Verdi ve Wagner’in izinde altı şehir

Güncelleme Tarihi:

Verdi ve Wagner’in izinde altı şehir
Oluşturulma Tarihi: Nisan 22, 2013 00:00

Başta İtalyan ve Alman şehirleri olmak üzere dünyanın dört bir yanında bu yıl Giuseppe Verdi ve Richard Wagner’in 200’üncü doğum yılları kutlanıyor. Özel temsiller, konserler, festivaller mayısta Wagner’in, ekimde Verdi’nin doğum gününde doruğa çıkacak. Bu etkinliklerden en çok bestecilerin doğdukları, yaşadıkları şehirler payını alacak. İki bestecinin izinde yolculuğa çıkmanın tam zamanı.

Haberin Devamı

BUSSETO/LE RONCOLE

Doğduğu köy artık onun ismini taşıyor

İtalya’nın kuzeyinde Po Nehri’nin suladığı topraklarda doğdu Verdi. Her ne kadar “Ben Le Roncole’li sıradan bir köylüyüm ve hep öyle kalacağım” dese de babası geniş topraklara sahip zengin bir restoran sahibiydi. Bugün bile buğday tarlalarıyla çevrili köyü Milano’ya 140, Palma’ya 42 kilometre uzaklıkta. Günümüzde ‘Roncole Verdi’ ismini taşıyor. Bestecinin doğduğu üçgen baraka görünümlü yapı bugün müze. Geçmişte restoran, pansiyon ve konut olarak kullanılan yapının içindeki müzede Verdi’nin 24 eserinin el yazması notaları sergileniyor. Üç yaşından itibaren orgçu Don Baistrocchi’den ders aldığı St Michele Kilisesi, caddenin karşısında, 50 metre ileride. İnternetten Google Earth’e girerseniz, bir sonbahar günü çekilen görüntülerde köyün sokaklarında gezintiye çıkabilir, kiliseyi ve evi görebilirsiniz. Verdi’nin doğduğu evin önünde, 20 Temmuz’da Ravenna Festivali’nce hazırlanan özel bir prodüksiyon sahnelenecek. Ünlü şef Riccardo Muti’nin eşi Christina’nın yine tartışmalara neden olması beklenen çalışması hakkındaki detaylar önümüzdeki günlerde açıklanacak. Solistlere Luigi Cherubini Orkestrası eşlik edecek.

Haberin Devamı

/images/100/0x0/55ea2cc1f018fbb8f86fac1c

EN FANTASTİK VERDİ MÜZESİ

Verdi, dokuz yaşına geldiğinde bugün La Scala Müzesi’nde sergilenen mini piyanosuyla konserler veriyor, köy dışında da tanınıyordu. O yıl hocası ölünce, babası onu dört kilometre ötedeki Busseto kasabasına gönderdi. Bu kez Bartolomeo Kilisesi’nin orgçusundan kontrpuan ve armoni dersleri almaya başladı. 1832’de, 19 yaşında müzik eğitimi için Milano’nun yolunu tutana kadar Busseto’da zengin tüccar Antonio Barezzi’nin köşkünde yaşadı. Kasabanın bugün kendi ismiyle anılan meydanı boyunca yürüyüp, yaklaşık 100 metre ilerideki kiliseye ders almaya giderdi her gün. Ayrıca lisede öğrenciydi. Rossini uyarlamalarını çaldığı ilk konserini Barezzi’nin köşkündeki geniş salonda vermişti…
Köşk, Verdi Dostları Derneği’nce restore ettirilip 1979’da Museo di Casa Barezzi ismiyle hizmete girdi. Geniş bir konser salonuna sahip yapının ilk katında Verdi’nin yaşamöyküsünü, gelişim sürecini yansıtan fotoğraflar, mektuplar, eserlerinin el yazmaları, ilk temsillerinin duyuruları ve biletleri, Toscanini’nin 1913’teki kutlamalar sırasında burada çekilmiş fotoğrafları sergileniyor. (www.museocasabarezzi.it)
“Bussetto’nun bir kalbi var, o da
Verdi” diyen kasabanın belediye başkanı var olan müzeleri yeterli bulmamış, 2009’da Rönesans mimarisinin güzel bir örneği olan Villa Pallavicino’da en iddialı Verdi müzesini kurmuş. Bestecinin tüm operaları için birer oda ayırmış. Yönetmen, tasarımcı Pier Luigi Pizzi, 27 operadan her birini bir odada duvar resimleri, dekorlar, objeler, kostümlerle canlandırmış. 1543’te İmparator Carlo V d’Asburgo ile Papa 3’üncü Paolo’nun tarihi buluşmasına sahne olan tarihi yapıda yıl boyunca pek çok konser, sergi, seminer düzenleniyor. Örneğin geçen ay açılan tarihi Verdi karikatürleri sergisi yıl sonuna kadar sürecek. Etkinliklerin zirvesi, her yıl bestecinin doğduğu ekim ayında gerçekleştirilen Verdi Festivali. Başkanlığını ölümüne kadar Luciano Pavorotti’nin yaptığı Museo Nazionale Giuseppe Verdi bu yıl pek çok ünlü soliste sahne olacak. (www.museogiuseppeverdi.it)

