Yönetmen beÄŸenmedi diye intihar edecek biri deÄŸildi

Güncelleme Tarihi:

Yönetmen beğenmedi diye intihar edecek biri değildi
OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 20, 2004 00:00

Arda Kanpolat 25 yaşında Ankaralı genç bir tiyatro oyuncusuydu. Ankara tiyatro çevrelerinde adı biliniyor olsa da, herkesçe adının duyulması kaza mı intihar mı olduÄŸu bilinmeyen bir olayla oldu.Kimine göre Pera Palas Oteli’nin 5. kat penceresinden kendini atmış, kimine göre asansör boÅŸluÄŸuna atlayarak intihar etmiÅŸ, kimine göre başı döndüğü için kazayla hayatını kaybetmiÅŸti. Ailesi ve yakın arkadaÅŸları dışında herkes onun intihar ettiÄŸinde ısrar ediyordu. Peki ya gerçek neydi? Havada uçuÅŸan iddiaların hangisine itibar edilecekti? Arda Kanpolat aklında hiç sinema yokken, hayatını tiyatroya vermiÅŸken Ali Özgentürk’ün Zaman filminde oynamayı niye kabul etmiÅŸti? Londra’da William Shakespeare üzerine master yaparken gazetelere yansıyan Hülya AvÅŸar’lı, Oktay Kaynarca’lı, toplu bir fotoÄŸrafta ne iÅŸi vardı? Kaynarca, sadece bir kez gördüğü rol arkadaşı için, ‘Çocukçağız biraz sorunlu galiba’ derken, rol arkadaşını ne kadar tanıyordu? Hepsinden önemlisi birbirleriyle çeliÅŸen gazete haberlerinin arasına sıkışan 25 yaşındaki Arda Kanpolat kimdi?Onu tanıyan hiç kimse, ölüm haberini Popstar yarışmasının alt yazısında göreceÄŸini düşünemez, hele hele haberin devamının Televole’de detaylandırılacağı dipnotu akıllarının ucuna bile gelmezdi. Tiyatrocu arkadaÅŸları onun için ironik bir tiyatro oyunu yazmaya kalksalar, bu kadarını yapamazlardı. Çünkü o hayatını Televole’ye teÄŸet bile geçmeyen birine, William Shakespeare’e adayan biriydi. Bilkent Ãœniversitesi Sahne Sanatları’ndan mezun olduktan sonra kendi isteÄŸiyle hayranı olduÄŸu Shakespeare üzerine master yapmak için Londra’ya gitmiÅŸ, Central School of Speech and Drama’daki hocaları onun yeteneÄŸine çok güvendikleri için, Edinburgh Festivali’ne katılmasını saÄŸlamışlardı. Londra’da master’ını yaptığı ikinci yıl, Ankara Devlet Tiyatrosu yıllar sonra Shakespeare’in Hamlet’ini sahneye koymaya karar verdi. Ama Hamlet’i kime oynatacaklarını bir türlü karar veremiyorlardı. Londra’da bir gencin Shakespeare ile ilgili master yaptığını ve o gencin usta tiyatro sanatçısı Cüneyt Gökçer’in gözbebeÄŸi bir tiyatro oyuncusu olduÄŸunu öğrenince Hamlet’i ona teklif etmeyi düşündüler. Fakat Arda’dan baÅŸka kafalarında dört oyuncu daha vardı. Bir ay süren seçmelerden sonra beÅŸ aday arasından Hamlet’i oynamaya hak kazanmıştı. Türkiye’de ilk kez Hamlet’i bu kadar genç bir sanatçı oynuyordu. Arda’nın oynadığı Hamlet, dünyaca ünlü Gürcü yönetmen Robert Sturua’nın modern bir uyarlamasıydı. Blue-jean’li, lastik papuçlu modern Hamlet’i izleyenler biraz yadırgadı ama yine de Ankaralı seyirciler tarafından beÄŸenildi. Fakat geçtiÄŸimiz ay Ä°stanbul’daki Tiyatro Festivali’nde sahneye konduÄŸunda, Ä°stanbullular modern Hamlet’i pek beÄŸenmediler ve daha temsil bitmeden salonu terk ettiler. Arda da yakın çevresine, ‘İstanbul’daki performasımı ben de beÄŸenmedim’ demiÅŸti. Ä°ÅŸte tam bu sırada yönetmen Ali Özgentürk, Zaman filmi için oyuncu arıyordu. Arda’yı tanıyan biri, Özgentürk’e ondan bahsetti ve tanıştırdı. Arda’nın aklından sinema hiç geçmiyordu ama piyasayı tanımak için bunun iyi bir fırsat olacağını düşünüyordu. Buna raÄŸmen yine de kararsızdı. Londra’daki hocasını arayıp bu filmde oynayıp oynamaması için neler düşündüğünü sordu. Hocası, ‘Senin için iyi bir tecrübe olur. Günlük tutarak bu tecrübelerini bir yere not et’ telkininde bulunduÄŸu için tereddütlerini