'Üniversite sona kadar hiç bir erkek benimle ilgilenmedi'

ÖZGE ULUSOY FOTOĞRAFLARI     �

Topağacı’nda sürekli gittiği bir restoranda buluştuk Özge Ulusoy’la. Tabii, ‘Ateşe Yürümek dizisinde çalışması olmadığı saatlerde. Önce oyunculuk konusuyla başladık sohbetimize...   �

Uzunca bir süre ‘Arka Sokaklar’da izledik Özge Ulusoy’u. Daha sonra televizyona uzak durdu, ara verdi, neden? �

Bu benim kararım değildi. ‘Arka Sokaklar’ dizisiyle bir sezonluk anlaşmıştık. O arada yeni bir proje söz konusuydu. Biliyorsunuz bu dizi işleri belli olmuyor, son anda ertelenince ben de boşta kaldım böylece. Ama bu dönemi de iyi geçirdiğimi söyleyebilirim. Çünkü modellik devam ediyordu. Ekonomik krizi biraz biraz atlatmış olacağız ki, bunun göstergesi olarak epey fazla defilem oldu. Bu arada kendime biraz yatırım yaptım...

Hemen ‘Ateşe Yürümek’ dizisine gelmek istiyorum. Dizide ‘Rüya’ karakterini canlandırıyorsun. Bu biraz farklı bir rol oluyor galiba senin için… Bu role nasıl bir hazırlık yaptın?

Öncelikle canlandıracağım karakterin yerine koyuyorum kendimi. Ben oyunculuğun çok başındayım, haddimi bilirim. Ama ustaların yaptıklarını izliyorum, onların öğütlerini dinliyorum. Canlandırdığım karakterin neler hissettiğini, neler düşündüğünü çözmeye çalışıyorum. Rüya’nın sorunlarla dolu bir evliliği var. Aslında eşini çok seviyor. Ne var ki aile ilişkileri nedeniyle evlenmişler. Ancak Rüya, eşi tarafından aldatılan bir kadın. Bu arada şiddet görüyor. Çocuk yapmak istiyor ve çocuğu olmuyor. Büyüklerde torun beklentisi var ve bu yüzden de Rüya’ya yükleniyorlar.

Evli ve mutsuz bir kadın rolü seni nasıl etkiledi? Bu rol senin yapına biraz ters geldi galiba, değil mi?

Mutsuz bir kadını oynamak beni etkiliyor. Sette sürekli mutsuz bir şekilde dolanıp duruyorum. Çünkü rolüme başka türlü konsantre olamıyorum. Zor bir rol. Bu nedenle de benim için daha eğlenceli oluyor.

Aldatıldığını bile bile bir kadının evliliğini sürdürmesi ve o erkeğe tahammül etmesi çok zor değil mi?

Evet, bu çok zor ve çok acı. Kocasının başka bir kadına gittiğini biliyor zaten Rüya. Bunu kabullenip evde oturuyor. Şiddet de görüyor. Bu açıdan bakınca çok ağır bir rol. Daha sonraki bölümlerde ne olup biteceğini bilemiyorum.

Çevrende Rüya karakterine benzeyen kadınların sayısı çok mu, ne dersin?

Yakın çevremde Rüya gibi aldatılan ve şiddet gören kadın yok. Ama erkek arkadaşlarıyla çok büyük problemler yaşayan ve buna rağmen bu ilişkiyi sürdüren arkadaşlarım var. Ben şuna inanıyorum; bir ilişkide barışma ve darılma ne kadar çok olursa, mutlak ayrılık da o kadar çabuk geliyor. Çünkü sürekli bir şeyler kırılıyor ve hiçbir şey eskisi gibi olmuyor.

‘ÜNİVERSİTEYE KADAR ÇIKMA TEKLİFİ ALMADIM’

Kadın denilince akla zarafet ve güzellik geliyor. Bunun için de bakım önemli tabii. Mesleğin gereği her zaman fit olman gerekiyor, bunun için ne ya da neler yapıyorsun?

Konservatuar mezunuyum, klasik bale yaptığım için bir sporcu gibi kendime çok iyi bakmam gerekiyordu. Zor bir meslektir. Klasik balenin, maden işçiliğinden sonra gelen en ağır meslek olduğu söyleniyor. Kilo aldığım dönemler oldu ama şu sıralar kilom çok iyi. Sporu hayatımdan asla çıkarmam; saunaya giriyorum, masaja giriyorum. NASA’da astronotlar için yapılmış bir makina var, onun üzerine çıkıyorsunuz ve titreşimler veriyor, inanılmaz iyi egzersiz yapıyorsunuz. Senede bir yapıyorum bunu. Şimdi yaza girerken bunu tekrarlayacağım.

Çirkin ördek yavrusu gibi sonradan güzelleştiğin doğru mu?

Üniversite sona kadar hiçbir erkekten çıkma teklifi almadım. Herkesin flörtleri oluyordu, ben hariç. Üniversiteye başladıktan sonra hayatımda değişiklikler başladı.

Üzülüyor muydun?

Üzülüyordum tabii. Onların flörtü var, benim yoktu. O bir heyecandı çünkü.

Ancak, 2001’de fark edilen bir güzel oldu Özge Ulusoy. Önce bir üçüncülük yaşadı, ardından 2003 Türkiye ikinci güzeli seçildin. Oyunculuk dışında manken ve fotomodel olarak da çalışıyorsun… Defilelere yeterli zaman bulabiliyor musun?

Defilelere zaman bulduğum süre içinde podyumlara çıkacağım. Çünkü defileye çıkmaktan keyif alıyorum. Oyunculuk ağır basıyor ama podyumu da seviyorum.

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Bale Bölümü mezunusun. Bale yapabildin mi gönlünce?

Ne yazık ki, hayır. Mezun olurken sakatlandım, sağ dizkapağım döndü. Geri dönebilirdim ama ara verdiğim süre uzayınca şevkim kırıldı.

Balenin oyunculuğa ve mankenliğe katkısı faydası oldu mu?

Çok büyük katkısı var. Vücudumu kontrol etmesini çok iyi biliyorum. Bazen de dezavantajı oluyor. Mesela, köylü rolünü zor oynayabilirim. Onun için çok çalışmam gerekir.