Haberin Devamı

MAESTRO MUTFAKTA

Google Earth’ün üç boyutlu kamera taşıyan bisikleti 2012 sonbaharında kasabanın sokaklarında gezmiş. Sıvaları dökülmüş kiliseyi, tarihi çarşıyı ve şu anda Verdi Müzesi olarak kullanılan Barezzi’nin köşkünü görüntülemiş. Verdi turuna çıkmadan önce kasabayı bilgisayarınızın ekranından gezebilirsiniz, web sitesinden bilgi alabilirsiniz (www.bussetolive.com).
Kasabaya gelmişken, Verdi’nin 32 yaşında eserleriyle büyük bir servet edindiği dönemde satın aldığı Palazzo Orlandi’ye uğramanızda yarar var. Sevgilisi, eserlerinin yorumcusu, soprano Giuseppina Strepponi’yle 1849-1851 arasında burada yaşadı Verdi. Luisa Miller ve Rigoletto operalarını besteledi. Mutfakta aşçısıyla yemek denemelerine girişti. Keyfi yerindeyse, çağının ünlü şeflerini, virtüozlarını, divalarını yemeğe davet edip onlara aşçısıyla birlikte Milano usülü risotto, fırında domuz kaburgası pişiriyor, bölgesinin en güzel şarapları eşliğinde ikram ediyordu. Verdi’nin bu yılları hakkında detaylı bilgiyi, yemek tariflerini Giorgio Mondadori’nin editörlüğünde yayımlanan ‘Verdi’yle Akşam Yemeği / Maestronun Masasındaki Lezzet Uyumu’ adlı kitapta bulabilirsiniz… Villada ise bestecinin ünlü konuklarıyla çektirdiği fotoğraflar, günlük hayatta kullandığı bazı eşyalar, el yazısı örnekleri ve ilgi alanının genişliğini gösteren kitaplığı, ölümünden sonra evi satın alan Orlandi Ailesi’nin konuğu Arturo Toscanini’nin fotoğrafları sergileniyor. Burada 7 Eylül’de, detayları daha sonra açıklanacak özel bir gösteri sahnelenecek.
Hayatının en verimli yıllarında Busconi’ye kuşuçumu 6 kilometre uzaklıktaki Piacenza Sant’Agata’da bir villa almıştı Verdi. Küçük çiftçi köşkü Arda Villanova’yı sanat merkezine dönüştürdü. Burada Nabucco’nun orijinal el yazması notaları, mektuplar, günceler sergileniyor. 7 Eylül’de burada da programı daha sonra açıklanacak bir gösteri yer alıyor (www.villaverdi.org /www.giuseppeverdi.it).
Emilia Romagna bölgesi bestecinin doğduğu ekim ayında bölgeye gelecek müzikseverler için konser ve konaklama içeren özel paketler hazırladı (www.artcityemiliaromagna.com).