bir kenara bıraktı. NEDEN OTOPSÄ° YAPILMADIArda’nın muammaya dönecek ölümü iÅŸte bu süreçten sonra baÅŸladı. Ä°ddialar çoktu. Kimine göre oyunun yönetmeni Ali Özgentürk, Arda’nın oyunculuÄŸunu beÄŸenmiyor, 3-4 kez prova yaptırmasına raÄŸmen onu yeterli bulmuyordu. Bu nedenle de Arda ile Özgentürk arasında tartışmalar çıkıyordu. Hatta Arda’nın yakın çevresine ‘Bana figüran muamelesi yapıyorlar’ diye yakındığı söyleniyordu. Arda’nın ölümü, Zaman filminin basın tanıtımının olduÄŸu gün meydana geldi. Ä°ddiaya göre morali bozuk olan Arda, provalara ara verildiÄŸinde ‘kostümlere bakacağım’ diyerek kalktı ve 5. katın asansör boÅŸluÄŸundan kendini aÅŸağı bıraktı. Bir baÅŸka iddia ise, başım dönüyor diyerek olduÄŸu yerden kalktı, yürümeye baÅŸladı ve asansör boÅŸluÄŸuna başı dönüp dengesini kaybettiÄŸi için düştü. Arda’nın ölümünden sonra akılda kalan bir baÅŸka soru da Arda’ya otopsi yapılmaması. Kayıtlara intihar olarak geçen her vaka mutlaka Adli Tıp Kurumu’na bildirilip otopsiye gönderilmek zorunda. Arda’nın ölümü polis kayıtlarında intihar olarak geçiyorsa otopsi niye yapılmadı? Olay eÄŸer bir kazaysa ve bu kazada otelin bir sorumluluÄŸu varsa bu konuda niye bir inceleme yok.Ä°ntihar ya da kaza olsun Arda’nın ölümünün ardında kimsenin cevap veremeyeceÄŸi bir ‘Acaba’ hep kalacak.Ailesi duyduÄŸunda rol icabı sandıArda’nın beyin cerrahı olan babası Prof. Yücel Kanpolat ile göz hastalıkları müteasısı annesi Prof. Ayfer Kanpolat, Arda’nın ölümünü mavi yolculuk yaptıkları sırada aldı. Popstar yarışmasını izleyen Yücel Bey’in asistanı, alt yazıyı görünce telefona sarılıp onlara haber vermiÅŸti. Alt yazıda ‘Devamı Televole’de’ yazdığı ve bu tür gerçek olmayan teaser’lar magazin programlarında sıkça tekrarlandığı için, bunun gerçek deÄŸil, rol icabı bir ÅŸey olduÄŸunu düşündüler. Fakat yine de araÅŸtırmaya baÅŸladılar. Arda’nın oynadığı ilk oyunlardan biri Windsor’un Åžen Kadınları’ydı ve oradaki rolü simsiyah pelerini ile saatlerce bir köşede durup ölümü canlandırmaktı. Ä°ÅŸte o gün, rol gereÄŸi bile olsa tüyleri diken diken olan aile, ÅŸimdi oÄŸullarının gerçek ölüm haberiyle karşılaÅŸacaktı. Arda’nın ölümünün ardından, onu tanımayan herkes fırsat bulmuÅŸken arkasından atıp tuttu. Sesi bozulmasın diye tek tük sigara içen Arda için, uyuÅŸturucu kullanıyordu, bile dediler. Bütün bu söylenenler en çok onunla hep yanyana olan ve anlatılanların aslı olmadığını söyleyen arkadaÅŸlarını üzdü. ArkadaÅŸlarından biri onun için ‘Fazla centilmendi. Joging yapmaya gittiÄŸimizde hepimiz yere tükürürken, o tükürdüğü için özür dilerdi’ diyor. Bir baÅŸka arkadaşı da, ‘Sinema onun umurunda deÄŸildi. Ali Özgentürk onu beÄŸenmedi diye canına kıyacak biri hiç deÄŸildi. Yazılanları görenler onun neredeyse bir asosyal olduÄŸunu düşünür. Tam aksine son derece sosyal, dışa dönük biriydi. Müzikle uÄŸraşır, spor yapardı. Eylül’de askere gitme planları yapıyordu. Kız arkadaşıyla kavga ettiÄŸi için intihar ettiÄŸi bile söylendi. Arda aklı bir karış havada biri deÄŸildi, hayata karşı ayakları yere basardı. Hepimiz moralimizin bozuk olduÄŸu, hayatı sorgulayan dönemlerden geçtik. Belki o da geçiyordu ama kesinlikle intihar edecek biri deÄŸildi’ diyor. GeçtiÄŸimiz perÅŸembe günü Ankara Kocatepe Cami’nin avlusu Arda’nın anne, baba, erkek kardeÅŸi ve Arda’nın Ä°ngiliz kız arkadaşı Oktavia’yı teselliye gelen insanlarla doluydu. Shakespeare hayranı olan Arda acaba onun ÅŸu sözlerini düşünür müydü? ‘İnsanlar yalnızca kendilerinin hissetmediÄŸi acıları çekenleri teselli edebilirler.’Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!