Türk erkeğini severim ancak bir daha asla

 Brezilya asıllı manken Noella Nance, bir yıl aradan sonra Türkiye’de. Amerika’da sanat tarihi eğitimi almaya başlayan, bu arada Oliver Stone’un bir filminde de rol üstlenen manken, Tarkan fanatizmini ve neden Türk erkekleriyle birlikteliğe tövbe ettiğini anlattı.

- Geçtiğimiz yıl Türkiye’den ayrıldınız. Şimdiye kadar nerelerdeydiniz ve neler yaptınız?

Amerika’da UCLA Üniversitesi’nde sanat tarihi okuyorum. Paris’te bölümümle ilgili eğitim almam gerekiyordu, önce oraya gittim. Ardından yine California’ya, okuluma döndüm.

- Bir yıl Türkiye’de kaldınız, ülkemiz hakkında neler düşünüyorsunuz?

Türkiye’yi Amerika’dan daha çok seviyorum desem, sanırım ülkeniz hakkında görüşlerimi özetlemiş olurum. Amerika’da eğitimimi tamamlayınca da yaşamıma burada devam etmek istiyorum.

- Bu konuda ciddi misiniz?

Evet. Modernlik açısından İstanbul ile Amerika ya da Avrupa arasında pek fark yok. Sizi farklı kılansa, orijininizi kaybetmemeniz. Hálá Türksünüz. Birçok ülke Amerika olmaya çalışıyor ve geçmişini, köklerini kaybediyor. Sizde böyle bir durum söz konusu değil. Aradan 100 yıl da geçse, Avrupa Birliği’ne de girseniz, Türkiye’yi Türkiye yapan özellikler kaybolmaz.

- Mustafa Altıoklar’ın "Lise Defteri" dizisinde oynadınız. Oyunculuk adına Türkiye’de yeni projeleriniz olacak mı?

Türkiye’de yapmak istediğim tek bir şey var; o da Tarkan’ın klibinde oynamak!

- Peki Tarkan bunu biliyor mu?

Bilmiyor.

- Neden Tarkan’ı bu kadar çok seviyorsunuz?

Sesi harika ve çok yakışıklı biri. Gülüşünde apayrı bir gizem var. Onunla tanışmayı gerçekten çok istiyorum.

- Tarkan’ın yurtdışına açılması hakkında ne düşünüyorsunuz?

Yurtdışına açılmak çok zor. Robbie Willams bile Amerika’da çok tanınmıyor. Aslında Tarkan’ın Amerika’da tanınmaması hoşuma gidiyor. Eğer orada adını duyursaydı, herkes tanıyacaktı. Tanınmadığı için Tarkan benim küçük bir sırrım olarak kalıyor.

Malkoç’la sadece arkadaşız

- Türk erkekleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Türk erkeklerini severim ancak bir daha asla bir Türk erkeğiyle çıkmam!

- Sizi kim pişman etti böyle?

Adını söyleyemem. Özel bir konu bu.

- Peki neymiş Türk erkeklerinin özellikleri?

Onları Amerikan erkeklerinden ayıran en büyük özellikleri, gerçek birer erkek olmaları. Yani karşılarındaki kadına kadın olduklarını hissettiriyorlar. Hükmediciler, güçlüler ve ne yaptıklarını biliyorlar. Bu çok seksi bir durum. Madalyonun diğer tarafına baktığımızda ise Amerikalı bir kadın olarak kendi hayatımı yaşamayı tercih ediyorum. Tek başıma partilere gitmeyi ve özgür takılmayı seviyorum. Ancak Türk erkekleri bu durumu kaldıramıyor.

- Brezilyalısınız değil mi?

Amerika’da yaşıyorum. Ancak damarlarımda Brezilyalı, İtalyan, Fransız ve İskoç kanı var.

- İnanılmaz bir sentez!

Annem yarı Fransız yarı İskoç. Babamsa yarı Brezilyalı yarı İtalyan. Ben de haliyle hepsinin karışımı oluyorum. Annem ve kardeşim benden daha güzel.

- Vücudunuzun en çok hangi bölgesini seviyorsunuz?

Tabii ki popom.

- Brezilyalı kadınlar neden bu kadar güzel?

Brezilyalı kızlar çok küçük yaşta samba yapmaya başlar. O kadar kalça sallayınca hatlar güzelleşiyor.

- Malkoç Sualp ile birlikte göründüğünüz fotoğraflar basında yer aldı. Malkoç Bey sevgiliniz mi?

Onunla bir yıl önce bir partide tanıştık. Sadece arkadaşız. Hatta bir gazetede onunla dans edip öpüştüğümü yazdılar. Böyle bir şey yok.

- Erkek arkadaşınız var mı?

Yok. Önemli olan gerçek aşkı bulmak. Gerçek aşk mucizenin ta kendisi. Gerçek aşkı yaşamayı çok isterim.

Oliver Stone’un filminde oynadı

- Oliver Stone’un yönetmenliğini üstlendiği "World Trade Center" filminde oynamak nasıl bir duyguydu?

Oliver Stone gibi efsane bir yönetmenin çektiği filmde oynamak harika bir duyguydu. Çok küçük bir rol olmasına rağmen benim açımdan büyük bir deneyimdi. Hepsinden önemlisi 11 Eylül gibi trajik bir olayı anlatan bir filmde rol aldığım için onur duyuyorum. Politik konulara girmeyi sevmem ama her insan gibi bu trajik olay bende de büyük üzüntü yaratmıştı. Olay olduğu zaman New York’ta değildim, ama Oliver Stone’un yarattığı sette yer aldığımda sanki 11 Eylül’ü yaşıyor gibi oldum.

Striptiz kulübünde sahneye çıkmadım

- New York’taki striptiz kulüplerinde sahneye çıktığınız söyleniyor.

Kesinlikle asılsız. Galiba insanlar benim hakkımda yalan uydurmayı seviyorlar. Türkiye’de benim hakkımda çıkan haberlerin yarısı yalan. Aslında bunlar komik şeyler. Böyle haberlerle ilgilenmiyorum. Beni asıl endişelendiren, hayranlarımın bu çıkan haberlere inanmaları. Çünkü benim genç hayranlarıma karşı sorumluluklarım var. Onlara örnek olmam lazım.