Haberin Devamı

Konser takvimi

16 Haziran: Bariton Thomas Hampson, basbariton Luca Pisaroni, Giuseppe Verdi Meydanı’nda Arturo Toscanini Filarmoni Orkestrası eşliğinde konser verecek.
1-4 Temmuz: Verdi Konser Salonu’nda 51’inci Verdi Sesleri Yarışması seçmeleri ve yarı finali gerçekleştirilecek. ?6 Temmuz: Giuseppe Verdi Meydanı’nda,  şef Fabrizio Cassi’nin yöneteceği Arturo Toscanini Filarmoni Orkestrası eşliğinde 51’inci Verdi Sesleri Yarışması’nın finalleri ve ödül töreni yapılacak. Jüri başkanı ünlü tenor Carlo Bergonzi. 7 Temmuz: Yarışma birincileri Pallavicini Şatosu’nun bahçesinde konser verecek. ?Temmuz: Milano Giuseppe Verdi Orkestrası ve Korosu bestecinin Messa da Requem’ini Giuseppe Verdi Meydanı’nda seslendirecek. Konserin kesin tarihi henüz açıklanmadı.
28 Temmuz: Bestecinin Luisa Miller’ını Donato Renzetti yönetimindeki Luigi Cherubini Orkestrası ve Piacenza Korosu seslendiriyor. Solistler yıldızı yeni parlayan genç Verdi yorumcuları. Salerno Verdi Orkestrasını Daniel Oren yönetiyor. ?Ekim: Verdi Konser Salonu’nda, bestecinin 100’üncü yaş günü programında olduğu gibi La Scala solistleri Falstaff’ı sahneleyecek. Kesin tarih ve kadro daha sonra açıklanacak. ?16 Aralık: Bas Michele Pertusi, piyanist Raffaele Cortesi eşliğinde Verdi Konser Salonu’nda resital verecek. ?20-22 Aralık: La Scala Akademisi solistleri bestecinin Un Giorno Di Regno adlı eserini yorumlayacak. (www.emiliaromagnaturismo.it / www.international-giuseppe-verdi-foundation.org)

PARİS

Haberin Devamı

Zor yılların sığınağı

Carlo Giuseppe Verdi, oğlunu doğduğu gün Le Roncole köyündeki kiliseye Joseph Fortunius Franciscus adıyla, ertesi gün 4.5 kilometre uzaklıktaki Busseto kasabasındaki Fransız kilisesine Joseph Fortunin François adıyla kaydettirmişti. Bussetto’daki kayıtta bebeğin Fransız olarak doğduğu yazıyordu.
Verdi, Milanolu olarak bilinse de Paris’te daha uzun süre yaşadı. Birçok eserini Paris Operası’nın siparişi üzerine yazdı. İlk kez 1847’de gidip iki yıl kaldı. Milano’dan tanıştığı soprano Giuseppina Strepponi’yle burada karşılaşıp âşık oldu. Daha sonra evlendiler. I Lombardi’yi gözden geçirip, Fransız stili ilk eseri Jerusalem’e dönüştürdü. Les Vepres Siciliennes ve Don Carlos’u Fransızca metinle besteledi. Son eserleri Stabat Mater, Ave Maria, Te Deum da ilk kez Paris Operası’nda seslendirildi.
Verdi’nin ilk eserleri Salle Le Peletier’de seslendirilmişti. Bu görkemli salon 1873’te yandı. Paris Operası için 9’uncu bölgede, Cappucines Bulvarı’nda yeni bir bina inşa edildi. Charles Garnier’nin tasarladığı yapının inşaatı 14 yıl sürdü. Palais Garnier, bugün Notre Dame, Louvre gibi Paris’in sembolü olan yapılardan. Salonu 1979 kişilik. Opera Kitaplığı Müzesi ve Ulusal Kitaplık’ın bir bölümü bu binada. Binada temsiller sürüyor. Kitaplıklar ve sahne arkası ziyarete açık. Yılı Falsaff’la açan Paris Operası ekim boyunca Aida’yı sahneleyecek. Wagner’in ‘Ring’inde yer alan dört operayı hem sezonun farklı tarihlerinde hem de 19-26 Haziran’da toplu olarak icra edecek. (www.operadeparis.fr)

