar’’ dedi. Sn.Güher benim söyleyeceğimi kendi söylemiş bile. Gerek Federasyon üyelerim gerekse şahsım, hür doğası dışında katledilen her bir hayvanın katilinin peşinden, dağ bayır koştururuz.
Dünyanın hiçbir yerinde, ‘‘hayvan öldürme müsabakası’’ yoktur. Olanın da gözümüzü kırpmadan üzerine gideriz. Ayrıca avcı kulüpleri yalan yanlış şartlandırılıp, böyle bol domuzlu Devlet ikramını şayet reddedecek doyuma, erginliğe ve şevkate erişmişlerse; avcılık ıslah edilmiş demektir. Bu güzelliğe de keyifle şapka çıkartılır. Elbetteki bu çirkin dedikoduların mühendis ve mimarlarını da, ciddiye alıp önemli bir vaka haline getirmemek gerekir. Kervan yürür misali.