Türkiye ne bulursa ihraç ediyor

Güncelleme Tarihi:

Türkiye ne bulursa ihraç ediyor
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 19, 2001 15:28

Türkiye, 218 ülkeye, 15 bin 524 çeşit ürün ihraç ediyor. İhraç malları, namaz takkesinden nazar boncuğuna; döner bıçağından köpek kılına büyük çeşitlilik gösteriyor. En çok ihracat ABD ve Almanya'ya.

Haberin Devamı

Türkiye'de ekonomik krizden çıkışın önemli silahlarından biri olan ihracat yılın ilk yarısında geçen yıla göre önemli bir artış gösterirken, kuzeyden güneye, doğudan batıya kadar birçok ülkeden, Türk ürünlerine talep yağıyor.

Toplam 218 ülkeye dönük, 15 bin 524 çeşit ürün ve 24 bin 933 ihracatçı firması ile dünya ticaret sahnesinde yer alan Türkiye, tekstil, konfeksiyon, demir-çelik ve tarımsal ürünleri gibi klasik ürünlerin dışında, akla gelmeyecek kadar ilginç ürün talepleriyle karşılaşıyor.

İGEME bültenleri ile çeşitli ihracat kuruluşlarından derlenen verilere göre, gelişmekte olan ülkelerin yanı sıra, gelişmiş ülkeler de artık teknoloji ağırlıklı televizyon, müzik seti, çamaşır ve dikiş makinesi gibi Türk mallarını talep ediyorlar.  

DİE raporlarına göre, dünyanın en büyük pazarlarından biri olarak Almanya ve ABD’nin miktar ve kalem olarak Türk ürünlerine talebi daha fazla olurken, bunu İtalya, Fransa, İngiltere, İspanya, İsrail ile Arap ülkeleri izliyor.

Belize, Virgin Adaları, Ceuta ve Mellilla, Lesotto, Mayotte, Tuvalu, Virjin Adaları, Ruanda, Sao Tome ve Principe, Pitcairn, Kape Verde, Cayman Adaları gibi, haritada yeri bile zor bulunabilecek ülkeler de, Türkiye'nin ihracat yaptığı ülkeler arasında.    

NARGİLEDEN, KADIN SAÇINA...

Uzun yıllar boyunca, Türkiye'den alışılagelmiş ürünleri talep eden uluslararası piyasalar, son yıllarda nargileden kilime ve oyalara, yufkadan nazar boncuğuna, dansöz kıyafetinden yöresel giysilere, namaz takkesinden ikinci el giysilere, kadın saçından kına, çömlek, kuş tüyü yorgana hatta köpek kılı, kedi ve koyun bağırsağı ile kayısı ve kiraz çekirdeğine kadar çok sayıda ilginç mal istiyorlar.

Türkiye'de basılan Kuran'a ise Avrupa ülkelerinden yoğun talep olduğu bildiriliyor.

Türk ihracatçıları, gelişen dünya pazarlarında ve çetin rekabet ortamlarında mallarını satma çabası verirken, Türkiye'ye özgü malların ihracında ise ülkenin rakipsizliği tartışılmıyor. Dünyanın birçok ülkesinden, geleneksel Türk yemekleri ve Türk yemek kitapları, milli içeceklerimiz sayılan rakı ve boza, Türk lokumu, döner bıçağı, çemeni, sucuğu ve baharatları talebi de geliyor.  

Sektör temsilcileri, Türkiye'de özgün malların kar marjının yüksek olduğunu fakat ihraç edecek ihtisaslaşmış ve organize olmuş şirketlerin az bulunduğunu belirttiler.

Özgün mallarda ihracat şansının yüksek olduğunu anlatan sektör temsilcileri, dış alıcıyla satıcının biraya gelebilmesi için devlet tarafından mutlaka bir teşvik verilmesi gerektiğini vurguladılar.

GELEN TALEPLER

Türkiye'ye gelen mal taleplerinden bazıları ise şöyle:

ABD:
Meyan kökü, Mendil, gümüş eşya ve mücevherat, salça, dansöz kıyafeti ve otantik giysiler, çömlek, baharat.
Almanya: Silah, tavuk bacağı, fındık, çörek otu yağı, şal, lens, gözlük.
Fransa: Doğada çıkan bitkiler, yabani mantar, geleneksel Türk yemekleri konserveleri, örme giyim, antika, sakız hammaddesi, jilet, kemik yağı, tıbbi malzemeler, Türk yemekleri kitabı, saksı, ütü masası, defolu mallar, kayısı ve kiraz çekirdeği.
İtalya: Şifalı bitkiler, mantar, gazyağı, ampul, yılan balığı, keçi kılı, şamdan.
İngiltere: Tahin, helva, namaz takkesi, seccade, muhtelif Türk sosları, Kuran-ı Kerim.
Hollanda: Hasta sedyesi, döner makinaları ve bıçağı, Türk motifli ev dekorasyonu eşyaları, kilim, gübre, mayo.
Hindistan: Zirai ilaç, oto yedek parçaları, çiçek, gıda maddeleri.
Kore: Tuvalet ve banyo aksesuarı, hayvan yemi, silikonlu demir, nargile, hoparlör, kedi bağırsağı, tavuk bacağı.
Rusya: Çanta, ev gereçleri, ressam gereçleri, hurda, gübre, prezervatif ve prezervatif makineleri.
Yunanistan: Türk hamamı malzemeleri, çiklet, çocuk maması, plastik çöp torbası, doğal saç, diş fırçası, bulaşık teli.
İspanya: Ayna, çerçeve, video ve fotoğraf makinaları, yufka ve hamur işi, çakmak, mum, balon, dantel, dondurma külahı, yabani mantar,tuvalet kağıdı.
İsviçre: Sıhhi banyo ve mutfak malzemeleri, traverten taş, şırınga, plaj malzemeleri, silah aksesuarı, her türlü sürüngen hayvan,avcı kıyafetleri, bulaşık bezi, idrar torbası.
Portekiz: Şapka, anahtarlık, çakmak, plastik hortum, çocuk bezi.
Danimarka: Pipo, dantel, mutfak eşyaları, kadın saçı, kan torbası, çiçek yetiştirmek için toprak, haşhaş tohumu.
Macaristan: Deniz tuzu, kuru soğan ve sarımsak.
Birleşik Arap Emirlikleri: Veteriner ilaçları, teneke kutu, hediyelik eşyalar, şekerli gıdalar, lokum, çikolata ve gofret, saksı, kullanılmış oto lastiği, yoğurt, mum, çöp kutusu, kan ve idrar torbası, sanat ürünleri, çatal-bıçak takımları, sucuk.
Japonya: Nazar boncuğu, bujiteri ürünleri, namaz takkesi.
İran: Boya, kağıt, otomobil yedek parçaları, ilaç ve kimyasallar, tekstil, mobilya, eşarp.
Doğu Afrika: Tıbbi malzemeler, elektronik malzemeler, hayvan kapanları, ikinci el giysiler, donmuş et, kümes hayvanları.

REKABET KOŞULLARI İYİLEŞTİRİLMELİ

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, geniş ürün yelpazesi içinde hizmet veren Türk ihracatçısının, dünya ülkeleriyle daha iyi rekabet edebilmesi için, Türkiye'nin rekabet koşullarını rakip ülkelerle en azından aynı seviyeye getirilmesi gerektiğini bildirdi.

İhracatta alınan mesafe ve ihracatçının sorunları hakkında bilgi veren TİM Başkanı Satıcı, ihracatın artması için Türk ihracatçıların üzerlerine düşen görevleri fazlasıyla yaptığını belirtti.

Hiç kimsenin uygun şartlarda üretemediği, pazarda rekabet ettiremeyeceği bir malı satmak istemeyeceğini anlatan Satıcı, ''İlk 6 ayda yapılan üretim ve yapılan ihracat tamamen üreticinin ve ihracatçının ülkenin krizden çıkacağına olan ümidinin kırılmaması ve bu konuda kendini sorumlu hissetmesinden kaynaklanıyor'' dedi. 

Mevcut üretim ve ihracata kimsenin en ufak bir katkısının bulunmadığını ifade eden Satıcı, üretime ve ihracata yönelik rasyonel gelişmelerin çok acil olarak sağlanması gerektiğine dikkat çekti.

Türkiye ihracatçılarının rekabet içinde olduğu ülkelerle aynı şartlara getirilmesi gerektiğini vurgulayan Satıcı, istihdam, enerji, finansman ve bürokrasi olmak üzere temel dört noktada yapılacak düzenlemelerle, Türkiye'de üretim yapmayı sempatik hale getirecek bir ortamı hazırlamak gerektiğini söyledi.

Hükümetin ve ekonomik programın yıl sonu ihracat hedefinin 30 milyar dolar olduğunu hatırlatan Satıcı, kendilerinin ise bu şartlarda koyabilecekleri bir hedeflerinin bulunmadığını ifade ederek, ''Bize göre bu konulmuş hedef daha Türkiye'nin sıkıntılarından kurtulması için yeterli değildir. Ama bu konulan hedefi yapmak için bile biraz önce saydığım düzenlemelerin yapılması lazım. Yoksa bu hedefler tutmaz'' diye konuştu.

Hükümetin, üretici ve ihracatçının yolunu açması ve rekabet şansını yaratmasının gerektiğini vurgulayan Satıcı, ''Bu iş hükümet programına, Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı'na, IMF Niyet Mektubu'na yazmakla olmuyor. Yazmakla olsa bizde yazarız. Bu işin çıkışı ihracattır, turizm deriz, üretimcidir deriz. Gerçekçi uygulamaların bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor'' dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!