Haberin Devamı

/images/100/0x0/55ea2cc1f018fbb8f86fac1e

MILANO

Gençlik travmasını unutamadı, Milano’dan hep nefret etti

En büyük hayal kırıklıklarını, felaketlerini ve başarılarını Milano’da yaşadı Verdi. 18 yaşında heyecanla geldiği şehirde Milano Konservatuvarı’nın sınavına girdi. “Piyano tekniği kötü, özgün hayal gücüyle umut veren bir besteci adayı olmakla birlikte kontrpuan açısından disiplinsiz” gerekçesiyle reddedildi. Öylesine onuru kırıldı ki bunu hayatı boyunca hiç unutmadı. Özel derslerle kendini geliştirdi. Üç yıl sonra da kasabasına döndü.
Yenilgi ve hayal kırıklığı düş gücünü, yeteneğini kışkırtmıştı. Dört yıl sonra, 1839’da ilk operası La Scala’ya kabul edilen genç besteci sıfatıyla Milano’ya döndü. Olumlu sayılabilecek eleştiriler alan ‘Oberto’dan sonra bir komik opera siparişi geldi La Scala’dan. Tam besteleme sürecinin ortasında genç karısı ve iki çocuğu salgın hastalıktan öldü. 1840 Eylülü’nde kötü icra edilen ‘Un giorno di regno’ sahnede yuhlandı. Ve Verdi opera bestelemekten vazgeçip kasabasına döndü. Hayatını değiştiren ısrarlı teklif, yeteneğini keşfeden La Scala müdürü Merelli’den geldi. Bu kez Nabucco’yu yazdı ve Verdi efsanesi başladı. Ardından I Lombardi geldi… Artık La Scala onun yuvasıydı.

LA SCALA’DA ASLA

Fakat bu durum kısa sürdü. 1848’de kentteki Avusturya yönetimi Nabucco’nun temsili sırasında, orkestra şefini uyardı. Eserin, coşkulu icrası yurtseverlik ruhunu ateşleyip direniş kışkırtıcılığı yapıyordu! Hemen ardından bağımsızlık yanlısı ayaklanma kanla bastırıldı. İşgalci Avusturyalılardan nefret eden Verdi, Paris’e yerleşti. Uzun süre şehre uğramadı. Bununla birlikte eserleri La Scala repertuvarının eksenini oluşturuyordu. Yeteneğini keşfeden Merelli 1860’ların başında görevinden ayrılınca Milano’ya karşı artan antipatisinden La Scala da payını aldı. Sahnenin Halevy, Gounod, Meyerbeer, hatta Wagner gibi hiç hoşlanmadığı modern bestecilerin eserlerine açılmasını fırsat bilip telif ücretlerini astronomik boyutlara taşıdı. Ardından yayıncısına eserlerini teslim ederken şu notu iliştirmeyi alışkanlık edindi: “Eserin prömiyeri önde gelen herhangi bir İtalyan operasında yapılsın, La Scala hariç!”  
Bu nedenle La Forza ilk kez St. Petersburg’da, Aida ilk kez Kahire’de, Simon Boccanegra ise Viyana’da seslendirildi. Fakat gerçek şöhrete La Scala sahnesinde ulaştılar. Verdi, şeflerin de yönlendirmesiyle son iki eseri Otello ve Falstaff’ın ilk kez La Scala’da sahnelenmesine izin verdi. Milanolu dinleyiciler Otello’nun finalinde tam 20 kez perdeyi açıp kapattıracak kadar şiddetli alkış tufanıyla Verdi’den adeta özür diledi.

OTELİ HÂLÂ AÇIK

Verdi’nin kariyeri La Scala’da başlayıp bitti. İşte bu aşk-nefret ilişkisinin yaşandığı Teatro Alla Scala yıl boyunca bestecinin operalarını ünlü yorumcularla sahneliyor. Bilet ücretleri 13-210 Euro, loca fiyatları 500-2 bin Euro arasında, biletler internetten de satılıyor. La Scala’yı keşfetmek istiyorsanız pazar hariç günde dört kez düzenlenen ön rezervasyonlu 45 dakikalık tarih turu 10 Euro, 1 saatlik sahne arkası sırları turu 20 Euro, ikisinin bileşimi 50 Euro. Verdi’yle ilgili bölüm içiren La Scala Müzesi’ne giriş 6 Euro. Salı ve perşembe günleri sahne ekipmanlarının üretildiği Ansaldo Atölyeleri’nde kostümleri giyip, çalışmalara katılabilirsiniz (4 Euro, servizi@civita.it). La Scala, Verdi’nin en büyük rakibi olarak gördüğü, üslubundan hoşlanmadığı Wagner’e de temmuzda bir hafta ayırdı. Üstelik ‘Ring’ serisinden dört operanın sahneleneceği hafta Daniel Barenboim konuk şef olarak Milano’ya geliyor. Das Rheingold 17-24, Die Walküre 18-25, Siegfried 20-27, Götterdammerung 22-29 Haziran’da sahnelenecek. En ucuz kombine bilet 400 Euro (www.teatroallascala.org).
Verdi’nin kente gelince kaldığı, hatta Ocak 1901’de ölümünden bir hafta önce kalp krizi geçirdiği Grand Otel bugün hâlâ açık (www.grandhoteletdemilan.it). Sağlığında emekli opera sanatçıları için yaptırdığı, eserlerinin tüm teliflerini bağışladığı huzurevi Casa Verdi, her gün saat 08.30-18.00 arası ücretsiz ziyaret edilebiliyor. Bestecinin mezarı da Buonarroti Meydanı’ndaki bu binada (www.casaverdi.org).

