Yasaktan sonra hayat mümkün mü?

İleri demokrasimizle birlikte ilerleyen yasaklar sayesinde her yeri, alanı, kılıfına uydurup biber gazına açmak ve alkol satışına kapatmak mümkün. Zaten alkol ruhsatını yerel idarelerden almak bile yeterince sıkıntılı olacak. Geçen sene festivale “İçki içip ahlaaamızı bozuyorlar” diyen, sonra da kapıda karaborsa bira satılmasına göz yuman Eyüp Belediyesi ve benzeri belediyeler bakalım ne kadar iki ileri, bir geri demokrat olacak?

SADECE YABANCILARA

Ben başbakan olsaydım, bir noktada Türkiye’yi korumak için vatandaşlarıma içkiyi komple yasaklardım. İçmesin şu musibeti. Kendine, cebine, ciğerine yazık. Vatandaşımın sağlığını düşündüğüm için alkol sadece turistlere serbest olsun. Onlar da tıksırıncaya kadar içsinler, sonra da gitsinler ülkelerinde ölsünler.

BUZDOLABI İÇİN ZULA VAKTİ

Yeni düzenlemelerle artık saat 22.00’den sonra içki içebilmek için 22.00’den önce zulalamak gerekecek. Her yerde de rahatça bulamayacağınız için öncesinden açık Tekelleri haritanıza işlemenizde fayda var. İçki markaları bu noktada iTekel diye ücretsiz uygulama yaparsa, nerede ne satılabiliyor görebiliriz. Tabii yasağın karşılaştırıldığı yurtdışında da buna benzer durumlarda kalabiliyorsunuz, fakat girdiğiniz bir barda da gayet makul fiyatlara içki içmeniz mümkün. Bizde şişesi 120 liraya satılan Yagermaystır, yurtdışında nasıl oluyorsa 19 Euro’ya düşüyor. Avrupa bizden çok geride canım! (Fiyat olarak...)

EV YAPIMI RAKI SEKTÖRÜ

Değişmez bir gerçek, bir şeyi yasaklarsan, insanlar ona daha çok ulaşmak ister. Örneğin Portekiz’de canabisin yasallaştırılması sonucu gençlerde kullanım oranı gözle görülür biçimde düşerken, bizdeki yasakların sonucu alkol gençlere daha cazip gelecek gibi görünüyor. Daha da kötüsü gençlik duygusu ‘isyan ve atar’ üzerine kurulmuş Türk gençleri arasında gizli gizli içki içmek ‘cool’ olacak. Tabii içki fiyatları da mantık dışı olduğu için elinden gelen, evinden geleni içmeye çalışacak. Birkaç yıl içinde “Bu akşama çok güzel imbik rakısı yaptı yengeniz, bizdesiniz” diye konuşmalar olacak gibi.

KARABORSA İÇKİ SATIŞI

Artan yasaklar ve vergi şovları aynı yakıtta olduğu gibi korsanı ve kaçağı patlatacak. Sokaklarda siyah torbaları içinde “Alkol lazım mı abi?” diyen abilerle karşılaşacağımız yerler olacak. Tabii karaborsanın olduğu her yerde olduğu gibi burada da kaos, haksız kazanç ve sağlıksızlık ön planda olacak. Karaborsa içki satılan bir sokaktan geçmek ne kadar keyifli olur, şimdiden çok merak ediyorum.

KÖR TURİSTLERİN DÖNÜŞÜ

Karaborsa içkinin bir diğer güzel tarafı da kalitesinin kontrol edilememesi tabii. Tatil beldelerinde sahte içkiden kör olmuş turistler Türkiye’nin yeni eğlencesi olacak. Kim bilir “Abi zaten bayandı, sarhoş olmuştu, kör olmuştu, biz de vatandaşlık görevimizi yerine getirdik, tecavüz etmek zorunda kaldık” diyen hayırsever vatandaşlar bile türer. Bu tempoyla kısa bir süre içinde tecavüz milli sporumuz olabilir.

TERMOS TİCARETİ

Yeni düzenlemeyle deniz kıyısında da içinizi serinletecek bir şeyler içmenin yasak olması, sahillerde termos turizmini  patlatacak. Termosların içine bundan sonra çay ya da kahve değil, herhalde votka ve şarap doldurulur. Gizlice bir kenarda yasa dışı bir şey yapıyormuşcasına gizli gizli içenler ve termos kiralayanlarla sıkça karşılaşabileceğiz.

ALTERNATİF TIP

Alkolün devlet tarafından tüketiminin zorlaştırılması, gençleri “E abi onun da şişesi 90 lira, bunun da paketi” diyerek alternatif çarelerle kendisini eğlendirmeye yönelmesinin de yolunu açacak. Yasadışı bırakılan her alan gibi bu alanda da mafyalaşma alıp başını gidecek.

ALKOL BORU HATTI

Meksika’daki uyuşturucu tünelleri gibi bu kez de evlere kaçak içki hatları çekilecek. Gece 22.00’den sonra içki içmek istediniz fakat dolap tamtakır, hop açıyorsunuz alkol vanasını, tıksırana kadar içiyorsunuz. Alkol saatinden de ay sonunda mahallenizdeki alkol kaçakçısına ücretinizi ödüyorsunuz. Taksimetre gibi ama alkollüsü.