Yazmazsam patlarım!
Güncelleme Tarihi:
Son günlerde basında silahların toplanması ile ilgili haberler okuyorum, naçizane tavsiyem bizim sanat dünyasına da uğramayı ihmal etmesinler. Şimdi ne alakası var diyeceksiniz, aaa çok alakası var.
Bizdeki silahların orduda ve poliste bile olduğunu sanmıyorum. Sarışın bombalar bizde, en büyük toplar bizde, patlayan silikonlar, en uzun lav silahları (bacaklar) bizde.
Rastgele bir magazin dergisini alın elinize bakın başlıklar şöyle;
‘‘Sanat dünyasının ağır topları bir araya geldi’’,
‘‘Bilmemkimin kaseti patlama yaptı’’,
‘‘Filanca dizide reyting patlaması’’,
‘‘En büyük silahı göğüsleri’’, gibi.
Bizimkiler zaman zaman silahlarını yarıştırırlar. Benimki 105 cm., senin ki 90 cm, benimki daha uzun, seninki kısa, gibi. Hatta basınımız da bu önemli konularda, doğruyu tespit ederek, kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla anketler düzenler. ‘Hangisininki güzel ya da daha büyük’ diye.
Bizim kadar silaha meraklı toplum yoktur. Erkeklerimiz bellerinden silahı, kollarından bombaları (sarışın, esmer farketmez) eksik etmezler.
Maçlara satırlarla, bıçaklarla gideriz, turizmi patlatırız, ‘‘elinde patlamak’’ gibi deyimler üretiriz.
Yeşilçam'ın emektar oyuncularına bile ‘‘eski tüfek’’ diyorlar. Gören savaş var zanneder. Kırıkkale Silah Fabrikası sanki, sanatçı yerine silah üretiyor. Neredeyse kendimizi şöyle tanıtacağız:
- Bendeniz Baretta S 92 İnox bilmemkim.
Patlamalardan müzik sesini duyamaz olduk. Aynı şey siyaset ve futbolda da var. ‘‘ANAP'ın ağır topları’’, ‘‘Hükümet irticaya savaş açtı’’, ‘‘Goller bomba gibi yağdı’’.
Hatta bir ara sarışın bomba belediye başkanımız ve başbakanımız bile vardı. Kendileri değilse bile, doldurdukları çuvallar patladı sonunda.
Onca senedir çalışırım; bir ben patlama yapamadım. Ancak bu sıralarda bir patlama yapmayı umuyorum. Polis de bendeki bu potansiyeli farketmiş olmalı ki, geçenlerde kimliğimi yanımda bulundurmadığım için, haklı olarak, beni Pakize hanım diye diye karakola götürdü. Televizyonda görürdüm hep, insanların minibüse bindirilişini, aynısını yaşadım. Neyse kardeşim hemen kimliğimi yetiştirdi de salıverdiler. Yalnız bir ara aynada kendimi gördüm, karakola pek yakışır haldeydim doğrusu. Heyecandan kuruduğum için, yalaya yalaya ruju yok etmişim, sırf çerçevesi kalmış. Göz makyajım da hafif akmış, zaten sesim de kalın, tanımayan E 5'te bulup getirdiler sanır.
Aslında size bomba gibi haberlerim vardı, ama başka zaman anlatırım inşallah.