Wagner şehirleri

Efsaneler, fantezilerle dolu görkemli operaların bestecisi, neo romantizm akımının önde gelen isimlerinden Richard Wagner hayatı boyunca Almanya’da şehirden şehre dolaşmıştı. Prag, Paris’te yaşadı, Venedik’te öldü. Yıl boyunca tüm şehirler besteciyi festivallerle selamlayacak.

/images/100/0x0/55ea2cc1f018fbb8f86fac21

LEIPZIG

Bach’ın kilisesinde vaftiz edilmişti

Schumann, Mendelsohn gibi ustaların yaşadığı şehirde, Bach’ın evinin birkaç sokak ötesinde doğdu Richard Wagner. Bach’ın görev yaptığı kilisede vaftiz edildi. Bir yaşındayken polis olan babasını tifüsten kaybetti. Annesi bir ressamla evlendi ve onun pazar meydanına bakan evine taşındılar. Katerine Caddesi’ndeki doğduğu ev uzun yıllar kürk mağazası olarak kullanıldıktan sonra, şimdilerde Wagner Evi’ne dönüştürülüyor. Pazar meydanındaki Königshaus ise koruma altında. Bir zamanlar öğrenci olduğu tarihi St Nicholas Okulu birkaç yıldır Wagner fotoğraflarına ev sahipliği yapıyordu. Bu yıl 22 Mayıs’ta, bestecinin doğum gününde kapılarını Wagner Müzesi olarak açmaya hazırlanıyor. Wagner konservatuvar eğitiminden sonra 19 yaşında kentten ayrıldı. Prag’da ilk opera metnini yazdı. Fakat sonra yırtıp attı. Tekrar Almanya’ya döndü.

HAKARETİ UNUTULMADI

Wagner, şehrin gurur duyduğu evlatlarından Felix Mendelssohn hakkındaki ırkçı yorumları nedeniyle Leipzig’de uzun yıllar nefretle hatırlandı. Başta Mendelsshon olmak üzere Yahudi müzikçilerin Alman müziğini yozlaştırdığını iddia etmişti.. O Mendelssohn ki Hamburg’dan gelip Leipzig’in müzik hayatını canlandırmış, ilk konservatuvarını kurmuştu...
Buna rağmen günümüzde Leipzig, Wagner hayranlarının merkezi durumunda. Birçok ülkede şubesi olan Wagner Derneği’nin merkezi burada (wagner-verband-leipzig.de). Başkanı Thomas Krakow tarihçi bir akademisyen. Geçen yıl tanıştığımızda “Derneğimizin İstanbul’da da üyeleri var. Hatta Türk Wagner Derneği’ni kurmaya hazırlanıyorlar” demişti. Dernek bestecinin doğduğu mayıs ayında Wagner Festivali düzeniyor. Bu yıl 16 Mayıs’ta başlayacak festivalde, 10 günde 76 etkinlik düzenlenecek. 17 Mayıs’taki büyük konserde Gewandhaus Orkestrası şef Lorin Maazel’in Yüzük serisindeki dört operadan oluşturduğu eseri seslendirecek. Şehirde Wagner’e odaklanan sergi, sempozyum, konser etkinlikleri yıl boyunca sürecek.
(www.richard-wagner-leipzig.de)

