Toplumsal şiddete dikkat
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 24, 2008 11:47
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, “Son zamanlarda yaşanan şiddet olayları, dengesiz ve duygusal iletişimi olmayan ailelerin eseridir” dedi.
Prof. Dr. Yorulmaz, sürekli gergin ve sinirli olan kişilerin genellikle kavgacı, dengesiz, duygusal iletişimi olmayan ailelerden geldiğini belirtti.
Öfkenin ve şiddet olaylarının her geçen gün artığını ifade eden Prof. Dr. Yorulmaz, şunları kaydetti:
“Son zamanlarda yaşanan şiddet olayları, dengesiz ve duygusal iletişimi olmayan ailelerin eseridir. Aile içi iletişimin kesik olduğu ailelerde, öfke duygusu daha da kemikleşmektedir. Bu tür ailelerde yetişen çocukların içinde bir nebze hoşgörü ve iyilik olsa dahi, zamanla bu iyi niyetli duygular öfkeyle beslendiği için kaybedilmektedir.
Bu yüzden istenmeyen kötü olayların yaşanmaması için birbirimizi daha çok dinlemeye, daha iyi anlamaya, birlikte ve daha mutlu yaşamak için de birbirimizi daha çok sevmeye ihtiyacımız vardır.”
ÖFKE CİNSEL HAYATINIZI DA ETKİLEYEBİLİR
Öfkenin zamanla birçok hastalığa sebep olduğunu bildiren Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, şiddetin, kontrol edilmediği zamanlarda ölümle dahi sonuçlanabileceğini belirtti.
Öfkeli insanların cinsel hayatlarında da sorun yaşadıklarını ifade eden Prof. Dr. Yorulmaz, şunları söyledi:
“Öfke sırasında vücutta stres ve gerginlik ortaya çıkar, adrenalin salgısı artar, soluk alıp verme, kalp hızı ve kan basıncı artar ve bu durumun sık yaşanması tansiyon yüksekliği, kalp hastalığı, kabızlık veya ishal, saç dökülmesi, akne, ülser, migren, cinsel sorunlar ya da ruhsal hastalıklara sebep olur.”
“10 SANİYE DÜŞÜNÜN”
İnsanların kendilerini öfkeli hissettiği zamanlarda en az 10 saniye düşünüp karar vermesini öneren Prof. Dr. Yorulmaz, “Öfkemize asla yenilmemeliyiz. Kendimizi öfkeli hissettiğimizde dikkatimizi öfke yaratan olaydan uzaklaştırmak için mekan değiştirmeli, sorunun dünyanın sonu olmadığına ve çözümün mutlaka sağlanacağına inandırmalıyız” dedi.
Yapılan araştırmalarda sakin ruh haliyle verilecek kararların, öfkeli hallerde verilen kararlardan çok daha isabetli olduğunun tespit edildiğini söyleyen Prof. Dr. Yorulmaz, şöyle devam etti:
“Tepki vermeden önce mutlaka sakinleşmeli, 10 saniye düşünüp sonra karar vermeliyiz. Durumu sakin kafayla gözden geçirip uygun tepkiye karar vermeliyiz. Çünkü öfkeyle verdiğimiz tepkiler, dönüşü olmayan hata yapmamıza neden olabilir.”
Öfkenin ve şiddet olaylarının her geçen gün artığını ifade eden Prof. Dr. Yorulmaz, şunları kaydetti:
“Son zamanlarda yaşanan şiddet olayları, dengesiz ve duygusal iletişimi olmayan ailelerin eseridir. Aile içi iletişimin kesik olduğu ailelerde, öfke duygusu daha da kemikleşmektedir. Bu tür ailelerde yetişen çocukların içinde bir nebze hoşgörü ve iyilik olsa dahi, zamanla bu iyi niyetli duygular öfkeyle beslendiği için kaybedilmektedir.
Bu yüzden istenmeyen kötü olayların yaşanmaması için birbirimizi daha çok dinlemeye, daha iyi anlamaya, birlikte ve daha mutlu yaşamak için de birbirimizi daha çok sevmeye ihtiyacımız vardır.”
ÖFKE CİNSEL HAYATINIZI DA ETKİLEYEBİLİR
Öfkenin zamanla birçok hastalığa sebep olduğunu bildiren Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, şiddetin, kontrol edilmediği zamanlarda ölümle dahi sonuçlanabileceğini belirtti.
Öfkeli insanların cinsel hayatlarında da sorun yaşadıklarını ifade eden Prof. Dr. Yorulmaz, şunları söyledi:
“Öfke sırasında vücutta stres ve gerginlik ortaya çıkar, adrenalin salgısı artar, soluk alıp verme, kalp hızı ve kan basıncı artar ve bu durumun sık yaşanması tansiyon yüksekliği, kalp hastalığı, kabızlık veya ishal, saç dökülmesi, akne, ülser, migren, cinsel sorunlar ya da ruhsal hastalıklara sebep olur.”
“10 SANİYE DÜŞÜNÜN”
İnsanların kendilerini öfkeli hissettiği zamanlarda en az 10 saniye düşünüp karar vermesini öneren Prof. Dr. Yorulmaz, “Öfkemize asla yenilmemeliyiz. Kendimizi öfkeli hissettiğimizde dikkatimizi öfke yaratan olaydan uzaklaştırmak için mekan değiştirmeli, sorunun dünyanın sonu olmadığına ve çözümün mutlaka sağlanacağına inandırmalıyız” dedi.
Yapılan araştırmalarda sakin ruh haliyle verilecek kararların, öfkeli hallerde verilen kararlardan çok daha isabetli olduğunun tespit edildiğini söyleyen Prof. Dr. Yorulmaz, şöyle devam etti:
“Tepki vermeden önce mutlaka sakinleşmeli, 10 saniye düşünüp sonra karar vermeliyiz. Durumu sakin kafayla gözden geçirip uygun tepkiye karar vermeliyiz. Çünkü öfkeyle verdiğimiz tepkiler, dönüşü olmayan hata yapmamıza neden olabilir.”