DRESDEN

Anarşist ilan edildi tutuklama kararı çıktı

/images/100/0x0/55ea2cc1f018fbb8f86fac23

26 yaşında sevgilisiyle gittiği Paris’te üç yıl kaldı Wagner. Operaları piyanoya uyarlayarak, gazetelere müzik eleştirileri yazarak hayatını kazandı. Rienzi operasının Dresden Saray Operası repertuvarına alınması üzerine ülkesine döndü. Yolda Eisenach şehrinden geçtiler. Tarihi Wartburg Şatosu bulutların arasındaydı ve aradan sızan bir güneş huzmesiyle aydınlanmıştı. Bu manzarayı olumlu bir işaret kabul etti. Aldığı ilhamla Tannhauser’i yazmaya karar verdi. Dresden’de başarılı temsili, opera yönetiminin Uçan Hollandalı’yı programa alması izledi. Carl Maria von Weber’in dul eşinin de ısrarı ve desteğiyle Saksonya Sarayı Orkestrası’ndan şeflik teklifi aldı ve şehre yerleşti. Dresden’deki yedi yılında Tannhauser’i tamamladı, eser ilk kez burada seslendirildi. Wagner, yakın dostu, orkestra şefi Hans von Bülow’un kent yakınında, Graupa köyündeki yazlığına sık sık gidiyor, birlikte ormanlarda uzun yürüyüşlere çıkıyordu. Bu yürüyüşler, yakınlardaki bir köşkün bahçesinde rastladığı kuğular eserlerine ilham verecekti. Bu misafirlikler sırasında Bülow’un eşi, Franz Liszt’in kızı Cosima ile ilişki kurdu. Hatta ondan bir kızı oldu...

DRESDEN FESTİVALİ 11 MAYIS’TA BAŞLIYOR

Bakunin’in anarşizminden etkilenmesi, düşüncelerini dile getirmesi etrafta rahatsızlık yaratmıştı. Lohengrin’in ilk temsili iptal edildi. Saksonya tiyatrosunda reform talebi kral ve parlamento tarafından reddedildi. Tüm bunların üstüne hiç ilgisi olmadığı halde 1848 ayaklanmasıyla ilişkilendirilip hakkında tutuklama kararı çıkarıldı. Dostu Liszt’in yardımıyla İsviçre’ye kaçıp hayatını kurtardı. Bugün Wagner’in ayakizlerinden Dresden’de yürüyüşe çıktığınızda Carl Maria von Weber Müzesi’nde hayran olduğu besteciyi tanıyabilir (www.museen-dresden.de), 170 yıllık Semper Operası’nda eserlerini dinleyebilir (www.semperoper.de), bir zamanlar sık sık uğradığı Marcolini Sarayı’nı gezebilirsiniz. Nehirde tarihi vapurlarla çıkacağınız kısa bir yolculukla Bülow’un yazlığını, çevredeki doğanın güzelliğini keşfedebilirsiniz.
Ünlü Dresden Müzik Festivali 11 Mayıs’ta başlıyor, 2 Haziran’a kadar sürecek. Wagner’in de eserleri seslendirilecek. Bilet fiyatları 8-110 Euro arasında. New York Filarmoni’nin üç konserle açacağı festivalde Joshua Bell, Emanuel Ax, Viktoria Mullowa gibi solistler sahneye çıkacak. 22 Mayıs’ta Thomas Quasthoff, Wagner’in eserlerini piyano eşliğinde seslendirecek.  26 Haziran’da Berlin Staatskapelle üyeleri eşliğinde Gilbert Hafner, Wagner eserlerini kabare
tarzında yorumlayacak.
(www.musikfestspiele.com)

BAYREUTH

Hayalleri gerçek oldu

Wagner, 60 yaşına yaklaşırken operalarının icrasında eski binaların teknik yetersizlikleriyle sınırlandırılmaktan bıkmış, kendine ait, özel bir opera binası hayal etmeye başlamıştı. Bir ansiklopedide, Bavyera kentlerinden Bayreuth’taki binaya rastladı. 1871’de kente gidip yapıyı inceledi. Yıktırıp yenisini yaptırmaya karar verdi. Hisse senetleri bastırdı. Bunlarla kral dahil, aristokratlar ve işadamlarından para topladı. Bütçe eksik kalınca Londra’ya uzanan turnelere çıktı. Dört yıl sonra özel tasarımlı Bayreuth Festspielhaus’ta ilk orkestra provaları başladı. 1876’da Kral Ludwig’in izlediği “Yüzük” serisi seslendirildi. Wagner eserlerini Almanya, hatta Avrupa’nın en iyi yorumcularıyla seslendirmek istiyordu. Bu nedenle festivali, operaların tatile girdiği yaz aylarına almış, beğendiği sanatçıları Bayreuth’a davet etmeye başlamıştı. Sanatçılar aileleriyle geliyor, bir yandan da tatil yapıyorlardı.

SALON CEHENNEM KADAR SICAK

/images/100/0x0/55ea2cc1f018fbb8f86fac25

Fakat saatlerce süren temsillerde, havalandırması olmayan salon cehennem gibi sıcak oluyor, izleyiciler bile sıcaktan bayılıyordu. Salonda ölüm bile olsa, temsil sırasında kapıların açılması yasaktı. Bu kural hiç değişmedi. Mutlak sessizlik koşulu nedeniyle havalandırma yapılmadı. Bugün müzikçiler ve ünlü şefler izleyicilerin göremediği orkestra çukurunda şort ve tişörtle temsillere katılıyor...
Wagner, kayınpederi Liszt’in evinin bitişiğinde bir köşk yaptırmıştı. Fakat bu evde hiç huzur bulamadı. Hep borçlarla mücadele etti. Diğer huzursuzluk nedeni çapkınlığıydı. Cosima eşi Bülow’dan ayrılınca evlenmişlerdi. Buna rağmen Wagner genç solistlerle ilişkilerini sürüyordu.
Nihayet ölümünden önceki son festivalde bütçeyi denkleştirmeyi başardı. Kışı geçirmek üzere ailesiyle Venedik’e gitti. Cosima bir süre sonra Almanya’ya döndü. Eşinin çapkınlığından kuşkulanıp ansızın tekrar Venedik’e gitti. Kapıyı bir genç kız açınca eşiyle hayatının en ağır konuşmasını yaptı. Wagner o gün çalışma masasında kalp krizinden öldü. Sonraki yıllarda festivali Cosima sürdürdü. Bugün de Wagner Ailesi’nin temsilcileri konser salonu ve festivali yönetiyor. Salonda Wagner dışındaki bestecilerin eserleri çalınmıyor. Festival biletleri ortalama beş yıl öncesinden satılıyor. Torunu, yönetmen Wolfgang Wagner “Acilen önlem alınmazsa çökecek” dediği, restorasyonu için 25 milyon Euro aranan Bayreuth Festspielhaus bu yıl Wagner’in 200’üncü doğum yılı nedeniyle özel etkinliklere ev sahipliği yapacak. 25 Temmuz-28 Ağustos arasındaki konserlerin ücreti 8-280 Euro. Orkestra şefleri Christian Thielemann, Peter Schneider, Andris Nelsons, Philippe Jordan (www.bayreuther-festspiele.de). Richard Wagner’in ismini çılgınlık ve özgürlük sözcüklerinin karışımından alan köşkü Wahnfried günümüzde Wagner Müzesi. Yapının arka bahçesinde Wagner ve eşi aynı mezarda yatıyor. Yanlarında da çok sevdikleri köpeklerinin mezarı var (www.wagnermuseum.de). Bitişikteki Liszt müzesi, kent merkezindeki tarihi opera binası, tarihi saray, Hermitaj Sarayı görülmesi gereken diğer yapılar. Liszt’in mezarı da Bayreuth’ta.
(www.bayreuth.de)
Wagner’in Venedik’te kaldığı Ca’ Vendramin Calergi Sarayı, Büyük Kanal’ın kıyısında. 16’ncı yüzyıldan kalma binada 1995’te Wagner Müzesi açıldı. Burada her sonbaharda Uluslararası Wagner Dernekleri Birliği “Venedik’te Wagner Günleri” başlıklı sempozyumlar düzenliyor.
Binanın geri kalan bölümünde restoran, kumarhane ve kulüpler bulunuyor
(www.casinovenezia.it).

Wagner’in yaşadığı diğer kentler

Eisenach, Graupa, Karlsruhe, Prag Magdeburg, Riga Meingen, Münih,Nürnberg, Weimar, Weisbaden, Zürih Würzburg, Paris, Venedik, Viyana, Tribschen

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!